AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı Tansu Kaya, yaşanan terör olaylarına tıbbi bir konuyla örnek vererek, “ Kanser hücreleri hepimizin vücudunda yer alan hücrelerdir. Zayıf düştüğümüz anda o hücreler harekete geçer ve bütün vücudu sarar. Bünyeniz güçlü ise onu yenersiniz. Ama zayıfsa o sizi götürür. Ben 1 Kasım’da bu durumun memleket lehine değişeceğini düşünüyorum” dedi.

AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adaylarından Tansu Kaya ve Hale Yılmaz, memleketleri Aliağa’da basın mensupları ile bir araya geldiler. Düzenlenen basın toplantısına milletvekili adaylarının yanı sıra AK Parti İlçe Başkanı Yaşar Akbulut, AK Parti İlçe Yönetimi ve Seçim Koordinasyon Merkezi de katıldı. basın toplantısında ilk konuşmayı yapan AK Parti İlçe Başkanı Yaşar Akbulut, bu seçimlerde Bakırçay Bölgesinden iki milletvekili adayı olmasının sevindirici olduğunu vurguladı. Akbulut; “Biz her işe başlarken Bismillah deriz. Yine ‘Haydi Bismillah’ diyerek başlıyoruz. Ne kadar rahatsız olurlarsa olsunlar bu bizim düsturumuzdur. Aliağa’mız, Bakırçay Bölgemiz olarak bu defa çok şanslıyız. Bu bölgeden vekil adayımız olsun istemiştik. Şükürler olsun ki adaylar arasında hepinizin tanıdığı, Aliağa Belediye eski Başkanımız Tansu Kaya kardeşimiz var. Aynı zamanda yine Aliağa’mızdan Hale Yılmaz kardeşimiz var. Bakırçay Bölgesi bu defa iki adayla temsil edilmektedir. Bu bizi mutlu etti. İnşallah bu bölgede yine hedefimiz 6-7 milletvekili çıkarmak. Çıkaracağımıza da inanıyoruz” dedi.

“ALİAĞA’DA PARTİMİZE OLAN TEVECCÜH GAYET GÜZEL”

Seçim çalışmalarına ilk olarak Seçim Koordinasyon Merkezi’ni (SKM) kurarak başladıklarını ifade eden Akbulut, “SKM Başkanımız Muhammet Yılmaz, eski ilçe başkanlarımızdan, aynı zamanda İl Genel Meclisi Üyeliği yapmış bir kardeşimiz. Onun yanında yine başkan yardımcılarımız var, ekibimiz şu anda hazır. Yaklaşık 20-25 gün önce, süreç daha başlamadan biz SKM ekibimizi kurduk. Çalışmalarımıza başladık. ‘İl günkü aşkla” başladık. Geçmişten bu güne kadar partimizin yönetici kadrosunda görev almış kim varsa hepsiyle birlikte yoğun bir şekilde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Türkiye’yi istikrarsızlığa götüren o süreci değiştireceğiz. Buna İzmir’den, Aliağa’dan başlayacağız. Şu an Aliağa’da partimize olan teveccüh gayet güzel. Ziyaretlerimiz olumlu geçiyor” diye konuştu.

“BARIŞ ORTAMI BİRİLERİNİ RAHATSIZ ETTİ”

Yaşar Akbulut’un ardından SKM Başkanı Muhammet Yılmaz SKM’nin organizasyon şemasını anlattı. AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı Tansu Kaya da 7 Haziran’dan bu yana yaşanan süreç hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kaya; “ 7 Haziran’dan bu yana yaşadığımız bu -4 aylık süreç içerisinde ülkenin hükümetsiz kalması, hükümetsizliğin ülkeyi ne hale getirdiği, istikrarın bir ülke için ne kadar önemli olduğu ve bu güne kadar alışageldiğimiz bazı şeylerin bir gayretle ve bir çabayla, bir emekle bir yere geldiğinin görülmesi anlamında ortaya çıkan tablo 1 Kasım’da gayretimizle, çabamızla ve yapacak olduğumuz çalışmalarla daha iyi ye gidecektir. İnşallah memleketimiz için bu yapılacak olan seçimler hayırlara vesile olur. AK Parti’nin iktidara geldiği günden bu yana geçen 13 yıllık zaman içerisinde ülke doğusuyla ve batısıyla, kuzeyi ve güneyiyle kucaklaşmış ve bir barış ortamını sağlamıştır. Bu barış ortamı birilerini rahatsız ettiği için olsa gerek yeniden bu 3 aylık zaman içerisinde kan dökülmeye başlandı. Bu durum vicdan taşıyan herkesi rahatsız eden bir durumdur. Önümüzdeki süreç muhakkak siyasi bir süreçtir. Fakat bununla birlikte memleketin geleceğinin oylanacağı en önemli seçimlerden bir tanesidir” dedi.

