131019098
25 Nisan 2024, Perşembe

‘SİLAH BIRAKIN’ ÇAĞRISINA PARTİ BAŞKANLARINDAN AÇIKLAMA

3 Mart 2015, Salı 09:50

     


Öcalan PKK'ya 'Silah bırakmak için toplanın' çağrısında bulundu; Aliağa Parti İlçe Başkanları konuyu değerlendirdi.

Ülke gündeminden uzun zamandır düşmeyen çözüm sürecinde son olarak, İmralı'dan gelen mektup büyük ses getirdi. PKK lideri Abdullah Öcalan'ın sürece ilişkin öne sürdüğü ve PKK'nın silah bırakmasını sağlayacak 10 maddelik 'taslak metin' HDP ve hükümetin ortak açıklamasında okundu. Silah bırakma çağrısının ardından yeni adımların atılmasının beklendiği süreç devam ederken Aliağa Parti İlçe Başkanları da sürece ilişkin görüşlerini bildirdi.

DURMAZ, “BARIŞ PROJESİ SEÇİME YÖNELİK SİYASİ HESAPLARA ALET EDİLMEMELİ”

CHP Aliağa İlçe Başkanı Özcan Durmaz,“30 yılı aşkın bir zamandır devam eden çatışma ortamı ülkemize büyük zarar verdi. 50 bine yakın vatan evladını kaybettik. Ülkemiz 200-300 milyar dolar civarında kaynak yitirdi. Tüm ülke bu süreçte büyük zarar gördü. Etnik kökeni ne olursa olsun Misak-ı Milli sınırları içinde yaşayan herkes bu ülkenin birinci sınıf yurttaşıdır. Bu sınırlar içindeki tüm etnik unsurlar, emperyalizme karşı birlikte savaşarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu unsuru olmuşlardır. Son yapılan açıklamalardan HDP’nin barışın kapısını aralayacak bir yaklaşım içinde olduğunu gördük ve umutlandık. İktidar partisinin hem barış sürecini destekler görünmesi hem de İç Güvenlik Yasa paketini TBMM’den geçirmeye çalışması çelişkilidir. Bu tasarı demokrasi karşıtıdır. Demokrasi olmadan da barış olmaz. AKP barışı sağlama konusunda samimi ise İç Güvenlik Yasa paketinden vazgeçerek bu samimiyetini ortaya koymalıdır. Yoksa bu girişimi sadece önümüzdeki seçimlere yönelik bir halkla ilişkiler çalışması olarak kalır. İç barışın sağlanması konusunda atılacak her olumlu adım yurttaşlarımızı sevindirmektedir. Yapılan kamuoyu araştırmaları; toplumun yüzde 75’inin barışı desteklediğini, bu çatışmalı ortamın ve bölünme kaygılarının sona ermesini istediğini göstermektedir. Son gelişmeler olumlu bir iklim yaratmıştır. Bu iklimin iyi kullanılması, barış projesinin seçime yönelik siyasi hesaplara alet edilmemesi ve siyasi bir propaganda aracı olarak kullanılmaması gerekir. Bunu yapanları ve bu büyük tarihi fırsatı tepenleri, bu ülkenin bedel ödemiş, evlatlarını kaybetmiş, ocakları sönmüş yurttaşları kabul etmez ve unutmaz. Barışa yönelik büyük bir umut içindeyiz. Demokrasiyi kurumsallaştırarak barışı kalıcı hale getirelim. Toplumun arzusu budur ve siyasiler olarak bu arzuyu güçlü bir şekilde seslendiriyoruz” dedi.

AYDEMİR, “BAŞARILI OLUNACAĞINI ZANNETMİYORUM”

MHP Aliağa İlçe Başkanı Abdürrahim Aydemir, Abdullah Öcalan’ın söz konusu çağrının, her seçim öncesi gündeme gelen gelişmelerden biri olduğunu söyleyerek “Seçim öncesi yine bir tiyatro çevriliyor. Tabi ki gönül ister ki memlekete barış gelsin. Kimse kardeş kavgasına gitmesin, memleket bölünmeye gitmesin. Gönlümüzden tabi ki bunlar geçiyor ama maalesef siyasi yapının seçim öncesi hep aynı şeyleri söylemesi, bir süre sonra her şeyin aynı devam etmesiyle sonuçlanıyor. Her defasında seçim öncesi tekrarlanan şeyler. Başarılı olunacağını zannetmiyorum” dedi.

AKBULUT, “YILLARDAN BERİ KANAYAN BİR YARA VAR”

Öcalan tarafından PKK'ya yapılan silah bırakma çağrısı ile ilgili değerlendirmede bulunan Ak Parti Aliağa İlçe Başkanı Yaşar Akbulut, çözüme katkı koyacak kim varsa bunların elinden geleni yapmaları için görüşmeler yapılıyor diyerek, “Yıllardan beri kanayan bir yara var. Bunun çözülmesi noktasında, annelerin ağlamaması için hükümet bugüne kadar çözüm sürecinde elinden geleni yaptı. Muhalefetin engellemeleri, kışkırtmaları, milliyetçilik adı altında halkımızı galeyana getirmelerine rağmen hiç bir zaman boyun bükmedik. Ölümleri engellemek için hükümet olarak elimizden geleni yaptık, bundan sonra da yapacağız. İnşallah yaptığı açıklamalar etkili olur. Netice olarak da ölümlerin en aza indirilmesi yönündeki gayretlerin artarak devam etmesini ümit ediyoruz” şeklinde konuştu.

