‘Yaşadığımız çağ normal kalmak için elverişli değil’
10 Temmuz 2023, Pazartesi 06:03Tweet |
Türkiye’de ilk fantastik üçlemeyi yazan kadın yazar Gülşah Elikbank ile yeni kitabı ‘Delirmiş Evrenin Ortasında’nı ve yeni projelerini konuştuk. İyi okumalar…
Son kitabınız ‘Delirmiş Evrenin Ortasında’ ile yeniden okuyucu ile buluştunuz. Hatta geçtiğimiz günlerde düzenlediğiniz bir söyleşide okuyucunuzla yeni kitabınız hakkında da konuşma fırsatınız oldu. Yeni kitabınızla okuyucu ile buluşmak nasıl bir duygu?
Her yeni kitapta bambaşka bir duygu oluyor ama en önemsediğim şey, her romanımı okuyan, takip eden okurlarımın yeni bir hikayeye nasıl tepki verecekleri, sevip sevmeyecekleri oluyor. Çünkü ben tarz ve tür olarak bir kalıba sığan bir yazar değilim, her zaman kalbim neyi dert ediniyorsa onu yazar; onu da hangi edebi tür daha iyi karşılayacaksa o türde kalem oynatırım. Pek edebiyat piyasasının kolaycı tarafıyla ilgilenmiyorum bu anlamda. Ama okurlarımın fikirleri, yorumları, hele onlarla yüz yüze bir etkinlikte çok kıymetli oluyor benim için. İmkan buldukça da bu buluşmaları yapmaya gayret ediyorum zaten. Şu ana kadar Delirmiş Evrenin Ortasında tam da beklediğim karşılığı buldu, Meryem’in hikayesi kadınların kalbine dokundu.
Sorularıma yeni kitabınızla ilgili devam etmek istiyorum. ‘Delirmiş Evrenin Ortasında’, ‘Herkesin delirdiği bir dünyada aklı başında kalmak da bir nevi delilik sayılmaz mı?’ diye bir cümle var. Keşke bu cümle kitabınızdaki karakterler için geçerli olsaydı. Ama ne yazık ki bu cümle yaşadığımız çağdaki dünya içinde geçerli. Şunu sormak istiyorum; Dünya insanlığın olumsuz anlamdaki her türlü katkısıyla hızla tükenirken akıl sağlığını korumak ne kadar mümkün?
Çok da mümkün değil, gerekli mi ondan da emin değilim artık. Aslında bu kitabı yazma nedenim biraz da bu duygu. Kim normal kim değil? Kararı veren kim? Ölçüsü ne? Bu çağa yeni bir kriter gerekmez mi mesela? Freud yaşarken histeri tanımlanamayan hatta genellikle de kadınlara yakıştırılan bir hastalıktı ama şimdi neden olduğunu ve sadece kadınlara özel olmadığını biliyoruz. Bazen zamanın da bilime katkısı olur. Yaşadığımız çağ normal kalmak için çok da elverişli değil ya da normal tanımımız eskidi. Hangisi olduğuna okur ve yaşayanlar karar verecek elbette.
Peki, hem akıl sağlığını koruyup hem de Aklıselimi egemen kılıp dünyayı düştüğü kaostan kurtarmak mümkün mü?
Çok zor ama imkansız değil. Ben kolektif bilinçaltının gücüne çok inanıyorum. O yüzden de hep kurtuluş tek başına gerçekleşmeyecek, diyorum. Dünyayı bir kişinin değiştirmesi çok zor ama belki bir ilham vermesi olası. Önemli olan o çağrıya, o ilhama büyük çoğunluk ses verecek mi, vermeyecek mi? Dünya biz onu nasıl görüyorsak öyle aslında. Bizim bir yansımamız. İçinde daha çok dehşet görmeye devam ettikçe, tartıda artan taraf o olacak. Ne ekersek onu biçeceğiz. O yüzden sevginin, şefkatin gücünü azımsamamak gerekiyor. Şu anda dünyanın başına dert birçok kişi daha sevgi dolu bir çocukluk yaşasaydı; her şey herkes için daha farklı olurdu.
Yazarlığınızın yanı sıra edebiyat ile ilgili söyleşiler de sizi sık sık görmek mümkün. Oldukça yoğun bir temponun içindesiniz. Sık sık İstanbul ve İzmir arasında mekik dokuyorsunuz. Hatta ülke dışına çıkıp Gürcistan Tiflis’de düzenlenen kitap fuarında Türkiye’yi temsilde ettiniz. Romanya’da ekselans diploması ile ödüllendirildiniz. Bu kadar yoğun bir tempo sizin için zor olmuyor mu? Bir de bu yaz, bir yazı kampı planınızın olduğunu da biliyorum. Bu yazı kampından biraz bahseder misiniz?
