CHP İzmir 1. Bölge 4. Sıra Milletvekili Adayı Kani Beko seçim çalışmaları kapsamında Aliağa’ya geldi. CHP İlçe Teşkilatı’nda düzenlenen toplantıya katılan Kani Beko Aliağa Ekspres’e seçim çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.

DİSK Genel Başkanlığı görevinden istifa ederek CHP İzmir 1 Bölge 4. Sıra Milletvekili adayı olan Kani Beko seçim çalışmaları kapsamında Aliağa’ya gelerek bir dizi ziyarette bulundu. Aliağa’daki ziyaretleri esnasında CHP Aliağa İlçe Teşkilatı’nda seçmenler ile bir araya gelen Beko ziyaretinin ardından Aliağa Ekspres’e açıklamalarda bulundu.

CHP Aliağa İlçe Binası’nda düzenlenen toplantıda İlçe Başkanı Özcan Durmaz “Bugün DİSK Eski Genel Başkanımız, yeni CHP İzmir Milletvekili Adayımız Sayın Kani Beko bizleri ziyaret etti. Biz kendisinin emeğin kenti olan Aliağa’nın da içerisinde yer aldığı 2. Bölgeden aday olmasını beklerdik ancak partimiz son anda bir değişiklik yaparak 1. Bölgeden yana tercihini kullandı. Kani bey 1. Bölgenin de 2. Bölgenin de adayı olsa İzmir’in vekili olacak ve bizlerle de iletişimini sürdürecek. Biz kendisinin şimdiye kadar emek mücadelesini demokrasi mücadelesi ile birleştirdiğini biliyoruz. Bundan sonra da Sayın Kani Beko’nun demokrasi mücadelesini siyasal mücadele ile birleştirerek ve emeğin sözcülüğünü parlamentoda dile getireceğini, partimize güç katacağını biliyoruz.” dedi.

Özcan Durmaz’ın karşılama konuşmasının ardından söz alan CHP İzmir 1. Bölge Milletvekili Adayı Kani Beko “Beni buraya davet eden Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Yönetimi’ne, Gençlik ve Kadın Kollarına, Aliağa’da emek, demokrasi ve barış mücadelesi veren siz değerli partili arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.” ifadelerine yer verdi. Partilileriyle 15 yıllık Ak Parti Hükümeti’nin yönetimi içerisinde yaşanan sıkıntılar ve ileriki dönem seçim çalışmaları hakkında bilgi veren Kani Beko, ziyaretinin ardından Aliağa Ekspres Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.

‘Çocuk işçiliğini, yoksulluğu ve işsizliği meclis gündemine taşıyacağız’

Aliağa’daki ziyaretleri esnasında Aliağa’nın bir sanayi kenti olduğuna dikkat çeken ve burada çalışan işçilerin sesi olması açısından da gözlemleri olduğunu aktaran Kani Beko “Türkiye’nin birçok bölgesinde olduğu gibi Aliağa’da da işsizlik had safhada. Aliağa doğudan batıya, kuzeyden güneye göç alan bir bölge ve bu kentte göç edip gelmiş birçok vatandaşımız işsizliğin sonucu olarak geceleri yastığa başını aç olarak koyuyor. Öncelikle Aliağa’daki işsizlik sorunu dile getirmek ve işsizliğin belini bükmemiz gerekir. DİSK Ege Bölge Temsilciliği yaptığım dönemlerden burayı iyi tanıyorum. İş kazalarının ve cinayetlerinin en fazla yaşandığı yerlerden biri… Yapacağımız çalışmalar da Aliağa’dan başlamak üzere işçi sağlığı ve iş güvenliğini ILO standartlarına uygun hale getirerek, buradaki işçi ölümlerini durdurmaya yönelik adımlarımız olacaktır. Aliağa’nın bir diğer özelliği de emeklilerin buraya yerleşmeyi tercih etmiş olmalarıdır. Türkiye genelinde 6,5 milyona yakın emekli yurttaşımız açlık sınırının altında yaşıyorlar. Bizler meclise seçildiğimiz takdirde emeklilerin sesini duyuracağımız ve onların ücretlerinin iyileştirilmesi yönünde düzenlemeler yapacağımızı söylemek isterim. Aliağa’nın ve Türkiye’nin bir diğer önemli sorunu da 15 yaşın altında fiziken ve psikolojik olarak yüksek riskli işlerde çalıştırılması yasak olan çocukların, kuralsız ve kayıtsız bir şekilde çalıştırıldığını biliyoruz. Meclise taşıyacağımız ve yaptırım uygulanması yönünde kararlar alacağımız bir diğer konu da çocuk işçiliği olacaktır. Aliağa sanayinin yoğunluğu nedeniyle çevre kirliliğinin yaşandığı, doğal güzelliklerinin tahrip edildiği bir yer. Eşsiz koyları olan bu ilçenin mavi bayraklı bir denizi ve temiz bir havası olması için de mücadele etmeli ve bu sıkıntıları dile getirmemiz gerekiyor.” dedi.

