26 Temmuz 2025, Cumartesi

İZSU’dan tasarruf çağrısı

25 Temmuz 2025, Cuma 06:40

     


İzmir’de kentin içme suyu ihtiyacını karşılayan barajlardaki doluluk oranları endişe verici seviyelere geriledi. İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, vatandaşların suyu tasarruflu kullanmasının önem taşıdığını ifade etti.

İzmir’de içme suyu sağlayan altı büyük barajda su seviyesi geçen yıla göre ciddi oranda düştü. İZSU verilerine göre, bu yıl Temmuz ayı itibarıyla barajlardaki kullanılabilir su miktarı geçen yıla göre ortalama yüzde 50’nin üzerinde azaldı. Şehrin en önemli su kaynaklarından Gördes Barajı’ndan artık su alınamıyor. Geçen yıl bu dönemde yüzde 24,33 su seviyesine sahip olan Tahtalı Barajı’nda ise seviye yüzde 9,66’ya düştü.

“Yüzde 10 tasarruf bile çok büyük fark yaratabilir”

Su krizinin yalnızca iklim değişikliği değil, aşırı kullanım, artan nüfus ve küresel ısınmanın da etkisiyle büyüdüğünü vurgulayan İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, “Gördes Barajı tamamen kurudu, yeraltı sularında da kuraklıktan dolayı sorunlar yaşıyoruz. Elimizdeki son baraj olan Tahtalı Barajı’nda da su biterse İzmir’de ciddi anlamda olumsuzluklar yaşanır. Bunun yaşanmaması için elimizdeki tüm imkânları kullanıyoruz. Bunun yanında Aliağa’daki Güzelhisar Barajı’ndan da kentimize su sağlamak için protokoller yaptık. Bunun yanında vatandaşlarımızın yapacağı yüzde 10 tasarruf bile bu anlamda çok büyük fark yaratabilir. Biz, zorunlu olmadıkça su kesintisine gitmemeye çalışacağız ama gerekirse vatandaşlarımızın hayatını en az etkileyecek şekilde planlı kesintilere başlatacağız” dedi.

“Yapabileceğimiz her şeyi yapıyoruz”

Yeraltı kaynak sularında da kuraklıktan kaynaklı problemler yaşandığının altını çizen Gürkan Erdoğan, “Biz bu durumun önüne geçebilmek için yenileme kuyuları açtık. Göksu-Sarıkız’da 11 kuyu açtık. Halkapınar’da da 3 kuyu açtık. Elimizdeki tüm enstrümanlarla bu durumun önüne geçebilmek için yapabileceğimiz her şeyi yapıyoruz. Elimizde son kalan Tahtalı Barajı’nı yeni yağış mevsimine kadar elimizde tutmak istiyoruz. Bunu yapabilmemiz için suyu çok tasarruflu kullanmamız gerekiyor. Ancak şartlara göre tasarrufun yetmediği noktada da vatandaşlarımızın hayatını minimum etkileyecek şekilde planlı su kesintilerine başlayacağız. Planlı su kesintileri yapılmazsa kentin suyunun yarısını sağlayan barajları kaybederiz. Bu da vatandaşların hayatını ciddi oranda etkileyecek kesintileri beraberinde getirir. Bizler bu durumu yaşamamak için planlarımızı yaptık. Bu çerçevede vatandaşlarımızın bireysel anlamda yapacağı yüzde 10 su tasarrufu olursa su kesintilerini en az ölçüde yaparak yolumuza devam edeceğiz” diye konuştu.

