CHP İzmir Milletvekilleri Aliağa’da ilçe merkezi, köy ve mahallelerde ziyaretlerde bulunarak vatandaşın sorunlarını dinledi. CHP İl Başkan Yardımcısı Şener Akdemir, ziyaretlerle ilgili yaptığı değerlendirmede, “Tıpkı Türkiye’nin diğer kentlerinde olduğu gibi halkın tek gündeminin geçim sıkıntısı olduğu Aliağa’da da göze çarpmaktadır.” dedi.

CHP İzmir Milletvekilleri; Kamil Okyay Sındır, Atila Sertel, Kani Beko, Tacettin Bayır ve Özcan Purçu Aliağa’ya gelerek, ilçe merkezi, köy ve mahallelerde ziyaretlerde bulunup vatandaşın sıkıntı ve taleplerini dinledi. Ziyaretlere CHP İl Yönetimi, CHP Aliağa İlçe Başkanı Özlem Şan Oğuzhan, CHP’li Aliağa Belediye Meclis Üyeleri ve partililer de eşlik etti. CHP heyeti, ziyaretlerin ardından parti ilçe binasında basın toplantısı gerçekleştirdi.

“Halkımızın nabzını tutmak için…”

Basın toplantısında, CHP İzmir 2. Bölge Örgüt ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Şener Akdemir, ziyaretlerle ilgili değerlendirmede bulundu. Akdemir, “Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı olarak ekonomik krizden, işsizlikten, pandemiden ve ülke gündemini meşgul eden sorunlardan bunalan halkımızın, Aliağalı hemşehrilerimizin nabzını tutmak için İl başkanlığımız koordinasyonunda düzenlediğimiz Aliağa programımızda İlçe başkanımız, yöneticilerimiz, meclis üyelerimiz ve İzmir Milletvekillerimizle birlikte 13 köy ve AKP hükümetinin, tüm uyarı ve karşı çıkmalarımıza rağmen, çıkarmış olduğu bütünşehir yasasından önce belde olan Helvacı ve Şakran’ı ziyaret ettik.” Dedi.

“Tek gündemin geçim sıkıntısı olduğu Aliağa’da da göze çarpıyor”

Yaptıkları ziyaretlerde gördüklerini aktaran Şener Akdemir, “Tarım ve hayvancılıkla uğraşan köylüler ithal girdi maliyetlerinin altında ezilirken, işçi sınıfının da aynı şekilde uzun saatler çalışarak elde ettiği üç kuruşun alım gücünün düşmesi nedeniyle geçinemez hale geldiğini gördük. İstikrarsız ekonomi politikaları aynı şekilde sanayiciye de yansımış, kısa bir süre içerisinde çift haneli rakamlara ulaşması kuvvetle muhtemel TL/Dolar paritesi bozkır yangını gibi tüm ülkeyi kasıp kavurmaktadır. Aliağa Uzunhasanlar köyünde bir matematik öğretmeni bir de iktisadi ve siyasi bilimler mezunu iki gencin hayvancılık yaparak kıt kanaat geçindiklerini, mesleklerini icra edecek fırsatları yakalayamadıklarına da şahsım hükûmetinin siyasi tercihleri dolayısıyla tanık olduk. Aliağa’nın son derece hızlı bir şekilde geliştiği, rafineri, gemi söküm sanayii, bunun yanında tarım ve hayvancılığın da hala devam ettiğini dikkate alıp bir değerlendirme yapmak gerekirse; Aliağa’nın sadece merkez mahallelerine yapılan beton yatırımlarının bir anlamı olmadığını görmekteyiz. Tıpkı Türkiye’nin diğer kentlerinde olduğu gibi halkın tek gündeminin geçim sıkıntısı olduğu Aliağa’da da göze çarpmaktadır. Halkımız sosyal anlamda gelişmeyi bir kenara bırakmak zorunda kalmış, karnını doyurmaya bir diğer deyişle hayatta kalmaya çalışmaktadır.” dedi.

“2 yıllık binada tadilat ihalesinin sebebi birilerini zengin etmek mi?”

