131019098
29 Nisan 2024, Pazartesi

İKLİM KRİZİ İÇİN MÜCADELE ÇAĞRISI

18 Mart 2021, Perşembe 06:15

     


Aliağa’da Demokrasi Meydanı’nda bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve çevreciler, iklim krizi için mücadele çağrısında bulundu.

FOÇEP, EGEÇEP, ALÇEP, Foça Forum, Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri ile siyasi partilerin temsilcileri, "İklim krizini durdur" sloganıyla Aliağa Demokrasi Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinden Emekli-Sen’in Yönetim Kurulu Üyesi Ercan Gemici okudu. Gemici, iklim krizinin yarattığı olumsuz sonuçları sıralayarak, “İklim krizinin doğurduğu iklim olayları, Kovid-19 gibi salgınlarla yeryüzündeki yaşamın sürdürülebilirliğini de tehlikeye sokuyor. Son bir yıldır yaşamımızı olumsuz bir şekilde etkileyen Kovid-19 virüsü de halk sağlığı ve çevre ilişkisinin önemini tekrar ortaya koydu. Yapılan bilimsel çalışmalar, uzun süreli hava kirliliğine maruz kalan kişilerin, ortaya çıkan kronik hastalıklar nedeniyle Kovid-19 gibi virüslere yakalanma ve olumsuz etkilenme riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

“Aliağa iklim krizinin etkilerini doğrudan yaşayan bir bölge”

Aliağa’nın sanayi bölgesi olması nedeniyle hava kirliliği ve buna bağlı sorunların yaşandığı bir kent olduğunu ifade eden Gemici, “Aliağa’daki hava kirliliği özellikle demir çelik, gemi söküm, rafineri, petrokimya gibi büyük kirletici kaynakların bulunduğu bölgeden kaynaklanmaktadır. Bölgedeki sektörlere göre hammadde ve ürünlerin depolanması-taşınması işlemleri sırasında rüzgârın etkisiyle havaya karışan tozlar, buharlaşan organik gaz ve buhar emisyonları gibi emisyonlar da bölge hava kalitesini olumsuz etkilemektedir. Demir çelik tesislerinde açıkta depolanan hurda, cüruf ve baca tozu gibi malzemeler hem bunların yer taşınmaları sırasında hem de depolandıkları alanlarda rüzgârın etkisiyle önemli bir kirletici durumuna gelmektedir. Aliağa sadece sanayi tesislerinin yarattığı sorunlarla değil, Çaltılıdere’de yapılan marina için denizin doldurulması, açılmaya çalışılan taş ocağı ve en son Çandarlı Limanı dolayısıyla da kirliliğe maruz kalıyor. Aliağa, kapitalizmin doğaya yönelik azgın saldırısının en vahşi biçimiyle yaşandığı bir bölge durumundadır ve iklim krizinin etkilerini doğrudan yaşayan bir bölgedir. Bu nedenle, Aliağa acil önlemler alınması gereken bölgelerden birisidir” dedi.

Küresel İklim Grevi’ne katılım çağrısı

İklim krizinin etkilerini en aza indirmek için acil ve radikal dönüşüm gerektiren kararların alınması gerektiğini söyleyen Gemici, “Bunun için Türkiye, öncelikle Paris sözleşmesini TBMM’de onaylayarak iç hukuk sürecini tamamlamalı. Belirlenen bir tarih içinde fosil yakıt tüketimini ve diğer sera gazı emisyonlarını sıfıra indirmelidir. Hemen ve derhal kömür üretimi ve tüketimi yasaklanmalıdır. Başta Aliağa ve İzmirliler olmak üzere bütün halkları sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına sahip çıkmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi. Basın açıklamasında yarın (19 Mart) gerçekleştirilecek Küresel İklim Grevi’ne de katılım çağrısı yapıldı.

(VOLKAN GÜNDÜZ) 







 
Son Eklenen Haberler