‘OHAL kaldırılacak, demokratik bir anayasa düzenlenecek’

OHAL’in ilanı ile Türkiye’de 15 bine yakın işletmenin kapatıldığını, bu işletmelerin içerisinde Aliağa’dan da işletmelerin olduğuna dikkat çeken Kani Beko “OHAL’in kaldırılması ve ülkenin demokratik bir yönetim biçimine acilen geçmemiz gerekiyor. OHAL aynı zamanda insanların bir arada toplumsal barış ve huzur içerisinde yaşamasının da önünde engel teşkil etmektedir. Böylesine yoğun göç alan ve farklı kültürlerden insanların birlikte yaşadıkları Aliağa’da ve diğer bütün kentlerde artık toplumsal barışa ihtiyacı var. Halkımız bize bir görev verirse bu konuyla da ilgili elimden geleni yapacağıma inanıyorum. İstatistiklere baktığımızda OHAL ilan edildikten sonra ilk yaptıkları iş grevleri yasaklamak oldu. Çalışanların ekonomik, demokratik, siyasi ve sosyal haklarına engel olmak yönünde OHAL’i bir araç olarak kullandılar. Greve çıkan 6 farklı iş yerindeki işçilerin grevleri yasaklandı. Bu seçim sürecinde en çok altını çizdiğim şeylerden biri de OHAL’in, sendikal hak ve özgürlükler önündeki bütün engellerin kaldırılması olacaktır.” şeklinde konuştu.

‘Ayrıntılara takılmadan mücadele etmeliyiz’

Önceki gün YSK’ya verilen listeler hakkında da konuşan CHP İzmir 1. Bölge Milletvekili Adayı Kani Beko “Partimizin meclisi bu konudaki yetkiyi Genel Başkanımıza verdi. Genel Başkan Parti MYK’sını toplayarak bir değerlendirmede bulundu. Parti Meclisinde yapılan görüşmelerin ardından listeler Yüksek Seçim Kurulu’na teslim edildi. Bana göre ayrıntılarla uğraşmaktansa ülkemizin demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olması için eşitlikten, özgürlükten, barıştan, demokrasiden ve kardeşlikten yana bir iktidarı oluşturmak için mücadele edeceğiz. Bir de mevcut anti-demokratik anayasa ile memleketimizin ileriye gidemeyeceğini de bilmenin sorumluluğu ile eşitlikçi, özgürlükçü bir anayasaya kavuşabilmemiz için biz bu saatten sonra ayrıntılarla değil, başta Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanı olması ve CHP’nin iktidar olması için az olan paramızı ve çok olan enerjimizi bu yolda harcamalıyız diye düşünüyorum.” değerlendirmelerinde bulundu.

Bir aydır İzmir’in çeşitli ilçelerini gezdiğini ve doğduğu mahalle de olmak üzere aldığı tepkilerden çok memnun olduğunu dile getiren Kani Beko “Gittiğim tüm ilçelerde ve mahallelerde umduğumdan daha güzel tepkiler ve destek açıklamaları görüyorum. Aldığımız tepkiler bu seçimlerde CHP’nin İzmir’deki oyunu arttıracağına dair bir izlenim içerisinde olmama neden oldu. 15 yıldan bu yana Türkiye’yi yöneten AKP hükümeti memleketi bir felaketin eşiğine getirdi. Biz bu ülkede demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin olmasını istiyorsak mutlaka 24 Haziran’da sandık başına giderek bu mevcut siyasal iktidarın korku imparatorluğuna son vermeliyiz diye düşünüyorum. 24 Haziran’dan sonra güzel günler göreceğimize inanıyor ve tüm parti kadrolarımızı da seçimlere kadar aralıksız çalışmaya davet ediyorum.” dedi.

(EREN SARAN)