İzmir Aliağa Stratejik Araştırmalar Derneği (İZASAD) tarafından düzenlenen Sosyal Güvenlik Bilgilendirme toplantısında Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel Aliağalılarla buluştu.

İzmir Aliağa Stratejik Araştırmalar Derneği (İZASAD), Aliağa ilçesinde, ‘Her Yönüyle SGK’ Konferansının davetlisi olarak katılan ünlü Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel katıldığı konferansta, Kıdem ve İhbar tazminatı, İstihdam büroları, Meslek Lisesi stajı sigorta başlangıcı, İtibar Hizmet süresi (Fiili Hizmet), İşveren ve Çalışan açısından bakış, yıllık izinlerin kullandırılması veya kullanılması, Yıpranma, İşsizlik Sigortası, Genel Sağlık Sigortası" gibi konular hakkında vatandaşları bilgilendirdi. Aliağa Belediyesi Çok Amaçlı Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen Konferansa İZASAD Derneği Başkanı Rahmi Keskinoğlu, Belediye Meclis Üyeleri Altan Yıldırım, Ulviye Öztürk, Petrol İş Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay, Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, İZASAD Derneği Üyeleri, sendika temsilcileri ile çok sayıda vatandaşlar katıldı.

“PROBLEMLERİN BAŞINDA BİLGİ EKSİKLİĞİ GELİYOR”

Açılış konuşmasını yapan İzmir Aliağa Stratejik Araştırmalar Derneği Üyesi Erdal Yıldırım, son günlerde yaşanan terör olaylarını şiddetle kınadıklarını, tarihe kara leke olarak geçen Hocalı katliamının yıl dönemi dolayısıyla kardeş Azerbaycan Halkının acısını bir kez daha paylaştıklarını belirten Yıldırım, “Aliağa Türkiye’nin önde gelen sanayi kentlerinden birisidir. Bu özellik Aliağa’yı emeğin ve alın terin başkenti haline getirmektedir. Ülkemizin sanayinin kalbinin attığı, binlerce işçinin emek verdiği ilçemizde, karşılaşılan problemlerin başında sosyal güvenlik ve iş güvenlik konularındaki bilgi eksikliği gelmektedir. Bu durum hem işçiyi hem de işveren açısından sıkıntılara yol açmaktadır. Bu sorunlara çözüm bulabilmek, daha bir anlaşılabilir çalışma İZASAD yönetimi olarak profesyonel bir bakış açısıyla katkıda bulunma ihtiyacı hissettik. Bilgi ve deneyimi ile kendini kabul ettirmiş, Sosyal Güvenlik konusunda Türkiye’nin en tanınmış uzmanı Ali Tezel’i ilçemize davet ettik” diyerek sözü Ali Tezel’e bıraktı.

“SOSYAL GÜVENLİK HAKKINDA YETERLİ BİLGİ YOK”

Kürsüye gelen Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, Aliağa’ya gelmekten dolayı mutluluk duyduğunu ifade ederek, sizlere yapacağım sunumda sosyal güvenlik reformunu anlatacağım, sonrasında vatandaşların sorularına cevap vereceğim diyerek konuşmasına başlayan Tezel, “Bugün gündemde bulunan daha çok biliyorsunuz Kıdem tazminatının kaldırılması, yerine fon uygulaması getirilmesi, Özel İstihdam Büroların getirilmesi, işçi kiralama yasasının çıkması mart ayında muhtemel, belki de kıdem tazminatı yasasının mart ayında muhtemelen mecliste geçecek gibi görünüyor umarım geçmez ,biliyorsunuz Aliağa’nın ağır sanayinin etkin olduğu bir ilçe ağır sanayide fiili hizmet zammı, halk arasında yıpranma konuları ele alarak anlatacağım. Yine Sosyal güvenlikle ile ilgili genel bilgiler vermiş olacağım” dedi

KİRALIK İŞÇİ DÖNEMİ GELECEK Mİ?