Halkın büyük oranda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarından memnun olduğuna tanık olduklarını ifade eden Akdemir, “Kent gündemini olumsuz konularda meşgul eden Cumhur İttifakı’nın Aliağa Belediyesi’nin başındaki zat’ın özellikle Covid 19 salgını nedeniyle kapanma döneminde sınıfta kaldığını Aliağalı hemşehrilerimizden dinledik. Belediyenin kapanma döneminde sahada hiçbir varlık gösteremediğini, bunun karşılığında, halkın büyük oranda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarından memnun olduğuna tanık olduk. Özellikle, İZSU’nun köylerdeki aksamalara anında müdahale ettiğini bizzat köy muhtarlarından dinledik. Son yaşanan yangınlarda da görüldüğü gibi artık ülkeyi yönetemediği çok açık olan Cumhur İttifakı’na mensup Aliağa belediyesi, hizmet üretmek yerine Bozköy Mahallesi’nde köy mallarını satarak bütçe denkleştirmeye çalışmakta, bir yandan da 2020 yılında 1,5 milyona ülkü ocakları Çankırı il eski başkanının şirketine verdiği ilaçlama ihalesini 2021 yılında yine aynı kişinin şirketine, yaklaşık 4,5 milyona ihale etmiştir. Böylece Aliağa Belediyesi AKP iktidarının ülke genelinde uyguladığı israf ve talan politikasının Aliağa şube müdürlüğü gibi çalıştığını göstermiştir. 2019’da yapımı tamamlanan ve 16,4 milyona mal olan gençlik merkezi binası için geçtiğimiz birkaç gün içinde tadilat ihalesine çıkıldı. Son iki yılın 1,5 yılı pandemiyle geçti ve birçok sosyal tesis kapalı tutuldu. Depremden de etkilenmediğine göre 2 yıllık binada tadilat ihalesinin sebebi birilerini zengin etmek midir? Samurlu köyünü ziyaretimizde öğrendiğimiz önemli bir detayı sizinle paylaşmam gerekirse, Aliağa Belediyesi borçlarına karşılık köy mallarını ipotek etmektedir. Örnek; Zamanında muhtarlığa bağışlanan ve bütünşehir yasasıyla belediyeye devrolan Samurlu köyü kahvesidir.” diye konuştu.

“Aliağa Belediyesi ve iştirakleri yüklü miktarlarda borçlandırılmaya çalışılıyor”

Geçtiğimiz hafta Bergamalıların feryadına şahit olduklarını, bu hafta da Aliağalıların yakarışlarını dinlediklerini kaydeden Akdemir, “Saltanat yönetiminin Aliağa temsilcisi, halka hizmetle görevli seçilmiş bir kamu görevlisi olduğunu unutmuş, Aliağa Belediyesi’ni ve iştiraklerini yüklü miktarlarda borçlandırmaya çalışmaktadır. Belediye ve iştiraklerinin toplam 90 milyonluk borçlanma yetkisi, CHP belediye meclis grubu tarafından, İzmir 2. İdare Mahkemesinde iptal ettirilmiş ve Aliağa’nın geleceğinde önemli bir sorun ortadan kaldırılmıştır. Geçtiğimiz hafta Bergamalıların feryadına şahit olduğumuz gibi bu hafta da Aliağalı hemşehrilerimizin yakarışlarını dinledik. Yaşadığımız ekonomik bunalım özellikle sanayicinin belini bükmekte bu durum da işçi sınıfına olumsuz yansımaktadır. Üretim yerine ithalata dayalı şekilde işletilen AKP modeli ekonomik sistem artık çökmüştür. Bu çöküşle birlikte ülkeye akın akın gelen mülteciler, yerli işgücünün yerini çok ucuza almaktadır. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde halktan sağlam bir tokat yiyen Mehmet Özhaseki, Türkiye ekonomisini sığınmacıların ayakta tuttuğunu söyleme cüretinde bulunmuştur. Sığınmacıların ilk arayışları iş bulma olduğu içindir ki özellikle Aliağa gibi sanayi kentleri hedefteki yerlerdir. Bunun en büyük delili bugün Aliağa yerel gazetelerinde gördüğümüz Türk ve mülteci çocukların okuyacağı okulların AB fonlarıyla yapılmasıdır.” ifadelerini kullandı.

