131019098
24 Nisan 2024, Çarşamba

İNŞAAT MÜHENDİSİ BARIŞ EROĞLU: "KENTİN HIZLI BÜYÜYECEĞİ TAHMİN EDİLMEMİŞ"

23 Şubat 2017, Perşembe 06:55

     


İnşaat Mühendisi Barış Eroğlu'yla Aliağa'nın kentleşme sorunlarını konuştuk. Yerel yöneticilerin kentin bu kadar hızlı büyüyeceğini tahmin edemediklerini söyleyen Eroğlu, geç olmadan içinde sivil toplum örgütleri ve teknik odaların da dahil olduğu ciddi ve geniş bir koordinasyonla Aliağa'nın yeniden planlanması gerektiğini belirtti.

Çarpık kentleşme Aliağa'nın yaşadığı sıkıntıların başında geliyor. Bu durumun başlıca nedeni ise hızlı nüfus artışı. Yerel yöneticilerin yaşanan hızlı nüfus artışına uygun bir kent planlaması yapmaması birçok soruna davetiye çıkarıyor. Herhangi bir estetik kaygı gözetilmeden, insanların doğal ihtiyaçları dikkate alınmadan ve mevcut tarihi dokunun korunması düşünülmeden gerçekleşen çarpık kentleşme mevcut yerleşim birimlerinin tarihsel, kültürel ve doğal kaynaklarının tahrip olmasına neden oluyor.

Konut yetersizliği, alt yapı eksiklikleri, kentin büyümesi, gecekondulaşma, kira ücretlerinin yüksekliği, kamu ve belediye hizmetlerinde aksamalar, trafik sorunu... hızlı nüfus artışı ve plansız kentleşmenin sonuçları olarak vatandaşa yansıyor. Peki bu konuda Aliağa'da neler yapılmalı. 2014 yerel seçimlerinde CHP'den Aliağa Belediye Başkan Adayı olan İnşaat Mühendisi Barış Eroğlu'yla Aliağa'nın kentleşme sorunlarını konuştuk.

-Hızlı nüfus artışı ve beraberinde gelen çarpık kentleşmeyle başlayalım. Aliağa'nın düzensiz yapılaşmasının nedenleri ne olabilir?

Aliağa'nın bugünlerdeki hali geçmiş idareciler tarafından görülememiş. Hızlı bir nüfus artışı yaşayacağı, liman kenti haline geleceği ve dünya kenti olma yolunda ilerleyeceği tahmin edilememiş. Aliağa bir liman ve sanayi kenti. 1960'lı yıllarda burası ağır sanayi bölgesi ilan edilmiş. O günden bu yana görev yapan yönetimler tarafından buna uygun planlamalar yapılmamış.

- Kent her geçen gün biraz daha büyüyor. Çevre yolu, Hastane, Çandarlı'ya gidecek İZBAN hattı... Kentin şekillenişini belirleyecek projeler...

Çevre yolunun geçeceği güzergah üç dört yıl önce farklı bir noktadaydı. Eski plana göre eski cezaevi dediğimiz bölgeden geçiyordu. Şimdi ise biraz daha yukarı alındı. İZBAN hattının Bergama'ya kadar gideceği söyleniyor. Ama öncelikle Çandarlı limanına kadar gidecek. Çevre yolu ve tren hattı şehri ikiye bölecek. Şimdi elimizde bunların nerden geçeceğine dair plan ve projeler var. Buna uygun olarak kent yeniden kurgulanmalı.

Ama şunu da belirteyim, yerel yönetimler bugünden yarına bu sorunu çözemezler. Ciddi bir koordinasyon gerektiriyor. Planlama işi bu. Bu planda Büyükşehir’in rolü çok önemli. Çünkü Büyükşehir’in onayından geçmesi gerekiyor. İçine sivil toplum örgütleri ile teknik odaların da dahil olduğu ciddi ve geniş bir koordinasyonla hareket edilmeli.

-Hızlı nüfus artışı birçok sorunu beraberinde getiriyor. Nerdeyse kentin kazılmayan sokağı yok. Bu sorunlar nasıl aşılabilir?

Her şeyden önce belediyeler imar planını yaptıktan sonra alt yapı hizmetlerine yönelmeli. Şöyle düşünün; 30 yıldan beri oturduğunuz bir mahalle var yanınızda... İki katlı bir eski ev varsa bu ev yıkılıyor. Yıkıldığı zaman yenilenmesi lazım. Elektrik, doğalgaz, su ve telefon hattı için mahalleniz kazılıyor. Aslında bu işlemler kamu zararı oluşturuyor. Doğru planlama ve doğru alt yapı getirilmeli diye düşünüyorum.

Doğru planlamalar kenti bir yere taşır. Hiç konutu olmayan yeni imara açılacak bir alan düşünün. Belediye içme suyu ve kanalizasyon hattını döşedi. Ev sahibi kendi bahçesini kazdırır. Telekom'un, İZSU'nun, doğalgazın tüm bağlantıları sizin bahçenizdedir. Sizin binanızın içine kutularını bırakır ve bunun bir bedeli vardır. Siz inşaat ruhsatı alırken bedelini ödeyerek alırsınız. Böylece sokağı kazmaya gerek kalmaz. Kamu zararının da önüne geçilmiş olur.

-Aliağa'nın kanayan yarası konut sorunu... Hem yetersiz hem de pahalı... Bunun nedenleri neler olabilir?

Bir işçi kentinde ucuza konut edinebilmeli insanlar. Şuan fiyatlar çok yüksek. Tek taraflı bakıp mühendis, mimar ve müteahhitleri suçlamamız lazım. Yapının birim olarak maliyeti var. Bir yapıyı sıfırdan taşımanın bir bedeli var. Bunun üzerine arsa payı biniyor. Birim maliyetleri yüksek olduğu için daire fiyatları da ister istemez yukarıya doğru çıkıyor.

-Bir çözüm yok mu?

Tabi ki var. Arsa üretip ona uygun bir yapı uydurmamamız lazım. Parsel bazından daha çok ada bazında yapılması lazım. Böylece daha fazla yeşil alan kalır. Binaların birbirlerine yaklaşma mesafesi daha rahat olur. Ucuz arsa üretmek gerekiyor. Bir de katlı yapılar üretmek gerekiyor.

(İSMAİL AFACAN) 







 
Son Eklenen Haberler