Bazen zorlandığım oluyor tabii ama o zaman da kendime amacımı hatırlatıyorum. O da daha çok çocuğun, gencin hayatına dokunmak ve onlara yol açabilmek, ilham verebilmek. Özellikle de gençlerin yurtdışında yaşamaya hayallerinin arttığı şu günlerde onlara bizim ülkemizin de büyük imkanları olduğunu ve dahası bizim gibi kalbi bu ülke için atacak insanlara daha çok ihtiyaç olduğunu hatırlatmak istiyorum. Türkiye’yi birçok farklı ülkede temsil ettim. Bu sene Almanya ve İsveç de olacak. Belki yetişmek zor fakat Türkan Saylan’ın söylediği gibi, her iyi eğitimli kadını bu Cumhuriyet’e borcu var. Ben de o borcu böyle ödemeye gayret ediyorum.
Yazı kampına gelince, Karaburun’da denize sıfır, sakin bir koyda, yazmanın şifalandıran tarafını doğanın içinde deneyimlemek için buluşacağız bu sefer Satsumania Village’da. 18-19-20 Ağustos tarihlerinde. Yazmak gerçek bir şifa. Bunu birçok insan yüreğinde hissetsin istiyorum bu kampla.
Yazdığınız kitaplar bir çok ülkenin diline çevrildi ve yurt dışında da kitaplarınızı takip eden geniş bir yabancı okuyucu kitleniz var. Bu nasıl bir duygu?
Bu sahiden çok ilginç bir duygu. Örneğin Üsküp Kitap Fuarına davetli gittiğimde, standın önünde ellerinde Makedonca kitabımla kuyrukta bekleyen bir sürü çocuk vardı. Hatta birçok gazeteci ve televizyon muhabiri de beni bekliyordu. Makedonya’da ünlü olduğumu oraya gidince öğrendim. Keza Romanya Bükreş Kitap Fuarında özel bir törenle bana takdim edilen ekselans diploması da beni çok şaşırttı ama çok da duygulandım. Çünkü o romanı yazarken o kadar büyük emek vermiştim ki, bunun fark edilmiş olması ve böyle bir ödüle değer görülmesi beni çok mutlu etti. Yurtdışında yazdığım eserler seviliyor ve ben farklı ülkelerde söyleşi yaptığımda da orada büyük bir karşılık buluyor. Bunun edebiyata ve insana verdiğim kıymetle ilgili olduğunu düşünüyorum. Bir de tabii çok iyi bir yazar ajansım var. Onların emeği de büyük.
Siz kimleri okursunuz. Dinlersiniz?
Ben yeni kitapları işim gereği zaten takip ediyorum. Ama en çok sahaf gezmeyi severim. Bilmediğim yazarlar ve kitaplar keşfetmek için… Dünya edebiyatında kim okunur, neden okunur, bunları öğrenmeye çalışıyorum. Benim baş ucumda genelde tabii fantastik romanlar ve psikoloji kitapları vardır genelde. Müzik dinlemeyi de çok severim. Zaten romanlarımın içinde de vardır bu tutkum. Okurlarım ne dinlediğimi çok iyi bilirler bu sebeple.
Gerçekleştirmeyi düşündüğünüz başka projeleriniz var mı?
Evet, uluslararası bir film festivalinin koordinatörlüğünü üstlendim. Ekim sonunda nefis bir işle çıkacağız karşınıza ama şimdilik sürprizi bozmayayım. Eski kitaplarım da bu arada yeni baskılara hazırlanıyor, yeni dönemde birçok okul etkinliğim olacak.
Klasik sorumu da sormalıyım. Elinizde sihirli bir değnek olsaydı ne yapmak isterdiniz?
Hep aynı cevabı vereceğim buna ve belki bir gün gerçek olacak. Siyaseti ortadan kaldırmak isterdim.
Söyleşinin sonuna geldik. Verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederim. Siz bir şey eklemek ister misiniz?
Teşekkür ediyorum, okurlarıma da yıllardır bana verdikleri destek için ayrıca teşekkür ediyorum.
(SERKAN SELİNGİL)

