131019098
26 Nisan 2024, Cuma

‘HER HİKAYEMDE KADININ İZİ VAR’

9 Mart 2020, Pazartesi 06:22

     


Başarılı oyuncu Melis İşiten ile oyunculuk yaşantısını, TEDX konuşmalarını, yazmaya nasıl başladığını ve yeni kitabını konuştuğumuz keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İyi okumalar...

Melis İşiten kimdir? Kendini nasıl tanımlar?

Melis İşiten deyince kendimi tek bir sıfatla tanımlamaktan hoşlanmıyorum aslında. Anneyim, evladım, ablayım, kadınım, yazarım, oyuncuyum… Fakat ben kendimi en çok şu kimlikle açıklamayı seviyorum. “Anlatıcı.”

Önce TEDX konuşması, ardından Hikayemi Ben Seçtim kitabıyla kadınların birbirlerine önyargıları üzerine hikayeler anlatmaya başladınız. Nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Gelen tepkilerin bu kadar olumlu olması çok beklediğim bir şey değildi. Evet bir kısımın çok destekleyeceğini ve gönülden benimle olacağını biliyordum fakat diğer bir kısım olacak ki, sosyal medya üzerinden sürekli linçle var olan insanlar, beni bitirecek diyordum. Hiç de öyle olmadı. Gerçekten hayal ettiğimin ötesinde ilerliyor süreç. Resmen ikna edebiliyorum insanları bir arada ne kadar güzel olabileceğimize. Çok mutluyum pek tabii.

Yazma süreci nasıl başladı? Sizi yazmaya iten neydi?

Ben hep yazan olmuştum. Yazmayı seven, yazmaya düşkün biriyim. Mecra fark etmiyor, yeri geliyordu defterime, çöpe gidecek kağıtlara, sosyal medyaya bir şekilde bir şeyler yazıyordum. Hep yazıyordum. Ama yazdıklarımı bir kitap haline getirmeye asla cesaret edemezdim. Benim için kolay olmadı karar vermek. Uzun süre kendimde bu haddi bulamadım. Sonra Küsurat’ Yayınları sağolsunlar, yakın arkadaşlarım, ikna ettiler beni ve sürecim başladı. Kendimi ve insanları korkutmadan, hem yazarlığımı hem de kendimi tanıtabilmek adına öykülerimle yola çıktım.

İki tiyatro oyununda oynuyorsunuz. Başka projeler var mı ufukta?

İnanılmaz bir dönemden geçiyorum, o kadar çok proje var ki. Çok şükür diyelim. Konuşulan her işi yapabilmem için günlerin 50 saat, ayın 50 gün olması lazım. Yettirebilecek durumda değilim fiziksel olarak. Ama çok güzel işlerimiz var. Öncelikle bir dijital proje geliyor, bu beni çok heyecanlandırıyor. İpucu vermemek için daha fazla anlatmayayım. Başka oyunlar var, kadınlarım var, var da var… Usul usul hayatınızda olmaya devam edeceğim diyelim.

Hayatta asla vazgeçemem dediğiniz alışkanlıklarınız var mı?

Hayır yok. Evladım dışında her şey vazgeçilebilir bence bu dünyada.

Yazmak için ritüelleriniz var mıdır?

Ritüel demesek de disiplinlerim var. Kendimi kapattığım saat aralıkları var gündelik rutinimde. Bu saatleri yazabilmek için sadece kendime ayırıyorum. Bu zamanlarda enstrümantal müzikler dinlerim ki zihnimde bir şeylerin yankılanmasına izin vermiş olayım. Ah bir de karanlık. Gün ışığında ya da çok aydınlıkta yazmaktan hoşlanmıyorum muhakkak bir loşluk istiyorum.

Hikayemi Ben Seçtim’i bir cümleyle anlatmanız gerekseydi, ne derdiniz?

“Hayat ne kadar umutlu olursak ve kendimize ne kadar inanırsak o kadar yaşanılabilir olur. Ve önce kendimiz için yaşanılabilir kılmalıyız hayatı; ancak o zaman ilmekler atabiliriz hayata.”

Kitabınızla ilgili nasıl dönüşler alıyorsunuz?

Çiçek gibi. Gerçekten çok güzel, insanın kalbini büyüten dönüşler alıyoruz. Özellikle iki durumdan çok etkileniyorum. Birincisi, yayınevine gelen bu kadınlarla tanışmak istiyoruz telefonları, yani hikayelerimin gerçek olduğunun hissedilmesi. İkincisi ise gelen “bu kadın benim” dönüşleri çok doğru bir iş yaptığımı kanıtlıyor bana.

İlk kitapta hikaye türünü seçtiniz, gelecek çalışmalarda bu yönde mi olacak?

Sırada roman var. Okuduğunuz kadınların her birinin kendi kitabı olacak.

Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyorsunuz, hayatınızla ilgili pek çok detayı cesurca paylaşıyorsunuz. Dolayısıyla herkesin ilgisini çeken bir durum oluyor, bundan rahatsız oluyor musunuz?

Bu soru çok geliyor. Hayır olmuyor. Ben bir kapıyı açık bırakırsam oradan gelecek olana “hop nereye geldin?” diyemem. Ben kendimi açtığım için oluyor her ne oluyorsa. Zaman zaman sınırları kaybettiğimiz oluyor tabii insanın doğasından. Ben seviyorum orada bu şekilde var olmayı. Kendi dünyamın açıklığını.

Çokça soruldu size ama tanımlar üzerinden gidecek olursak evlilik ve ayrılık size ne ifade ediyor?

Tanımlamalar üzerinden gidecek olursak; evlilik bence yol arkadaşlığı demektir. Kıymetini bilir, sahip çıkmayı becerebilir ve zaman içinde dönüşen duygulara sarılabilirsen şahane bir şeydir. Denklem içinde tek bir hisse sırtını dönersen sürekliliği mümkün değildir. Ayrılık ise bir veda etme biçimidir. İyisi de kötüsü de içindedir.

Hikayemi Ben Seçtim kitabında hangi kadınlarda sizden izler var?

Aslında kadınlarımın hepsinde biraz ben varım. Hepimiz varız. Ortak mücadelelerimiz, ortak sevinçlerimiz var. Ama bir hikaye var ki o benim hikayem. Beni tanıyan okurlarım biliyor eminim. Bu yeterli benim için.

(SERKAN SELİNGİL) 







 
Son Eklenen Haberler