“VATANDAŞIN BİZE VERDİĞİ MESAJI ALDIK”

7 Haziran’dan çok iyi ders çıkardıklarını vurgulayan Tansu Kaya, “Biz tarihten aldığımız güçle, edep ve adapla bu güne kadar bu topraklar üzerinde bir ve beraber yaşadık, bundan sonra da yaşamaya niyet ettik. Bunu her fırsatta da dile getirdik. Kurucu Genel Başkanımız ve şuan ki Cumhurbaşkanımız, şu anki Başbakanımız ve hükümet üyelerimiz her fırsatta siyasi hayatımıza mal olsa dahi dostluk ve kardeşlik projesi olan çözüm sürecini sonuna kadar götüreceğiz demişlerdir. Bu anlamda üzerlerine alınması gereken siyasi riski maksimum anlamda üstlendiler. Ama hükümetin en küçük zaaf gösterdiği bir noktada eli kanlı teröristler öncelikle Kobane’yi bahane ederek Suruç’taki katliama, arkasından da polislerimizi, evlerinde uyurken onları katletmek suretiyle ülkenin geleceğini karartmaya çalışmışlardır. Bu sadece onların üzerine atılacak bir şey değildir. Bu topraklar üzerinde yaşayan herkese bir görev düşüyor. 3 aydır yaşadığımız hadiseler ortada. Bundan sonra biz bunları yaşamak istemiyoruz. 7 Haziran’da bir yol kazası oldu. Bu yol kazasında öncelikle en büyük dersi öncelikle kendi üzerimize aldık. Parti olarak geçmişi şöyle bir sorguladık. Önce iğneyi kendine çuvaldızı kendine batır derler. Biz de bu vesileyle 7 Haziran seçimlerinden alınması gereken ders nedir, bunun sebepleri nedir diye ciddi anlamda sorguladık. Seçimden sonra değişen MKYK ve MYK’mız partimizin kendini yenileme azmini, bundan sonra daha iyiye götürme istediğini herkese göstermiştir. Daha sonrasında oluşturulan milletvekili listelerine baktığınızda teşkilatta bir öze dönüşüm, teşkilatın içinden yetişen, teşkilatın tanıdığı isimleri halkın karşısına çıkarmıştır. İnşallah Pazar günü açıklanacak olan seçim beyannamemizde Başbakanımız tarafında kamuoyuna duyurulduğunda 7 Haziran seçimlerinde vatandaşın bize verdiği mesajın alındığını vatandaşımız görecektir” ifadelerini kullandı.

“SINIRIMIZ OLAN HER YERDE KAN VE GÖZYAŞI VAR”

Kaya, ülkenin geleceğinin dostluk, kardeşlik ve barış projesinin devamıyla mümkün olacağını kaydetti. Bugün ülkenin dört bir tarafına bakıldığında sınırımız olan her yerde kan ve gözyaşı olduğunu dile getiren Kaya, “Yunanistan’a bakıyorsunuz aynı, Ukrayna’ya bakıyorsunuz aynı, İran’a bakıyorsunuz aynı, Suriye’ye bakıyorsunuz aynı, Irak’a bakıyorsunuz aynı. Arada herkesin sığınacağı, herkesin yardım eli beklediği tek bir ülke var, o da Türkiye. Bizden hem kendimize, hem de kendilerine yardım etmemizi isteyen onlarca millet var. Bunun içerisinde sadece Müslümanı yok, Hristiyan’ı da var. Sorun sadece Türkiye’nin yeniden seçime gidiyor olması değil, Ortadoğu’nun, Balkanların, Orta Asya’nın huzur ve sükun bulması için Türkiye’nin istikrarlı bir hükümet ihtiyacı vardır” diye konuştu.

“MUHALEFETİN SEÇİM ÖNCESİ ROMANTİK SÖYLEMLERİ ÇÖKTÜ”

Tansu Kaya’nın ardından söz alan AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Adaylarından Hale Yılmaz, yıllardır AK Parti’nin çeşitli kademelerinde görev yaptığını, partideki büyüklerinin teveccühü ile milletvekili adayı olduğunu söyledi. Bundan büyük gurur ve mutluluk duyduğunu ifade eder Yılmaz, “Bu görevi hem gençler, hem de kadınlar adına aldım. Önümüzdeki süreçte bizim bir seçim bekliyor. Bizim temel hedefimizi ülkemizde barışı, huzuru tesis etmek. Sadece ülkemizde değil yakın çevremizdeki bizden umut bekleyen herkese bunu götürmenin niyetindeyiz. O nedenle geçtiğimiz 7 Haziran’daki seçim sürecini iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Biz aslında en yüksek oyu alan partiydik. Ama yine hiçbir parti de iktidar olabilecek güçte değildi. Bu önemli bir nokta. Biz her zaman Türkiye siyasetine yön veren bir partiyiz. Bununla birlikte muhalefetin seçim öncesi yaptığı romantik söylemler çöktü. MHP süreci tıkamaktan başka bir şey yapmadı. HDP seçim öncesi barış güvercinleri uçurdu. Seçim sonrasında bütün bu güvercinlerin kolunu, kanadını kırdı. CHP biz yoksak devlet yoktur esasıyla davrandı. İktidarda ben varsam devlet var söylemi çökmüş durumda” dedi.

