MÜCADELESİ ÇOK GÜZELDİ
24 Eylül 2019, SalıTweet |
Serkan SELİNGİL
İnsanoğlunun sağlıklı bir hayata sahip olması ve bunun kısacık yaşam hikayesinde aynı şekilde sürmesi ne kadar güzel bir lütuf değil mi? Hayat kimimize yaşam açısından adil davranırken kimimize de adil olmayan yüzünü gösteriyor. Hayatın adil olmayan yönüyle mücadele edenlerden biri de geçtiğimiz hafta kaybettiğimiz Neslican Tay’dı. Üniversite sınavına hazırlanırken akciğer kanseri olduğunu öğrendi. Umudunu ve neşesini hiç kaybetmedi. Sol bacağı tümör nedeniyle iki yıl önce alındı. Protez bacakla yeniden mücadelesine devam etti. Kendisine 'Demir Kadın' diyen Neslican Tay, verdiği bir röportajda söylediği "Bacağım yok ama yaşam sevincim var!" , "Bacağımın kesilmiş olmasının hayatımı etkilemesine izin vermeyeceğim. Ben bir bacaktan ibaret değilim ki... Çok daha fazlasıyım!" sözleriyle aynı hastalıkla mücadele eden insanlara örnek oldu. 3 kez yakalandığı kanseri hayata tutunma azmi ile alt eden Neslican, dördüncü kez mücadeleye girerken ne yazık ki yaşamını kaybetti.
Her ölüm zordur ama genç bir insanın ölümü daha üzüntü verici oluyor. Hele ki büyük mücadele vererek 3 kez galip geldiği bir hastalıktan dolayı hayatını kaybetmesi daha da üzücü. Neslican Tay’ı hastalıkla mücadele ederken sosyal medya hesabından takip ediyordum. Yaşama sarılma azmi, hayat dolu oluşu takdire şayandı. Hayatını kaybettikten sonra sosyal medyada övgü dolu paylaşımların fazlalığını görünce kendisinin yaşarken sosyal medyada bu kadar övgü dolu sözler almadığını anımsadım. Günümüzün popüler terimi duyar kasmakla, hastalığından prim sağlamakla suçlanıyordu. Bu durum ile ilgili aklıma yazar Bektaş Şenel’in sosyal medyadaki şu paylaşımı geldi; “Bu coğrafyanın insanlarının en meşhur reflekslerinden biri, bir şeyin kıymetini onu yitirdikten sonra anlaması. Bu nedenle ülkede yaşanan her trajik ölümden sonra aklıma Orhan Veli’nin şu dizesi geliyor; ‘Ölünce biz de iyi adam oluruz.”
Hayat hikayesi kısa. İnsanların her hareketinde, her davranışında ikinci bir anlam, art niyet aramamak gerekiyor. Samimiyetlerine inanmak gerekiyor. Elbette insani değerleri sömüren, bizleri yanıltan, kötü niyetli insan müsveddeleri olacak. Neslican’ın ölümünden sonra sosyal medyada olumsuz yorum yapanların olduğu gibi. Onlar zaten yaşam içerisinde bir yerde ettiklerini bulacaklar. Dünyada artık kötülük iyilikten daha fazla ön plana çıkıyor. Bu eskiden de böylemiydi bilmiyorum. Ne olursa olsun bize düşen ön yargılarımızdan sıyrılmak, iyiliği yaşatmak ve onu sürdürmek olmalı. Kötülük ve dertler ne kadar güçlü olursa olsun mücadeleden vazgeçmemeliyiz. Kaybetsek de arkamızdan Neslican’ın dediği gibi ‘Mücadelesi çok güzeldi desinler, dayanamadı demesinler’
OKUMALI/AŞKIMIZ ESKİ BİR ROMAN
İstanbul’da bir kanun adamı, sokaklarda bir suç bilgesi. Başkomser Nevzat, karmaşık cinayetleri çözerken insan ruhunun derinliklerinde gezinmeye devam ediyor.. “Aşkımız Eski Bir Roman’da”Kimsenin önemsemediği overlokçu bir kızın cinayeti bile önemli sırlar içerir. Katil ve maktul apaçık ortadaymış gibi görünse de hakikat çok derinlerde gizlenmiş olabilir. Ama ne kadar gizlenirse gizlensin, Başkomser Nevzat gibi vicdanlı polisler olduğu sürece karanlık aydınlanacak, adalet mutlaka yerini bulacaktır.
İZLEMELİ/ ELEKTRİK SAVAŞLARI
The Current War", tarihin en önemli olaylarından biri olan elektrik ampülünün icadını konu ediniyor. Tarihe elektrikte alternatif akımın kullanımına öncülük eden isim olarak geçen George Westinghouse, Tesla'nın desteğini alacaktır. Çünkü Westinghouse'a göre Edison, icadı konusunda ölümcül hatalar yapmıştır. Tesla ve Westinghouse, alternatif akımla ilgili büyük bir bahse girer. Kazanan kişi tarihin akışını değiştirecektir.
DİNLEMELİ/ RUHUM BELA
Her projesinde farklı ve yenilikçi işlere imza atan sanatçının ‘Ruhum Bela ‘ albümde bulunan 7 şarkının düzenlemesini, diğer albümlerinde de beraber çalıştığı Can Saban, 2 şarkının düzenlemesini Sabi Saltiel ve 1 şarkının düzenlemesini sahne arkadaşı Emre Kula yaptı. Albümün bazı şarkılarında vokal ve vokal koçluğunu ise Fatma Turgut ve Özge Fışkın üstlendi.