Aliağa Belediyesi Kasım ayı Olağan Meclis Toplantısı, Başkan Serkan Acar yönetiminde yapıldı. Toplantıda ilçedeki pazaryerlerinde zaman zaman yaşanan tezgah sorununa değinen Acar, “Burada ciddi bir rant var. Biz pazaryerlerimizi kimseye peşkeş çekecek değiliz.” Dedi.

Aliağa Belediyesi Kasım ayı Olağan Meclis Toplantısı yapıldı. Toplantıya Başkan Serkan Acar başkanlık yaptı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Acar, “Zor bir yıl geçiriyoruz. Duyguların en yoğun şekilde yaşandığı bir yıl geçiriyoruz. Öncelikle bir pandemi mücadelesi veriyoruz. Hala da devam ediyor. En az hasarla nasıl atlatırız diye hepimiz kederleniyoruz. 29 Ekim’de hep birlikte kısıtlı imkanlarla da olsa Cumhuriyetimizin yıl dönümünü kutladık. Akabinde 30 Ekim’de bir deprem afetiyle karşılaştık. Güzelhisar’dan Ferhan abimizin kızları Fidan’ı kaybettik. Bazen kelimeler düğümleniyor insanın boğazında. Ama inşallah bunların hepsini yine hep birlikte atlatacağız. Hep birlikte bu acıları saracağız. İzmir’imizin başı sağ olsun. Hepimizin başı sağ olsun. Ölenlerimize Allah’tan rahmet yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.” İfadelerini kullandı.

Hakan Turan, “Aliağa’daki hasarlı binalarla ilgili bir çalışma yapalım”

Toplantıda, katip olarak görev yapan CHP’li Belediye Meclis Üyesi Berkay Aktaş geçirdiği alerjik rahatsızlıktan dolayı görevini CHP’li Belediye Meclis Üyesi Savaş Dağdeviren’e bıraktı. Toplantıda, ilk olarak 6 Ekim ve 9 Ekim tarihli meclis tutanağı okunup onaylandı. Daha sonra CHP‘li Meclis üyeleri gündem dışı bir önergeyi meclise sundu. Bu önerge geçtiğimiz günlerde İzmir’de yaşanan depremle ilgili oldu. CHP’li belediye meclis üyeleri adına söz alan Hakan Turan, “Zor günlerden geçiyoruz. Önce pandemi sonrasında İzmir’de yaşadığımız deprem. Hepimiz umut ışığıyla bekliyoruz. Hepimiz üzgünüz. Malum deprem kuşağındayız. Bunları konuşmanın şuan zamanı değil ama ne kadar hızlı davranırsak o kadar iyi. Aliağamız da eski bir yerleşim yeri. Aliağa’daki hasarlı binaların tespiti için bizler de katkı koymak istiyoruz. Bu anlamda bir önergemiz var. Yıkılması muhtemel, hasarlı binalarla ilgili bir çalışma yapalım. Hızlı bir şekilde önlem alalım. Önergemizin görüşüleceği bir komisyonumuz da var. O komisyonda önergemiz görüşülsün istiyoruz.” Dedi.

CHP’li meclis üyelerinin verdiği önergede, “30 Ekim depreminde yapılan tespitler gösterdi ki yıkılan binaların neredeyse tamamına yakını 1999 yılı öncesi yapılan binalardır. Bölgemiz 1. derece deprem kuşağı altında olduğundan, ilçemizde 1999 yılı öncesi yapılan binaların envanterinin oluşturulabilmesi ve çalışmalarının yapılması elzem olduğu düşünülmektedir.” İfadeleri yer aldı. İlgili önerge oy birliğiyle Kentsel Dönüşüm ve Deprem ve Doğal Afetler Komisyonlarına sevk edildi.

