İZKA tarafından 2024 ile 2028 yılları arasında kentin kaynaklarının etkin şekilde değerlendirilmesi amacıyla hazırlanan İzmir Bölge Planı tanıtıldı.

İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) tarafından 2024 ile 2028 yılları arasında kentin kaynaklarının etkin şekilde değerlendirilmesi amacıyla hazırlanan ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınma stratejilerinin yer aldığı İzmir Bölge Planı tanıtıldı. "Yeşil Dönüşüme ve Mavi Büyümeye Öncülük Eden, Dirençli ve Canlı Bir Liman Şehri" vizyonu doğrultusunda oluşturulan planın tanıtımı için İzmir İktisat Kongresi Binası'nda program düzenlendi.

“Kıt kaynaklarımızı verimli kullanmak zorundayız”

Vali Süleyman Elban, burada yaptığı konuşmada, planlar doğrultusunda ülke ve şehirlerin geleceğiyle ilgili faaliyetlerin gerçekleştirildiğini ifade etti. Tüm ilgililer ve paydaşların görüş ve bilgisine müracaat edilerek planın hazırlandığını anlatan Elban, "Doğru kalkınma için, kıt kaynaklarımızı verimli kullanmak, daha sonra karşılaşacağımız sorunları şimdiden öngörmek ve ileride karşılaşacağımız sorunları daha az emekle çözmek zorundayız. Öngörüsü yüksek çalışma yaparak ileride oluşan şartlar, gelişen yeni durumlara uyum konusunda ya da o dönemin ihtiyaçları ortaya çıktığında şaşırıp kalmamak ya da yoğun kaynak ve emek israfına yol açmadan ilerlemek istiyorsak plan yapmak zorundayız." dedi.

“2050 yılında İzmir'in nüfusunun azaldığını görüyoruz”

İZKA Genel Sekreteri Mehmet Yavuz ise planı oluşturmak için önemli çalışmalar yapıldığını anlattı. Çalışmayla ilgili önemli bilgilere ulaştıklarını vurgulayan Yavuz, "İzmir aslında göçle bilinen bir kent. İzmir'i kendi dinamikleri içinde bıraktığımızda 2030 yılından itibaren nüfusun azalmaya başladığını görüyoruz. Göç almadığımız senaryoda 2050 yılına geldiğinde İzmir'in nüfusunun azaldığını ve 4,3 milyona düştüğünü görüyoruz." ifadelerini kullandı. Yavuz, İzmirlilerin en fazla ulaşım, imar, kentleşme ve altyapıyla ilgili sorun yaşadığına dikkati çekerek, planı yeşil dönüşüme ve mavi büyümeye öncülük eden dirençli ve canlı liman şehri vizyonuyla hazırladıklarını aktardı.

“Değişime hazırlanmamız ve adapte olmamız gerekiyor”

Planı yeşil dönüşüm, toplumsal dönüşüm ve mavi ekonomi olmak üzere 3 eksende oluşturduklarını anlatan Yavuz, şunları kaydetti: "Planda İzmir'deki başta tarım ve faaliyetleri olmak üzere tüm üretim faaliyetlerinin daha çevreci yapılmasını ve yeşil dönüşümün gerçekleştirilmesini hedefleyen birçok politika öncülüğüne tedbire yer verdik. Türkiye ekonomisine en fazla katkı sağlayan sektörün liman ve limanla bağlantılı sektörler olduğu ortaya çıkıyor. İzmir, limanı sayesinde bir cazibe merkezi. Mavi ekonomi çerçevesinde özellikle liman ve limanla bağlantılı altyapının geliştirilmesini ve su ürünleri sektörü başta olmak üzere mavi büyümenin sunduğu fırsatlardan yararlanmayı önemli görüyoruz. Dünyadaki yaşanan değişim ve dönüşüme karşı hem kurumsal düzeyde hem de bireysel düzeyde bir değişime hazırlanmamız ve adapte olmamız gerekiyor."

Konuşmaların ardından uzmanlar tarafından planların detayları katılımcılara aktarıldı. Toplantıya kurum müdürleri ve diğer ilgililer katıldı.

(AA)