“Kriz 2008 yılından çok daha derin”

İzmir’in küresel iklim krizinin etkilediği şehirlerin başında geldiğini ifade eden Erdoğan, “İklim bilimcilerin ‘geri dönülmez eşik’ olarak tanımladığı 1,5 derece artışın etkileri İzmir’de ciddi şekilde hissediliyor. Bu anlamda sadece tasarrufla yetinmeyip su tüketimi alışkanlıklarımızı da gözden geçirmemiz gerekiyor. İzmir’de 2008 yılında benzer bir durum olmuştu. Ancak o kriz ocak yağışlarıyla atlatılmıştı. Şimdi temmuz ayındayız ve kriz çok daha derin hissediliyor. İzmir’de son 5 yıldaki yağışlara baktığımızda son 4 yılda yağış oranında ciddi bir düşüş yaşandığını görüyoruz. İçinde bulunduğumuz Tahtalı Barajı rezervuar alanı 3 yılda bir dolup boşalacak şekilde tasarlanmıştı. Bizler 3. kuraklık yılının sonunda 4. kuraklık yılını görüyoruz. Bunun dışında ne yazık ki çok ciddi bir şekilde kaçak yeraltı sularıyla tarım yapılıyor. Bu da yeraltı su seviyelerini düşürüyor” dedi.

“Tasarruf için kademeli fatura sistemini getirdik”

Kent olarak su tüketimi yüzde 10 azaltırsa bu sürecin daha iyi bir şekilde atlatılacağını söyleyen Gürkan Erdoğan, “Basit birtakım kurallara dikkat ederek bu tasarrufu sağlayabiliriz. Vatandaşlarımızın yapacağı tasarruf sadece kendileri için değil tüm kent için çok anlamlı bir adım olacak. Biz daha önce yüksek su tüketen vatandaşımızı tasarrufa çekmek için kademeli fatura sistemini getirdik. Bu bütçe açısından yapılan bir şey değildi. Tasarruf sağlanması için atılan bir adımdı. Bunun olumlu sonuçlarını görmeye başladık ama tam yeterli değil. İZSU Genel Müdürlüğü olarak kent genelinde bulunan park ve bahçelerde de tasarrufu sağlamak için su sayaçlarını sökmeye başladık” diye konuştu.

Barajlarda su seviyeleri dramatik şekilde azaldı

İzmir’in temel içme suyu kaynaklarından Gördes Barajı’nın su hacmindeki düşüş, tarım sektörünü ve şehir halkını doğrudan etkiliyor. Tahtalı Barajı gibi diğer büyük rezervuarlarda da benzer düşüşler görülüyor. İklim değişikliği, düzensiz yağışlar ve artan sıcaklıklar barajlardaki su seviyesinin azalmasında başlıca nedenler olarak gösteriliyor. İzmir’in altı büyük barajında su seviyeleri geçtiğimiz yıla göre dramatik şekilde azaldı.

Temmuz ayı verilerine göre barajlardaki doluluk oranları

2024 yılına kıyasla 2025 yılında İzmir’deki barajların doluluk oranlarında genel bir düşüş yaşandı. Balçova Barajı’nın doluluk oranı yüzde 54,21’den yüzde 35,97’ye, Gördes Barajı’nın yüzde 8,91’den yüzde 0,1’e, Tahtalı Barajı’nın yüzde 24,33’ten yüzde 9,69’a, Ürkmez Barajı’nın yüzde 32,92’den yüzde 14,24’e, Güzelhisar Barajı’nın yüzde 76,72’den yüzde 59,15’e ve Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’nın ise yüzde 25,36’dan yüzde 4,73’e geriledi.

Tasarruf için neler yapılabilir?

Evlerdeki basit tasarruf önlemlerinin tüm şehirde uygulanması halinde önemli kazanımlar elde edileceğini belirten uzmanlar alınabilecek başlıca önlemleri şöyle sıralıyor: Duş süresini 5 dakikada tutun. Diş fırçalarken musluğu kapatın. Bulaşık ve çamaşır makinelerini tam dolu çalıştırın. Bahçeyi sabah erken ya da akşam sulayın. Damlayan muslukları onarın. Diğer tüm gereksiz su kullanımlarından kaçının.

(DERYA SÜNER)

 







 
Son Eklenen Haberler