EMİRCAN, “AMAÇ VATANDAŞI OYALAMAK”

Barış sürecini, seçim öncesi iki partinin anlaşmalı olarak yaptığı seçim çalışması olarak gördüğünü ifade eden DSP Aliağa İlçe Eski Başkanı Mehmet Emircan ise; “Bu açıklamalar bence içi doldurulmamış açıklamalardır. On maddelik bir metinle böyle bir çözüm süreci yürümez. Buradaki amaç vatandaşı oyalamaktır. Seçimler yaklaştıkça her gün gündem değiştirilmektedir. Biz de silahlanmaya karşıyız. Biz de analar ağlamasın istiyoruz. Kimse barışa karşı gelmez, ama sürece baktığımızda o ortamın hazırlanmadığını görüyoruz. Peki, bu uzlaşma nasıl olacak? Söz konusu on maddeye bakıldığında halkı aydınlatacak hiçbir şeyin olmadığı görülmektedir. Güçlü bir devletin eli silahlı bir örgütü muhatap alıyor olmasına üzülüyoruz. Bu resmen bir teslimiyettir” dedi.

ÖZER “BARIŞ SAVAŞLAR ARASINDA VERİLEN MOLADIR”

Hak ve Eşitlik Partisi Aliağa ilçe Başkanı Ünal Özer, “Bebek katili demokrasi demiş. PKK Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu’su, Irak'ın kuzeyi, Suriye'nin Kuzeydoğusu ve İran'ın Kuzeybatısını kapsayan bölgede bir devlet kurmayı amaçlayan ve bu amaçla söz konusu toprakların Türkiye sınırları dâhilinde kalan kısmına sahip olabilmek için güvenlik güçleri, köy korucuları ve sivillere karşı eylem yapan yasadışı silahlı örgüttür. Bebek katili açıkladığı 10 maddede PKK ideolojisi ile hangi demokrasiden bahsetmektedir? Toprak derdinde olan PKK, uyuşturucu, kaçakçılık ile zengin olurken Kürtleri temsil eder mi? Türkiye Cumhuriyeti, bir devlet. PKK ve onun kurucusu Öcalan, terör örgütü ve katildir, yaptığı açıklamalar kendini bağlar. Ortadoğu yanarken ne silahlar susar ne de bunlar dağdan iner. İnebilselerdi Kobane için inerlerdi. 5 bin yıllık yazılı tarihte sadece 200 yıl barış olmuştur. Barış, savaşlar arasında verilen moladır. PKK kaybetmiş midir? Barıştan bahsediliyorsa kaybeden kimdir? Kürt vatandaşlar. PKK terör örgütü Marksistkomünist örgüttür. İnançlı vatandaşları temsil etmez, bunlardan kurtulun. Taraf olunacaksa Türkiye Cumhuriyeti’nden taraf olunmalıdır. Ortadoğu’daki terör örgütlerinin üstesinden devlet gelir. Bebek katili bunu iyi bilmekte ve örgütünü diğer terör örgütlerinden korumak adına demokrasi adı altında böyle maddelerle toplumda uzlaşmacı görünmeye çalışmaktadır. Bizim için katillerin açıkladığı maddelerin bir anlamı yoktur. Terör üniversite ve şehirlere inmiştir, dağlar güvenliğini onlar adına kaybetmiştir. Örgüt 5 bin silahlı militanını orada tutmaktan asla vazgeçmeyecektir. Bir yandan da şehirlerde insan hakları, demokrasi, özgürlük adı atında siyasi varlığını korumaya çalışacaktır. Onların amacı topraklarımızı ele geçirmek, bizlerin görevi de korumaktır. Tüm şehit ailelerimiz, vatansever Atatürkçüler, Türk Milleti bilsinler ki meclisimizde kendilerinin temsili için Bağımsız Adaylarımız hazır” şeklinde konuştu.

ÜLKÜ, “GÜNEYDOĞU’DA KÜRT DEĞİL, TERÖR SORUNU VARDIR”

Anadolu Partisi Aliağa İlçe Başkanı Nazan Ülkü ise, Sayın Genel Başkanımızın daha önce de defalarca söylediği gibi silahların gölgesinde çözüm süreci olmaz. O yüzden de her iki tarafın da silahları bir kenara bırakması gerekiyordu. Bu nedenle silah bırakma çağrısı önemli bir gelişme. Ama daha önce de özellikle seçim dönemlerinde silahları bırakma çağrıları yapıldı. Ne yazık ki her şey yine başa sardı. Bunun da yine iktidar partisiyle terör örgütü arasındaki gizli anlaşmaya bağlı olarak yapılan bir açıklama olduğunu düşünüyorum. İnşallah silahları bırakırlar ve bu terör sorunu çözülür. Çünkü, Güneydoğu’da Kürt değil, terör sorunu vardır. Bekleyip görmekten başka bir şey gelmez elden. Bunun yanında yıllardır devlet gözetiminde olan bir insanın hâkimiyetinin hala sürdürülüyor olması da ilginçtir. Bu kadar yıldır hapishanede kalan birisi bir terör örgütünün yönetiminde hala bu kadar söz sahibiyse, bu kişinin ne kadar devlet gözetimi altında tutulabildiğinin de sorgulanması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu. (Emel Oturak)







 
Son Eklenen Haberler