CHP, Aliağa Belediyesi Encümeni kararıyla satılan 461. parseldeki 597 dönümlük araziyle ilgili Çaltılıdere Taş Kahve’de basın açıklaması yaptı.

CHP, Aliağa Belediyesi Encümeni kararıyla metrekaresi, 25.47 TL, dönümü ise 25 bin liradan Antalyalı bir müteşebbise satılan Çaltılıdere'deki 461. parseldeki 597 dönümlük araziyle ilgili Çaltılıdere Taş Kahve’de basın açıklaması yaptı.

Açıklamaya CHP İzmir Milletvekillerinden Musa Çam, Atilla Sertel, Mustafa Balbay ile CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven de katıldı. Çaltılıdere’de satılan arazinin yakınında yapılan basın açıklaması CHP Aliağa İlçe Başkanı Özcan Durmaz tarafından gerçekleştirdi.

Durmaz, Çaltılıdere’de denize sıfır, 600 dönüm, imarı son aşamadaki belediye arazisinin, kamuoyundan habersiz ve ihalesiz olarak, belediye başkanının ve bürokratlarının imzaladığı encümen kararıyla 25 TL/m2 bedelle bir şahsa satıldığına yönelik sert açıklamalarda bulundu.

“Bu devir işlemi hukuken sakat bir işlemdir!”

Encümen kararından bir gün önce haberlerinin olması üzerine araştırma yaptıklarını belirten Durmaz, “13 bin metrekarelik küçük hissenin sahibi olan şahıs bu hisseyi 25 Temmuz 2017 tarihinde satın almış. Aynı gün, parselin geri kalan 597 bin metrekarelik devasa bölümünü Aliağa Belediyesi'nden satın almak için talepte bulunmuş ve acele ile komisyona giden talebin ardından satın alma işlemi onaylanmış. Oysa belediye mülkleri ancak Belediye Meclisinin satış kararı vermesi ve bunun üzerine usulüne uygun ihale yöntemiyle yapılır. Encümen kararıyla yapılan bu devir işlemi hukuken sakat bir işlemdir." dedi.

Yapılan devir işlemiyle Aliağa halkının devasa bir zarara uğratıldığını ifade eden Durmaz, söz konusu 461 parselin imar çalışmasının son aşamaya geldiğini ve 1/1000 ölçekli imar planlarının Büyükşehir Belediye Meclisinde onaylanmak üzere olduğunu, yani arazinin ham toprak değil, arsa olarak geçtiğini söyledi.

Söz konusu arazinin hemen ilerisinde bulunan Hacıömerli köyünde arsa fiyatlarının 800 TL/m2 civarında olduğunu hatırlatan Özcan Durmaz, “Devri yapılan bu arazi 600 bin metrekare tek parça, karayolu kenarında, denize sıfır, yerleşim yerlerinin dibinde, imarlı, piyasa deyimiyle “kupon” bir arazidir. İmarı günü birlik konaklama tesisleri ve konut yapmaya uygundur. Ticari kullanımının olması arazinin değerini daha da artırmaktadır.” dedi.

“Adrese teslim satış, art niyetli ve şaibelidir.”

Adrese teslim satışın art niyetli ve şaibeli olduğunu söyleyen Özcan Durmaz, “Açık, şeffaf ve kamu yararı arayan bir belediye yönetimi ihalesiz mal satmaz ve almaz. Ancak mevcut belediye yönetimi, herkesçe bilindiği gibi yaptırdığı işlerde de ihaleye çıkmamakta, sponsorluk adını verdiği, belediye bütçesi ve muhasebesi dışında tuttuğu ve sadece hesabını kendi bildiği şaibeli, karanlık, kayıt dışı bir sistemle iş yapmaktadır. Şimdi aynı işleyişi belediye mülkünü satarken de uygulamaya koymuştur.” şeklinde konuştu.

“Organize İşler Bunlar”

Bu büyüklükte bir arazinin satış işlemlerinin, bir hafta gibi, herhangi sıradan evrakın bile imzadan çıkamayacağı kadar hızlı, kolay ve genel uygulamaya aykırı olarak halledilmesini danışıklı ve organize bir çalışma olarak değerlendiren Özcan Durmaz, belediyeye ait arsanın Belediye Başkanı ve onun dar ekibinin bilgisi dahilinde satış görüntüsüyle yine belediyenin dar ekibine devredildiğini vurguladı.