“Yaptığınız köle ticareti, emek sömürüsü ve insanlık suçudur”

Şener Akdemir, CHP olarak geçici sığınmacıların insani tüm taleplerini haklı bulduklarını ancak Ortadoğu’ya barış ve huzuru getirdikten sonra onları evlerine, vatanlarına uğurlamayı onlar için de kendileri için de daha doğru bulduklarını vurguladı. Akdemir, “Bunun için önce diplomasiyle Suriye başta olmak üzere Ortadoğu’nun tüm ülkelerine büyükelçiliklerimizi yeniden açacağız. Diyalogla çözüm geliştirerek en geç iki yıl içerisinde geçici sığınmacı olan tüm misafirlerimizi evlerine uğurlayacağız. Ayrıca, Bu konu üzerinden genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik provokatif söylemleri kınıyor, genel başkanımıza gelecek her saldırının karşısında olduğumuzu buradan beyan ediyoruz. Türkiye ekonomisini ayakta tutanların geçici sığınmacılar olduğunu söyleyen zihniyete sesleniyorum; bir yandan yaratılanı severiz yaratandan ötürü diyeceksiniz, diğer yandan yaratılanı ucuz iş gücü olarak kullanacaksınız ya da kullanılmasına göz yumacaksınız. Sonra da buna din kardeşliği diyeceksiniz. Yaptığınız düpedüz köle ticareti, emek sömürüsü ve insanlık suçudur.” Diye konuştu.

“Vatandaşın erken seçim çığlığını duyuyoruz”

Ülkedeki ekonomik buhranın Aliağalıların da tüm hayatına sirayet ettiğini ifade eden Akdemir, “Recep Tayyip Erdoğan’ın bilim dışı faiz/enflasyon dayatması, 128 milyar doların buharlaştırılması, talan ve israf politikası, lüks yaşam, kibir, şatafat düşkünlüğü ve uluslararası arenada yitirilen yüzlerce yıllık devlet itibarımızın bir sonucu olarak halkımız için çileye dönüşmüş ekonomik buhran Aliağalı hemşehrilerimizin de tüm hayatına sirayet etmiştir. CHP kadroları olarak vatandaşın erken seçim çığlığını duyuyor ve Aliağa’dan tekrar ifade ediyoruz. Ülkemizin geleceği için 2023, 2053, 2071’den de öte ülkemizi 2123’e hazırlayacak vizyonu ortaya koyarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaşlaşma yolunda gösterdiği hedeflere ilerliyoruz. Sermayenin saltanatı üzerine kurulu iktidarınız, Cumhuriyet, demokrasi ve özgürlükler için kötü bir reklam arası olmuştur. CHP İzmir İl Örgütü olarak yalan, talan, yandaş, israf ve saltanatı iliklerimize kadar hissettiğimiz Aliağa’dan bir kez daha sesleniyoruz. Artık Yeter! Yarınlarımız için, halkımız için, adalet için, kadınlarımız ve gençlerimiz için ormanlarımız için hemen erken seçim. Partimizin liyakatli kadrolar eliyle ülkemizi bu çöküntüden kurtaracak, 5’li müteahhit çetesinin tüm garantileri iptal edilecek ve projeleri kamulaştırılacaktır. Eğitim ve sosyal alanda gelişmişliği gerileyen ülkemiz bu alanda da bilimin izinden giderek insanlarımızın gelişmesini sağlayacak, AKP ile sekteye uğrayan Atatürk rönesansını devam ettirecektir. Gelecek, kendi güçlü kollarımızdadır.” ifadelerini kullandı.

Milletvekilleri ziyaretlerdeki gözlemlerini aktardı

CHP İl Başkan Yardımcısı Şener Akdemir’in değerlendirmesinin ardından, ilçedeki saha çalışmalarına katılan CHP İzmir Milletvekilleri; Kamil Okyay Sındır, Atila Sertel, Kani Beko, Tacettin Bayır ve Özcan Purçu ziyaretlerdeki gözlemlerini aktardı.

(VOLKAN GÜNDÜZ)