Sedat Sarı, “Deprem öldürmüyor bina öldürüyor”

Gündem dışı önergenin oylanmasının ardından başkanlıktan gelen iki önerge okunup oylandı. Daha sonra komisyondan gelen 2 rapor okunup oylandı. Aliağa Belediyesi Kasım ayı Olağan Meclis Toplantısı, oturuma katılmayan meclis üyeleri Fatih Kürşat Kaplan ve Ferhat Lek’in mazeretlerinin kabul edilmesi ile devam etti. Daha sonra toplantının dilek ve temenniler bölümüne geçildi. Dilek ve temenniler bölümünde söz alan İYİ Partili Belediye Meclis Üyesi Sedat Sarı, “Geçen hafta Cumhuriyetimizin ilanının 97. Yıldönümünü kutladık. Ben de bu vesileyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere vatanımızın aziz topraklarını canı pahasına savunan ve asil milletimizin küllerinden yeniden doğmasını sağlayan şehit ve gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum. Bunun haricinde maalesef 30 Ekim tarihinde büyük bir acı yaşadık. Çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybetti. Yaralı kurtulanlarımız var. Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu tür felaketler yaşanıyor. Baktığımızda engellemek belki elimizde değil ama bunların ortaya çıkaracağı olumsuz etkileri azaltmak yine insanın elinde. Zaten fotoğraflara ve yerinde yaptığımız incelemelere baktığımızda evet doğal afet gelmiş ama insan kusuruyla kaynaklanan çok büyük kayıplar oldu. Deprem öldürmüyor bina öldürüyor. Bu binalar da insanların eserleri. Bu süreçte halkımızın cansiperane bir gayretini gördük. Gerek yaralıların enkaz altından çıkarılması gayretleri, gerekse de depremzedelerin yaralarını sarma noktasında büyük bir gayret gördük. Bu anlamda da isim, grup ayırt etmeksizin ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. Bununla beraber son dönemlerde özellikle arama kurtarma ekiplerinin bu tür doğal afetlerde çok büyük rol üstlendiğini gördük. Bu bizim için umut verici bir gelişmedir. Bununla birlikte Aliağamızda ALKUD adında bir kurtarma ekibimiz var. Bu arkadaşlarımızda bu afette görev aldı. Kendilerine buradan teşekkür etmek istiyorum.” İfadelerini kullandı.

“Pazaryeri sahibi olduğunu söyleyen esnafın serzenişlerini duyuyoruz”

Konuşmasına Aliağalı vatandaşların sorunlarına yer vererek devam eden Sarı, “İzmir Caddesi’nde bazı problemlerimiz var. Burada bunu söylemekteki amacım aslında olası tekrar oluşabilecek sıkıntıya karşı hep beraber tedbir alalım diye. Biz Haziran ayında ilçe başkanımla beraber İzmir Caddesi’nde esnafı dolaşarak caddenin fonksiyonelliği noktasında görüş alışverişinde bulunduk. Bir sıkıntı var mı? Varsa biz ne yapabiliriz diye katkı koymak istedik. Orada esnaf arkadaşlarımız şunu söyledi ’Belediyemiz bu cadde ile ilgili bir çalışma içerisinde’. Dolayısıyla bu haber bizi sevindirdi. Geçen ay yağmur yağdı ve bir çok mekan sular altında kaldı ya da zarar gördü. Dolayısıyla şimdi kış mevsimindeyiz. Yine benzer durumlarla karşılaşabiliriz. Bu anlamda hazırladığınız proje nedir? Bir şey daha var. Pazaryeriyle alakalı son dönemde ikinci defa sosyal medyada Pazaryeri sahibi olduğunu söyleyen esnafın serzenişlerini duyuyoruz. Açıkçası olayın özünü çok bilmiyorum. Ama sürekli Aliağa ve Aliağa Belediye Başkanıyla alakalı bu çıkışların rahatsızlık verdiğini düşünüyorum. Bu konularda bilgi verirseniz memnun olurum.” Dedi.