İstanbul, Türkiye'nin kültürel ve ekonomik başkenti olarak hem

Adalet ve hukuk krizi ile ilgili basın açıklaması gerçekleştiren CHP

SOCAR Türkiye ve Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi (EDU)

2012 senesinde yürürlüğe girmiş olan 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği

Hepimiz marketlere gittiğimiz zaman bu ürünlerin hangi aşamalardan geçerek

Barış Eroğlu, CHP’den Aliağa Belediye Başkanlığı için aday adaylığını

Ümit Devran, CHP’den Aliağa Belediye Başkanlığı için aday adaylığını

Erol Güngör, Aliağa Belediye Başkanlığı seçimleri için CHP

Aliağa Belediyesi Spor Okulları bünyesinde eğitim gören sporcuların başarıları

İzmir'de terör örgütü PKK/KCK üyeleri ile ailelerine

Petpal, evcil hayvan sahiplerine çeşitli ve kaliteli mama seçenekleri

Günün her saati, herhangi bir yerde aracınızın anahtarlarını kaybetmek veya

Aliağa Fotoğraf Atölyesi Derneği’nin (AFADER) 3. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi.

TFF 3. Lig 1.Gruptaki 12.Hafta müsabakasında deplasmanda Ayvalıkgücü

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi'nin 9. haftasında deplasmanda Fenerbahçe

Kıbrıs, güzel plajları, tarihi zenginlikleri ve eşsiz kültürel deneyimleriyle

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2023 yılı bütçesi 45 milyar

CHP Aliağa İlçe eski yöneticisi Ilgın Kavaklıoğulları, partisinden Aliağa

İzmir’de yıllarca progressive metal yapmış olan müzisyenlerin Türkçe

İzmir merkezli 10 ildeki operasyonlarda şüphelilerin yasa dışı bahis ve suçtan

24 Kasım Öğretmenler Günü Aliağa’da etkinliklerle kutlandı. 24

Alia Park Atla Terapi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde faaliyet gösteren Alia

Günümüzde, sağlığımıza özel bir önem gösteriyoruz ve

Yerel seçimler yaklaşırken CHP’nin Aliağa’daki belediye başkan

İzmir'de düzenlenen uyuşturucu operasyonunda 5 kilo 403 gram sentetik uyuşturucu

Cilt sağlığı ve genç bir görünüm elde etmek için herkesin

Saadet Partisi Aliağa İlçe Başkanı Mahmut Koç, Aliağa Belediye Başkanlığı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir’in kurtuluşunun

İMEAK Deniz Ticaret Odası Aliağa Şube Başkanı Adem Şimşek, Aliağa’nın Kocaeli’den

Tüpraş, Fuel-Up biyoyakıt projesiyle Avrupa Komisyonu tarafından 1 milyon Euro