Mart ayında Özel İstihdam Büroları işçi kiralanması ile ilgili bir yasanın mecliste görüşülmeye hazır olduğunu bu yasanın bir kısmının komisyonlardan geçtiğini, Özel İstihdam Bürolarına (ÖİB) işçi kiraya verme düzenlemesi ile getirilen uygulama TBMM’den geçerse, işçi ile belirli süreli iş akdi yapan Özel İstihdam Bürosu, asıl işveren ile sadece işçi kiralama sözleşmesi yaptığını , işveren bir mal-meta gibi işçinin emeğini ÖİB’dan kiraladığını ve İşçiye karşı asıl işverenin en ufak bir sorumluluğu olmadığını söyleyen Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, “Aslında Özel İstihdam büroları 2008 den beri gündemimizde var. İlk önce 5920 sayılı Kanun ile uygulamaya sokulmak istenen ÖİB’lerin işçi kiralaması yani kölelik uygulaması Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmişti. Ardından geçen dönemde TBMM’de bir deneme daha yaptılar ama sonra vazgeçmişlerdi. Şimdi, seçim bitti buzdolabına kaldırılan ve seçmenin de onayından geçen “ÖİB'lerin işçi kiralaması” yeniden gündemde. On metrekare büroda ÖİB açan birisi, işe 2000 işçi alıp asgari ücret ödeyecek (bölgesel asgari ücret kanunu da çıkarsa şimdiki asgari ücretten daha az parayı işçiye verecek) ama işçileri çalışmak üzere gönderdiği fabrikalardan, atölyelerden fatura mukabili para alıp kar edecek. İşçilerin kanunen işyeri 10 metrekare büro ama çalışacağı yer koca koca fabrikalar olacak. Özel İstihdam Büroları işçi kiralama hakkı elde ederlerse, halen uygulanmakta olan 4857, 854 ve 5953 sayılı Yasaları çöpe atmamız gerekeceği gibi 2821 ve 2822 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunlarını da bir daha elimize alma ihtiyacımız kalmaz” Dedi.

MESLEK LİSESİ STAJI VE ÇIRAKLIK SİGORTASI

Staj sigortası mağdurları da “Torba”ya girmek istiyor diyen Tezel; “1987 yılında Turgut Özal hükümeti zamanında TBMM’den geçen bir yasa ile isteyenler çıraklık ve meslek lisesi staj süresini tıpkı askerlik borçlanması gibi borçlanma hakkı verilmelidir. Zira binlerce stajyer ve çırak o yılları borçlanıp emeklilik primlerini kendi ceplerinden ödeyip, emeklilik için başlangıç saydırmak için can atıyor ve bana göre de haklılar. Bu sebeple de torbaya girmek istiyorlar.” Şeklinde konuştu.

