DİSK Emekli Sen Aliağa Şubesi Kadın Komisyonu, yeni torba yasada yer alan 12 yaşındaki kız çocuklarının evlenmesine izin verilmesi ile ilgili maddeye tepki gösterdi.

DİSK Emekli Sen Aliağa Şube binasında düzenlenen basın açıklamasına DİSK Emekli Sen İlçe Başkanı Sabahattin Yeşiltepe ve ilçe yönetimi katılım gösterdi. Basın açıklamasının öncesinde konuşma yapan başkan Sabahattin Yeşiltepe, “DİSK Emekli Sen olarak hayatın her yerinde varız. Hayata sınıfsal baktığımız için sadece emeklilerin maaşları, tazminatlar ve asgari ücretle değil diğer konularda da aktif olduğumuzu anlatıyoruz. Biz diyoruz ki hayatın her yerinde varız. Türkiyemizde o kadar kötü şeyler oluyor ki. Hangi birisini anlatsak biz de bilemiyoruz. Yaşadıklarımızı anlatırken yüzümüzdeki gülümsemeleri unutarak bakıyoruz hayata. Hayat başka zorluklarla da karşımıza çıkıyor. Bunlardan en büyüğü bugünlerde yaşadığımız 12 yaşındaki çocuklarımızın tecavüzü ve tecavüze uğrayan çocukların evlendirilmesi. Bunun kadar acı bunun kadar kötü bir şey yok. Meclise getirmeye çalışıyorlar. Biz bu meclise getirilmeye çalışılan yasayı şimdiden engelleyebilmek için tavrımızı ve tepkimizi koymaya çalışıyoruz. Ve diyoruz ki eğer bu yasa gelirse meclisin içerisindeki kadınlar bile ellerini kaldırabilecek. Hayatın her noktasında varlığımızı hissettirebilmek için her yerde olmak zorundayız. Örgütlü toplumlar eğer mücadelelerine devam ediyorsa Türkiye’de bir şeyler var demektir. Kadının olmadığı yerde demokrasi asla olmaz.” İfadelerini kullandı.

“Ülkeyi yönetenlere sesleniyoruz”

DİSK Emekli Sen Bölge Temsilcisi Yardımcısı Şadiye Sual basın açıklamasını okudu. Sual açıklamada, “AKP iktidarı meclise, başta kadınlarımızın olmak üzere toplumun tamamını rencide edecek insan olmaktan kaynaklı bütün ahlaki değerlerimizi yok edecek, vicdanları kanatacak bir yasa tasarısını gündeme taşıyor. "12 yaşında tecavüze uğrayan kızlarımızı tecavüzcüsü ile evlendirme“ yasası kadını insan yerine koymayan, sanki sadece erkekler için yaratılmış onların her türlü ihtiyaçlarını karşılayacak bir meta olarak gören zihniyetle yaşatılmak istenen çağ dışılığın ve yobazlığın bir yansımasıdır. Kadındır adabını bilecek, edebiyle hareket edecek, giyimine yediğine içtiğine dikkat edecek, susacak karşı gelmeyecek, gülmeyecek hamile kadın sokaklarda dolaşmayacak, kadın geceleri sokağa çıkmayacak evinde oturacak gibi zırvalamalar devam ettikçe devletin en tepesinden, kadın ile erkek eşit değil bu fıtrata aykırıdır açıklamaları gelip, kadındır hak etmiştir anlayışında oldukça, yargı kadın cinayeti sanıklarını ağır tahrik ve iyi hal affı ile hak ettikleri cezalara çarptırmadıkça, maalesef kadın benim namusumdur diyen sakat zihniyetler reddedilmeyi kabullenmeyen ya benimsin ya da toprağın diyen ruh hastaları çoğaldıkça kadın cinayetlerini işletmeye devam edeceklerdir. Ülkeyi yönetenlere sesleniyoruz. Kadın cinayetlerinin bireysel suçluları vardır ancak tek suçlu değildir. Bu yasa sadece kadınlarımızın ve kızlarımızın değil tüm insanlığın onur, şeref ve haysiyetlerinin ayaklar altına alındığı bir yasadır.” şeklinde konuştu.

(ESİN ÇETİN)