Yukarı Şehitkemal Mahallesi’nde, Ekovar Çevre Grup Geri Dönüşüm A.Ş. tarafından yapılması planlanan “Batı Ege ve Güney Marmara Endüstriyel Atık (cüruf) Bertaraf Tesisi” için ÇED Sürecine Halkın Katılımı Toplantısının gerçekleştirilmesi planlanıyordu. Fakat köylüler ile çevre halkı kanser olmak istemediklerini dile getirerek toplantının yapılmasına engel oldu.

Ekovar Çevre Grup Geri Dönüşüm A.Ş. tarafından Aliağa’nın Yukarı Şehitkemal Mahallesi, Akçekise Mevkii’nde “Batı Ege ve Güney Marmara Endüstriyel Atık (Cüruf) Bertaraf Tesisi” projesinin yapılması planlanıyor. Söz konusu proje için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği gereğince, faaliyetle ilgili halkı bilgilendirmek, görüş ve önerilerini almak için dün Yukarı Şehitkemal Mahallesi Muhtarlık binasında Halkın Katılım Toplantısı gerçekleştirilecekti. Fakat mahalleli ve çevre örgütleri toplantının yapılmasını engelledi. Mahalleli ve çevreciler kanser olmak istemediklerini attıkları sloganlarla dile getirdi. Muhtarlık binası önünde toplanan mahallelilerin yanında Aliağa Çevre Platformu Üyeleri (ALEP), Foça Çevre ve Kültür Platformu Üyeleri (FOÇEP), Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu Bileşenleri, civardaki köy ve mahallelerin muhtarları ile siyasiler de yer aldı.

Kasım Ercan: “Cüruf tesisinin yapılmasını istemiyoruz”

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Yukarı Şehitkemal Muhtarı Kasım Ercan, “Bölgemizde yapımı planlanan cüruf bertaraf tesisi bölgeye büyük zarar verecektir. Cüruf bölgemizde hava, toprak ve su kirliliği yaşanmasına sebebiyet verecektir. Bunlar da insan sağlığını, bitki yetişmesini ve büyümesini olumsuz etkileyecektir. Bölgede oluşacak cüruf tepelerinin, metal küfü olarak da bilinen cüruflardan çıkan tozun solunması, kokusunun hissedilmesi insan sağlığına büyük zararları olacaktır. Bölgede kanser vakalarının artmasına sebep olacaktır. Yağmur sularıyla cürufun yeraltı sularına vereceği zarar, bölgede tarımla uğraşan halkın ekinlerine büyük zarar vereceği ortadadır. Tesisin bölgede var olan çam ağaçlarının bulunduğu ormanların ve tarım yapılan alanlarının yakınında olması ormanlık alanların ve sebze, meyvelerin kurumasına sebep olacaktır. Bu sebeple hem doğamız zarar görecek hem de tarımla uğraşan vatandaşlarımız maddi hasara maruz kalacaktır. Otlak alanların kuruması hayvanların zarar görmesine sebebiyet verecektir. Bu sebeplerden dolayı bölgemize yapılması planlanan cüruf tesisinin yapılmasını istemiyoruz.” Dedi.

Ayşe Algül: “Ovalarımız bitti, sıra dağlara mı geldi?”

Konuyla ilgili açıklamada bulunan bir diğer isim ise Aşağı Şehitkemal Muhtarı Ayşe Algül oldu. Algül yapılması planlanan tesisisin iki mahalleye de zararlar vereceğinden bahsederek sözlerine başladı. Algül, “Dağlarımız temiz kalsın istiyoruz. Dağlarımıza dokunmasınlar. Oraya cüruf dökmesinler. Köylü üretecek. Bu cüruf dökülürse havamız da, suyumuz da, toprağımız da kirlenecek. Biz bu yüzden bu tesisin buraya kurulmasını istemiyoruz. Bazılarının cebi para görecek diye burada yaşayan köylüleri mağdur etmemek gerekiyor. Zehir solumak istemiyoruz. Yer alımları her gün devam ediyor. Yapılması planlanan tesisin yanından bir dere geçiyor. Bu dereden bizim içme sularımız çıkıyor. Bizim zeytinliklerimiz var. Her şey para değil. Ovalarımız bitti, sıra dağlara mı geldi? Ovalarımız hep fabrika, yeterince zehir soluyoruz zaten.” İfadelerini kullandı.

Bugün de HABAŞ toplantı düzenleyecek

Halkın Katılımı Toplantısı yeterli sayıda katılımcı olmaması sebebiyle yapılamadı. Mahalleli ve çevreci vatandaşlar bir süre slogan attıktan sonra dağıldı. Ayrıca bugün 13.30’da, yine Yukarı Şehitkemal Mahallesi Muhtarlığında, HABAŞ’ın bölgede yapmayı planladığı atık bertaraf tesisi projesi için ÇED Sürecine Halkın Katılımı Toplantısı düzenleyeceği, mahalle halkı ve çevrecilerin bu projeyi de istemedikleri dile getirildi.

(ESİN ÇETİN)