YIPRANMA VE ERKEN EMEKLİLİK

5510 Sayılı Kanun’un 40. maddesinde sayılanlar, çalıştıkları iş ve işyeri ile yaptıkları işe göre fiili hizmet zammı alırlar ve buna halk arasında yıpranma denir ,Kurşun ve arsenik işleri, Cam fabrika ve atölyeleri, Cıva üretimi işleri sanayii, Çimento fabrikaları, kok fabrikaları ve termik santralleri, Alüminyum fabrikaları, Demirçelik Fabrikaları, Döküm Fabrikaları, Asit üretim Yapan fabrikalar ve atölyeleri, yeraltı işleri ,Radyoaktif ve radyoiyoniza maddelerle yapılan işler,Su altında veya su altında basınçlı hava içinde çalışmayı gerektiren işler, çalışanların bulunduğu lakin görüldüğü üzere Petro-Kimya sektörü yıpranmalı iş statüsüne alınmamıştır. Burada Çalışanların yıpranmalı iş statüsüne alınmalıdır ”diye söyledi. Ali Tezel, kıdem tazminatının kaldırılmasıyla ilgili de çok önemli bilgiler paylaşarak Kıdem tazminatının yerine fon gelirse ölüm ve emeklilik dışında artık kıdem tazminatı alma hakkının kalmayacağını, 65 yaşında emekli olunacağının dile getiren Tezel “Kıdem tazminatı fonunun getirilmesiyle öncelikle çalışanlar zarar görecek, sonra işverenler zarar görecek bu işten en kârlı çıkacak olan ise devlet olacak. Eskiden Emlak Bankasından biriken Tıpkı TTF (Tasarrufu Teşvik Fonu) tıpkı KEY (Konut Edindirme Fonu) gibi devletin eline iç borçlanma için kullanabileceği bir fon daha getirilmiş olacak ve kurulacak kıdem tazminatı fonu ile devlet, 10 yıl süresince tepe tepe tek başına kullanacağı bir fona sahip olacak. 10 yıl sonra ise işçilerle birlikte kullanmaya başlayacak o zaman geldiğinde ise TTF ve KEY gibi fonun tasfiyesi ile karşı karşıya kalacağımız da geçmiş tecrübelerimizden anlaşıldığını “ söyledi.

“UMARIM KONFERANS FAYDA GETİRİR”

Tezel, sunumu sonrasında katılımcılardan gelen sorulara cevap verdi. Konferans sonrasında İZASAD Derneğin Başkanı Rahmi Keskinoğlu yaptığı açıklamada İZASAD olarak Aliağa’nın stratejik öneminden kaynaklı, işçi sayısının çokluğundan kaynaklı, karşılaşılan sorunların olduğunu belirten Keskinoğlu;” Biz bu sorunlara nasıl Profesyonel olarak nasıl yaklaşabilir dedik. Bu profesyonel yardımı nasıl alabiliriz dedik, bu konuda kendisini çok ciddi anlamda geliştirmiş, gazeteci yazar Ali Tezel’i yönetim kurulu olarak çağırma kararı aldık. Tezel de bizleri kırmayarak Aliağa ya kadar geldi ve konferansı verdi. Kendisine çok teşekkür ederiz . Katılım çok güzeldi .Umarım ki bu konferans çok fayda getirir. Çalışanlarımız kendi haklarından haberdar olur. Sorunların üzerine yatmaktansa ,sorunların çözümü ,için yol yöntem ararlar, aradıkları bu yol ve yönetmede bir nevi ışık tutmuş oluruz” dedi.

“EMEKÇİLER BİRLİK OLMAZSA SÖMÜRÜLMEYİ DEVAM EDER”

Bu Konferansının Kendisine göre gayet verimli geçtiğini söyleyen Tezel “Aliağa’nın ve İZASAD’ın düzenlediği Özellikle Aliağa’da çalışanlara yönelik bu toplantı bana göre gayet verimli güzel geçti .Katılım güzeldi. Sorular güzeldi. Bilinç vardı ama cesaret yoktu. Umarım onlara bilinç ve cesaret birazcık aşılayabilirsek herkes haklarının peşinde koşar. Çünkü burada en büyük sorun haklarını bilmemekten değil ,bildiği halde o haklarını alamamaktan kaynaklanan bir sorun var. Özellikle emek sınıfının birlikte olmamasından kaynaklanan, bir olamamasından kaynaklanan bir sorun var. Bu sorunun aşılması içinde mutlaka sendikalaşma, örgütlenme , birliktelik, gerçek sendikalaşma ,gerçek örgütlenme gerekiyor. Bu örgütlenmekle birlik sağlanabilirse Emek, Emekçiler ve emekliler Milli gelirden gereken paylarını alma durumuna gelebilirler. Aksı halde yıllarca sömürülmeye devam edileceğiz , Aksi halde haklarımız yıllarca geriye gidecek bunu da Televizyonda filim seyreder gibi seyredeceğiz”. Şeklinde konuştu. (Nimet Ergün)