Durmaz, “3 Ağustos 2017 tarihinde Belediye encümeninin iki siyasi üyesinin hayır oylarına karşı, Belediye Başkanı Serkan Acar ve sözüyle hareket eden kendi bürokratları olan diğer encümen üyeleri Belediye avukatı Meryem Yıldırım ile Belediye Mali İşler Müdürü İbrahim Bozalan’ın oylarıyla, ikiye karşı üç oyla ile karar alınmıştır. Anlaşılmaktadır ki Belediye Başkanı bu işlemde hem satıcı hem de alıcı konumundadır.” dedi.

Aliağa’nın temsilcisi tüm siyasi partileri, odaları, sendikaları, dernekleri ve STK’ları ayrıca kaymakamlık ve devlet kurumlarını bir araya gelip, Aliağa halkının, kamunun hakkına ve malına sahip çıkmaya çağıran Özcan Durmaz, “Belediye yönetimi 2014 seçimlerinden sonra, hızlı iş yapabilmek bahanesiyle, belediye mülklerinin satışı yetkisinin Belediye encümenine verilmesini istemişti. Belediye Meclisi bu talebi reddetmişti. İyi ki kabul edilmemiş, zira bu yetki verilseymiş, muhtemelen Belediyenin elinde şimdi mülk kalmayacakmış. Sonrasında Belediye yönetimi kıymetli belediye mülklerini satmak için zaman zaman belediye meclisine getirdi. Belediye meclisi de bu satış taleplerini kabul etmedi. Satış talebi ile meclise getirilen mülklere bakıldığında hepsinin halen devri yapılan arazide olduğu gibi “Bütünşehir Yasası” ile köylerden belediyeye geçen mülkler olduğu görülmektedir. Köylerden geçen büyük ve kıymetli araziler, rant odaklı ve dar ekip kayırmacı belediye yönetiminin iştahını kabartmaktadır. Son örnekte olduğu gibi kaçamak yoldan olsa bile, mümkün olduğu anda arazileri uçurmaktadırlar.” diyerek açıklamaya son verdi.

“MHP İzmir İl Başkanını göreve çağırıyorum.”

Özcan Durmaz’ın ardından söz alan CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven “16 bin 200 köy ‘Bütünşehir Yasası’ ile belediyelere devredildi. Devredilen bu kıymetli mallar, yağmacı bir zihniyet ile hak, hukuk, adalet gözetilmeksizin, usulsüz yöntemlerle devrediliyor. Bunun tipik bir örneğini de Çaltılıdere’deki bu arazinin devredilmesinde yaşıyoruz. Belediye Başkanı Serkan Acar’ın yaptığı bu haksız uygulamaya son vermesi için gerekli işlemleri yapması adına MHP İzmir İl Başkanı'nı da göreve çağırıyorum.” dedi.

“Çaltılıdere halkının malına göz dikenleri, Allah’a emanet ediyorum.”

Açıklamaya katılan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, köy alanı olarak kullanılan alanların, yok pahasına çekilmesini kınadığını aktardı. Çaltıldere’de yaşayan neslin malına, mülküne el koymak olarak değerlendirdikleri bu satışın altında imzası olan Ak Parti’nin adaletsiz bir kararı olduğunu ifade eden Sertel, “Köylü gibi yaşamanın güzelliği korunması gerekirken, köylülerin sadece üretim hakkı değil, yaşama hakkı da elinden alınmaktadır. Çaltılıdere halkının malına göz dikenleri önce hukuka sonra Allah’a emanet ediyorum.” şeklinde konuştu.

Çaltılıdere’deki satışı yağma olarak nitelendiren CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, alınan kararın yargı yolu ile geri alınacağından kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini söyledi.

Muhtar; “Arazi için, imara açılmayacak diyerek imza attırdılar.”

Açıklamaların ardından soru cevap bölümünde, Kıymet Takdir Komisyonu’nda en düşük fiyatın Çaltılıdere Mahallesi Muhtarı Selahattin Yıldız tarafından verildiği bilgisinin sorulması üzerine cevap veren Muhtar; “ Komisyonda imara açılacak ve açılmayacak araziler için fiyat belirlemesi yaparken, bu araziyi imara açılmayacak bir alan olarak gösterdikleri için bu fiyatı belirledik. Benden bu alan için ayrıca bir fiyat belirlememi istemeyerek, yanılmama sebep oldular. O alanın fiyatının belirlemesi anında 25.000 liranın üzerinde fiyat belirlememe izin vermediler. İtirazım üzerine kesinlikle imara açılmayacağını beyan ettiler. ” açıklamasında bulundu.

(EREN SARAN)