‘Müzik, sadece ses değil; aynı zamanda strateji’
23 Haziran 2025, Pazartesi 06:33Tweet |
Türkiye’de müzik PR konusunu merkeze alan ilk ve tek kitap olma özelliği taşıyan “Şarkımı Milyonlara Nasıl Ulaştırırım?” kitabının yazarı ve Müzikonair CEO’su Özcan Beylan ile kitabı ve günümüz sanat dünyası üzerine konuştuk. İyi okumalar.
Kitabınız müzik sektöründe başarılı olmak isteyenler için bir rehber niteliğinde. Kitabı yazma fikri nasıl ortaya çıktı? Soruya ilave olarak da şunu sorayım; Kitabınızın hedef kitlesi kimler? Sadece yeni başlayanlar mı, yoksa deneyimli sanatçılar da bu rehberden faydalanabilir mi?
Müzik sektöründe yıllardır gözlemlediğim en büyük eksik; deneyimin sistematik bir şekilde aktarılmamasıydı. Pek çok genç yetenek, ne kadar yetenekli olursa olsun, yol haritası eksik olduğu için erken pes ediyor ya da yanlış adımlar atıyor. Bu kitap, hem bu boşluğu doldurmak hem de bir “sektör pusulası” olmak amacıyla doğdu. Hedef kitlem sadece sektöre yeni adım atanlar değil; yıllardır bu alanda emek veren ama dijitalleşme ve markalaşma gibi alanlarda yolunu bulmakta zorlanan tecrübeli sanatçılar da bu rehberden önemli kazanımlar elde edebilir. Çünkü müzik, sadece ses değil; aynı zamanda stratejidir, vizyondur, yönetimdir.
Geçmişte müzik kariyerine başlamak ile bugün başlamak arasında ne gibi farklar var?
Geçmişte müzik kariyerine başlamak daha çok yapımcılara ulaşmak ve onların onayını almakla mümkündü. Bir bakıma “seçilen” olmanız gerekiyordu. Bugün ise dijital dünya sayesinde herkes sahnede. Ancak bu beraberinde başka zorlukları da getiriyor: Kalabalık bir dijital vitrin var ve öne çıkmak için sadece iyi olmak yetmiyor; stratejik olmanız, dijital dilin ruhunu iyi okumanız ve kitleyle doğru iletişim kurmanız gerekiyor. Eskiden fırsat azdı ama rekabet daha kontrollüydü. Şimdi fırsat çok, ama rekabet global.
Sadece yetenek bir sanatçının kariyerinde yeterli mi size göre ve sanatçının markalaşma süreci nasıl olmalı? Kişisel marka oluştururken en sık yapılan hatalar neler?
Ne yazık ki sadece yetenek artık yeterli değil. Bu, acı bir gerçek ama farkında olmak şart. Sanatçının kendisini bir marka gibi konumlandırması; müziği, tarzı, sosyal medya dili, görsel kimliği ve hatta sahne duruşuyla bütüncül bir hikâye anlatması gerekiyor. En sık yapılan hata ise “herkese hitap etmeye çalışmak.” Oysa özgünlük, sizi sadece hedef kitlenizle değil, sadık bir toplulukla buluşturur. Kendi rengini bulamayan sanatçılar, dijital kalabalıkta kaybolmaya mahkûm kalıyor.
Müzikonair’in kuruluşundan bu yana müzik sektöründe önemli bir yere sahipsiniz. Bu kitabı yazarken kendi deneyimlerinizden hangi önemli dersleri okuyucularla paylaşmayı hedeflediniz? Bu sorudan hareketle de sizi tanıyabilir miyiz?
Müzikonair benim için sadece bir medya platformu değil; sektörün nabzını tuttuğumuz, genç yetenekleri desteklediğimiz bir okul gibi. Bu süreçte gördüğüm en temel gerçek şuydu: Doğru strateji ve vizyon olmadan en iyi sesler bile sönüp gidebiliyor. Kitapta, iletişimden pazarlamaya, yapım sürecinden dijital dağıtıma kadar edindiğim tüm saha tecrübelerini paylaşmaya çalıştım. Ben Özcan Beylan, sahne arkasındaki görünmeyen ama kritik olan o yapıyı anlatmak isteyen bir sektör emekçisiyim. Müzik benim için sadece bir alan değil; bir yaşam biçimi, bir mücadele ve bir tutku.
Dijital çağ, müzik sektörünü kökten değiştirdi. Size göre bir sanatçının “başarı” tanımı dijital çağda nasıl olmalı?
Eskiden başarı; albüm satışlarıyla, konserlerle ölçülürdü. Şimdi başarı çok daha kişiselleşmiş durumda. Bir sanatçı için başarı; sadık bir dinleyici kitlesi oluşturmak, etkileşim yaratmak ve sürdürülebilir bir dijital varlık sağlamaktır. Viral olmak bir başarı değildir, çünkü geçicidir. Gerçek başarı; zamanla büyüyen, gelişen ve sanatçının karakteriyle örtüşen bir topluluk inşa etmektir.
Müzik sektöründe sosyal medyanın rolü hızla büyüyor. Sanatçıların sosyal medya stratejilerini oluştururken hangi hatalardan kaçınmasını öneriyorsunuz?
En büyük hata, sosyal medyayı sadece “duyuru panosu” olarak görmek. Oysa sosyal medya, dinleyiciyle bağ kurma alanıdır. Sadece müziğinizi değil, hikâyenizi de anlatmalısınız. Otomatikleşmiş paylaşımlar, yapay etkileşimler, kendinden uzaklaştıran içerikler sanatçının güvenilirliğini zedeliyor. Samimiyet, sürdürülebilirlik ve özgünlük, sosyal medya başarısının anahtarıdır.
Türkiye’de müzik sektörünün gelişmesi için en çok neye ihtiyaç var diye sorayım ve ilave edeyim; Türkiye’de müzik sektörünün önümüzdeki 5-10 yıl içinde nasıl bir dönüşüm geçireceğini öngörüyorsunuz?
Sektörün en büyük ihtiyacı; eğitimli ve vizyoner yapımcılara, stratejik dijital ajanslara ve sanatçıya yatırım yapacak yeni nesil platformlara. Ayrıca telif hakları ve dijital gelir modelleri konusunda daha sağlam bir altyapıya ihtiyaç var. Önümüzdeki 5-10 yıl içinde Türkiye’de müzik sektörü daha da dijitalleşecek, bağımsız sanatçılar güçlenecek ve dinleyici sadakati üzerine kurulu “mikro kitle ekonomileri” daha belirleyici olacak.
Bu kitabın ardından başka bir projeniz var mı?
Evet, bu kitap bir başlangıçtı. Şu an üzerinde çalıştığım yeni proje; müzik, medya ve dijital dünyayı bir araya getiren kapsamlı bir platform olacak. Aynı zamanda genç sanatçılar için mentorluk programları ve sektöre özel atölye çalışmaları da planlıyorum. Müzik sadece dinlenmez, yönetilir – ben de o yönetim tarafında yol gösterici olmak istiyorum.
Söyleşilerimde klasikleşen bir sorum var onu size de sormak istiyorum. Elinizde sihirli bir değnek olsaydı dünyada ya da hayatınızda neyi değiştirmek isterdiniz?
Sihirli bir değneğim olsaydı; insanların birbirini daha çok dinlediği, empatiyle yaklaştığı bir dünya yaratmak isterdim. Müzik gibi evrensel bir dilin; sadece eğlence değil, anlayış ve bir arada yaşama kültürünü de yaymasını isterdim. Çünkü müzik; iyileştirir, birleştirir ve değiştirir.
(SERKAN SELİNGİL)

