İzmir Düşünce Topluluğu, Aliağa Belediyesi’ndeki işlerinden atılan işçileri ziyaret etti. Topluluk adına açıklama yapan Hüseyin Çağlar, “İşlerinize dönmek için verdiğiniz emek mücadelesini destekliyoruz." dedi.

Çanakkale Kaz Dağları’ndaki altın madeni şirketinin 13 Ekim’de dolan ruhsatının yenilenmemesi için 12 Ekim’de yapılması planlanan Su ve Vicdan mitinginin iptal edilmesine rağmen Efemçukuru’ndan başlattıkları yürüyüşlerine devam eden İzmir Düşünce Topluluğu, Aliağa Belediyesi’ndeki işlerinden atılan işçileri ziyaret etti.

“Biz hep barış istedik”

12 Ekim'de Efemçukuru’ndan Çanakkale'ye doğru yürüyüş başlatan ve ekolojik tahribatların yaşandığı yerlerde çeşitli basın açıklamaları düzenleyen İzmir Düşünce Topluluğu işten çıkarılan ve Demokrasi meydanında direnişte olan Aliağa Belediyesi işçilerini de ziyaret etti.

Direniş çadırında topluluk adına açıklama yapan Hüseyin Çağlar "Bundan dört yıl önce emek ve barış mücadelesi için Ankara yollarındaydık, orada bizleri katlettiler. On Ekim katliamının dördüncü yılında ülkemiz bir savaşa sokulmak isteniyor. Biz hep barış istedik, yaşam savunucuları hep barıştan yanadır. Bizler özellikle İzmir'de ve Ege'deki doğaya yönelik tahribata farkındalık yaratmak için dün Efemçukuru’ndan Çanakkale’ye doğru yola çıktık. Yol güzergahımız üzerine ekolojik tahribatın yaşandığı yirmi yerde basın açıklamaları düzenliyoruz. Kyme Antik Kenti’nin yok edilmek istendiği Aliağadayız. Buradan sonra da açıklamalarımıza devam edeceğiz. Emek mücadelesi, yaşam mücadelesi bizler için önemlidir. Siz emekçi kardeşlerimizin uzun süredir işlerinize dönmek için verdiğiniz emek mücadelesini destekliyoruz." dedi.

Direnişçi işçiler olarak yaşam mücadelesi ve emek mücadelesinin birleştiğinin altını çizen Genel İş 5 nolu şube yöneticisi Sinan Uğur ise " Bizim mücadelemiz de işçilerin mücadelesi de emek mücadelesidir. Aynı zamanda hayat mücadelesi Doğa mücadelesi, suyun ve toprağın mücadelesidir. Bu mücadelede hep birlikte olmaktan gurur duyuyoruz." İfadelerini kullandı.

(ESİN ÇETİN)