Acar; “Büyükşehire gerekli sunumları yaptık”

İYİ Partili Belediye Meclis Üyesi Sedat Sarı’nın konuşmasının ardından Başkan Serkan Acar konuşmasına başladı. Acar, “ Yağmur suyu konusunda bunun önünü kesecek tedbir yağmur suyu kanallarının oluşturulmasıdır. Bu noktada İzmir olarak eksiklerimiz var. Yağmur suyu kanalları oluşturulmadan sadece kanalizasyon kanallarıyla yağmur suyunun önünü kesmeniz mümkün değil. Tam tersi kanalizasyona da yağmur suyunu sokmamanız gerekiyor. Ama biz de kanalizasyon hatları da yağmur hattı olarak kullanılmaya çalışılıyor. Aliağamızda da sıkıntılarımız var bu anlamda. Yağmur kanalları tam anlamıyla oluşturulmadan bu sorunlar şiddetli yağmurlarda yaşanacaktır. Biz bunun en az zayiatla atlatılması için kimi zaman eğimlerle oynuyoruz. Ama bu tedbirler tabii ki yeterli değil. Biz de şu aşamada gördüğümüz yerlerde bir takım tedbirler almaya çalışıyoruz. Ancak bu topyekûn hareket edilmesi gereken bir konu. İzmir Caddesi aslında Demokrasi Meydanımıza da çok yakın. Biz meydanımızdan başlamak üzere hem bölgenin canlandırılması hem kentsel dönüşümün gerçekleşmesi amacıyla bir proje hazırlıyoruz. Tabii ki İzmir Caddesi de bunun içerisinde. O bölgeyi canlandırma olarak düşünelim bu projeyi. Bununla alakalı Büyükşehire gerekli sunumlarımızı yaptık. Biz tüm hazırlıklarımızı yapıp teklifimizi Büyükşehir’e sunduk. Genel anlamda meydanımız, otoparkımız, meydanımızın etrafındaki kentsel dönüşüm, projelerimiz arasına İzmir Caddesi de giriyor.” İfadelerini kullandı.

“Bize, encümene sormadan kimse devir yapmasın”

Konuşmasına son dönemde Aliağa gündeminde yer alan Pazaryeri konusuna da değinerek devam eden Acar, “2008 yılında Pazaryerinin kiralaması gerçekleşmiş. Pazarcılara 12 yıl süreyle kiralama yapılmış. 12 yıl kiralama karşılığında tahsis bedeli olarak 12 bin lira kira bedeli uygun görülmüş. Akabinde de orada sözleşmeler ve protokoller yapılmış. O dönem alınan meclis kararı gereği de 12 yıl sonunda sözleşmenin sona ereceği kararı alınmış. Bu 12 yıllık süreç 2020’nin Aralık ayının 21’inde sona eriyor. Bu sona ermeden evvel özellikle son bir buçuk yıldır tartışılan konular bunlar. Biz bir buçuk yıldır uyarıyoruz insanları. Burada bir disiplinsizlik var. Burada bir kontrolsüzlük var. Burada yeni tezgahlara talip olan insanlar sanki burası ömürlükmüş gibi ciddi paralar ödüyorlar. Bunun önünü kesmek adına bunun bir süresi olduğunu anlatıyoruz. İnsanlar sanki bu tezgahlara ömür boyu sahibi olacakmış gibi davranıyor. Bundan dört beş ay önce yine birileri tezgah sattı orada. Biz bu ticaretin önünü kesmek adına yaklaşık iki buçuk yıldır bir mücadele veriyoruz. Bize sormadan, encümene sormadan kimse devir yapmasın. 2008’de tezgahları alanların şuan belki de yüzde doksan beşi yok. Bunların hepsi devretmiş. Bu tezgahlar beşer altışar kere devredilmiş. Biz bunları temizlemeye kalksak bir tane esnaf kalmaz. Burada ciddi bir rant var. Tabii ki bunlar bağıracak. Ama bilinmesi gereken bir şey var. Aliağa pazaryeri Aliağalılarındır. O noktada herkes disipline olmak zorunda. Pazardaki tezgahların pazarcının olması gerekiyor. O tezgaha sahip olanların belli bir tahsis ödemesi gerekiyor. Devir ederken de belli kurallara riayet etmesi gerekiyor. Biz pazaryerlerimizi kimseye peşkeş çekecek değiliz. Herkes Aliağa’nın kurallarına uymak zorunda. Kimse oradan bir rant beklentisi içine girmesin. Bunun önünü kesmeye kararlıyız.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından bir sonraki meclis toplantısı, 8 Aralık 2020 Salı günü saat 18.00’de yapılmasına karar verilmesiyle son buldu.

(ESİN ÇETİN)