Ege’de balıkçılar, bugün itibariyle (1 Eylül) başlayan av sezonuna

Başarı, azim ve hayata sarılmanın müthiş bir örneğini gösteren Hüseyin

Yeni Mahalle’de, eski cezaevi alanına inşa edilen Aliağa Adliye Binası’nın

Aliağa’nın Yeni Şakran Mahallesi’nde, Maliye Hazinesi mülkiyetinde

Günümüzün hızla büyüyen şehirlerinde, kalabalık yaşam

Günümüzün hızla değişen iş dünyasında, çalışma ortamlarının

Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü

Aliağa Ticaret Odası’nın hayata geçirdiği “Aranan Personel Yetişiyor”

AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, şehirde yaşanan su krizi üzerinden

Aliağa’da 30 Ağustos Zafer Bayramı, resmi törenin ardından fener alayı

Muğla'da birlikte yaşadığı kadını öldüren şüpheli, Aliağa’nın

Dünyanın en köklü uluslararası genel ticaret fuarlarından ve Türkiye’nin

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi’nin İzmir’de başlattığı saha

Aliağa Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Serdar Berk, HABAŞ Mehmet Rüştü

SOCAR Türkiye, 2020-2024 dönemine ait Sosyal Etki Raporu’nu yayımladı.

Geçtiğimiz Haziran ayında vefat eden Aliağaspor’un eski futbolcularından

CHP Aliağa’da, hafta sonu yapılan merkez mahalle delege seçimlerinde

Anayasa Mahkemesi, Aliağa Belediyesi’nde 6 yıl önce işten çıkarılan

Aliağa Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Serdar Berk, başkanlık görevine

DEM Parti Aliağa İlçe Eş Başkanları Aynur Gezici ve Veysel Özbay, yeni

Aliağa Spor ve Yaşam Merkezi içerisinde yer alan Aziz Sancar Kütüphanesi

Onun için yazmak, hem gerçekliğin sertliğini aşma arzusu hem de varoluşun

Aliağa’dan Ege Erpınar, 28 ülkeden 1836 sporcunun katıldığı Uluslararası

Diş sağlığı, yaşam kalitesini doğrudan etkileyen faktörlerden biridir. Diş eksiklikleri,

Eşya depolama hizmetlerine olan ihtiyaç günümüzde giderek artıyor.

İzmir'in merkez ilçelerinde 5 günde bir uygulanan planlı su kesintileri,

Aliağaspor FK, Nesine 2. Lig 2025-2026 Sezonu’nun ilk haftasında, pazar günü

Aliağa, Buca, Bornova, Çiğli, Güzelbahçe, Karabağlar, Konak ve

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi 2025-26 sezonu fikstürü belli

İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, Aliağa

İzmir'in merkez ilçelerinde uygulanan planlı su kesintilerinin 31 Ağustos'a