11 Aralık 2024, Çarşamba

İYİ Parti ve CHP’den Dilruba Kayserilioğlu'na ziyaret

22 Ağustos 2024, Perşembe 08:04

     


İYİ Parti ve CHP, bir sokak röportajında kullandığı ifadeler gerekçe gösterilerek tutuklu yargılanan Dilruba Kayserilioğlu'nu Aliağa Cezaevi’nde ziyaret etti.

İYİ Parti ve CHP’nin il ve ilçe yöneticileri, İzmir’de bir sokak röportajında kullandığı ifadeler nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu, tutuklu bulunduğu Aliağa Cezaevi’nde ziyaret ettiler. İYİ Parti Milli Güvenlik ve Göç Politikaları Başkanı Cenk Özatıcı, İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan, Aliağa İlçe Başkanı Deniz Hancı ve partinin Aliağa ilçe yönetimi cezaevine ziyarette bulunarak Dilruba Kayserilioğlu ile görüştü.

“Hiçbir hakaret içermeyen eleştiriyi tekrar ediyorum”

Özatıcı ziyaret sonrasında partisinin Aliağa İlçe Başkanlığı’nda yaptığı açıklamada, tutuklu yargılamanın, sanığın delilleri karartma ya da kaçma şüphesi olması durumunda başvurulan istisnai bir tedbir olması gerekirken, AK Parti Türkiyesi’nde toplumsal kesimleri, muhalifleri sindirmek için siyasi sopa olarak kullanıldığını vurguladı. Özatıcı, açıklamasında, “Bakın, 27 yılla yargılanan Dilan Polat serbest bırakıldı ve tutuksuz yargılanıyor. Sadece bir sokak röportajı veren ve isnat edilen suçların hiçbirisinden hapis yatmayacak olan Dilruba ise cezaevinde. AKP Türkiyesi’nde suç örgütü kurduğunuzda, kara para akladığınızda, dolandırıcılık yaptığınızda, tutuksuz yargılanıyorsunuz; ama hükümeti eleştirdiğinizde Dilruba gibi cezaevine giriyorsunuz. İşte bu AKP Türkiyesi’nin özetidir. AKP Türkiyesi’nde yargı siyasallaşmış, bürokrasi yozlaşmış, devlet partileşmiş, parti devletleşmiştir. Eğer bir devlet vatandaşları arasındaki hakkaniyeti sağlayamıyorsa, devlet olma vasfını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalır. Böyle bir siyasal düzende, aleni biçimde, açıkça hakkı gasp edilen toplumsal kesimler; bu defa kendi hakkını müdafaa istidadı gösterirler. Bu da kamu düzenine ve toplumsal nizama zarar verir.  Sokaktaki vatandaşın hakkının müdafaa edilemediği, adalet heykelinin gözünün bağının çözüldüğü, adaletin elindeki o terazinin hep güçlüden; hep iktidardan yana tarttığı; muhalifleri cezalandırdığı bu tek adam rejimini, Türkiye 2024 yılında daha fazla taşıyamaz. Dilruba hanımefendiye yöneltilen suçlamalar arasında Cumhurbaşkanı'na hakaret deniliyor. Cumhurbaşkanına yönelik hakaret dedikleri ifade, babasının çiftliği gibi ülkeyi yönetmesi ifadesidir.  Şimdi ben İYİ Parti Genel başkan yardımcısı olarak, Cenk Özatıcı olarak hiçbir hakaret içermeyen bu eleştiriyi tekrar ediyorum. Evet, sayın cumhurbaşkanı, Sayın Erdoğan burası sizin babanızın çiftliği değil. Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Siz öyle olduğuna artık inanmasanız bile aslında, kamunun kaynaklarıyla, halkın verdiği yetkiyle, halkın yetki verdiği müddetçe ve nispette devleti yönetmekle tayin edilmiş bir kişisiniz. Türkiye’nin sahibi değilsiniz. Hukuken hakları gasp edilen, özgürlüğü elinden alınan Dilruba hanımefendinin bir an önce serbest bırakılması, adaletin bazen muhalifler için de tecelli etmesi gerekmektedir” dedi.

“Dilruba ve pek çok kadın için alanlarda olacağız”

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya da Aliağa’ya gelerek cezaevindeki Dilruba Kayserilioğlu'nu ziyaret etti. Kaya'ya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Aliağa İlçe Başkanı Ali Serçe ve partinin ilçe yöneticileri de eşlik etti. Ziyaretin ardından basın açıklaması yapan Asu Kaya, “Dilruba gayet iyi. Kendisi İstanbul Sözleşmesi'nden, hayvan katliamından bahsetti. 'Ben her zaman kadın katliamlarının, cinayetlerin karşısında durmaya, sorgulamaya devam edeceğim' diyor. Katillerin, tecavüzcülerin, hayvanları katledenlerin elini kolunu sallayarak gezdiği Türkiye'mizde, daha bir kaç gün önce TBMM'de kadına şiddeti gördüğümüz bu ülkede bir kadının sadece mikrofona konuştuğu için tutuklu kalması kabul edilebilir değil. Türkiye'nin hiçbir yerinde, sadece düşüncesini kamuoyuyla paylaştığı için bir kişi tutuklanmamalı. Kadın katliamını durdurmak istemeyenlerin, 6284 sayılı Kanun'u uygulamakla uygulamamak arasında gidip gelenlerin, Medeni Kanun'u tartışmaya açmak isteyenlerin, Dilruba'yı cezaevinde tutuklu, özgürlüğünden alıkoymalarına müsaade etmeyeceğiz. Dilruba ve pek çok kadın için buradan, alanlarda olacağımızı söylemek istiyorum. Göreve geldiğimiz 5 Ağustos sonrasında, 10-11 Ağustos'tan itibaren basına yansıdığı kadarıyla 7 kadın katledildi. Adeta Türkiye'de bir kadın katliamı var. Kadın katliamı için iktidara sesleniyorum; ne yapacaksınız, nasıl bir eylem planınız olacak?" ifadelerini kullandı.

(HABER MERKEZİ)

 

 

 

 

 

 







 
Son Eklenen Haberler