“İNSANLARIN YAKLAŞIMI DOĞRU YOLDA OLDUĞUMUZU GÖSTERİYOR”

Ancak bu süreçte AK Parti’nin sorumluluğundan hiç kaçmadığının altını çizen Hale Yılmaz, “Ülkeyi hükümetsiz bırakmamak için her zamankinden çok daha fazla çalıştık. Bu süreçte hiçbir kesimin mağdur olmaması için kararlar alınmaya devam edildi. Bütün kapılar tek tek çalındı. Kapılar kapanmasına rağmen orta yolları bulmayı denedi ve sonuçta geldiğimiz süreçte malumdur. Partimiz bu güne kadar olan zamanda ülkeyi normalleştirmek için pek çok adım attı. Siyasete toplumun bütün kesimlerinin katılabilmesini sağladı. Bu şekilde 80 milletvekili ile meclise girenler kendi hak ve özgürlüklerini siyasi arenada arayabilecekken onlar çatışma ortamından beslenmeye çalıştılar. Bir diğeri herşeye hayır dedi, bir diğeri ‘bunu istemezük’ tavrıyla davrandı, başka bir grup ta ‘Başbakan bizden olursa, olur’ tavrıyla yaklaşırken Cumhurbaşkanımız anayasal yetkisiyle bir seçim kararı aldı. Bu bir erken seçim değildir, bu bir seçimdir. 1 Kasım seçimleri önemlidir bu noktada. Çıktığımız yolun uzun ve meşakkatli bir yol olduğunun bilincindeyiz. Seçim çalışmalarımız kapsamında ziyaret ettiğimiz yerlerde insanların bize yaklaşımı doğru yolda olduğumuzu gösteriyor” dedi.

TERÖR OLAYLARINA KANSER BENZETMESİ

Toplantıda ayrıca basın mensuplarının sorularını da cevaplayan milletvekili adayları, son zamanlarda artış gösteren terör olayları hakkında açıklamalarda bulundu. Terör olaylarına tıbbi bir konuyla örnek veren Tansu Kaya; “ İnsan vücudunda değişik mikroorganizmalar yaşar. Bunların faydalı olanları da vardır, zararlı olanları da vardır. Bugün adını zikretmek istemediğimiz ve en çok korktuğumuz rahatsızlıklardan biri kanserdir. Kanser hücreleri aslında hepimizin vücudunda yer alan hücrelerdir esasen. Fakat ortaya çıkması ve kendini göstermesi vücudun zayıfladığı bir anda gerçekleşir. Bunlar zaten vardır, içimizde her gün taşırız, bunu biliriz, ama güçlü olduğumuz zaman vücut onu absorbe eder. Ama zayıf düştüğümüz anda o kanser hücresi harekete geçer ve bütün vücudu sarar. Bünyeniz güçlü ise onu yenersiniz. Ama zayıfsa o sizi götürür. Terör olaylarının 7 Haziran’dan sonra ortaya çıktığı doğrudur. Ondan öncesinde yine bunlar var mıydı, vardı. AK Parti çözüm sürecini başlattığında siyasi hayatıma mal olsa daha ben bu süreci sona erdireceğim diye yola çıktı. Bizim doğu ve batıda yaşayan vatandaşlarımız arasında ne geçmişte, ne bugün bir sıkıntı olmadı. Ama arada, kendilerini onlardan olduğunu iddia ederek ortaya çıkan, sözüm ona Kürt halkının hakkını savunduğunu iddia eden ama ne hikmetse en büyük zararı da yine Kürt halkına veren bir PKK terör örgütü var. Bu 7 Haziran’dan sonra ortaya çıkan durumun siyasi istikrarsızlığın bünyeyi zayıf düşürdüğü bir anı değişik sebeplerle kullanarak ortaya çıkıp bu bünyeyi devirmek istedi. Terör örgütünün amaç ve gayesi ülkeyi başkalarına peşkeş çekmek. Devlet onlardan silahları bırakmalarını istedi, müsamahakar davrandı. Fakat onlar mütecaviz davranmaya devam etti. Barış sürecinde biz hiç kimsenin bu sürece zarar vermemesi için uğraşırken, onlar kafalarının arkasında farklı bir ajanda olduğu için mühimmat yığınağı yapmışlar. Bu alayların müsebbibi AK Parti’dir yönündeki iddiaların tamamı asılsızdır. Yaşananlar ortadadır, kimin ne yaptığı, kimin ne yapmadığı bellidir. Ben 1 Kasım’da bu durumun memleket lehine değişeceğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. (VOLKAN GÜNDÜZ)