3 Kasım 2024, Pazar

Akar: “Kadın cinayetleri politik değil”

18 Ekim 2024, Cuma 07:26

     


İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde kadına şiddet olayları üzerine konuşma yapan MHP’li Aliağa Belediye Meclis Üyesi Hilal Sadıkoğlu Akar, “Kadın cinayetleri politiktir” söylemi ile ilgili yorumda bulundu. Akar, “Kadın cinayetleri politik değil, sosyolojik, psikolojik bir problem. Psikiyatristler, sosyologlar, toplum bilimciler çalışsınlar ve bize onlar yol açsınlar” dedi.

MHP’li Aliağa Belediye Meclis Üyesi Hilal Sadıkoğlu Akar, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Ekim ayı Olağan Toplantısında, kadına şiddet olayları, İstanbul Sözleşmesi ve kadın sığınma evleri hakkında konuşma yaptı. “Kadın cinayeti” ifadesi ile ilgili yorumda bulunan Akar, “Kadın cinayeti diye bahsediyoruz. Bu söylemin de ne kadar doğru olduğu üzerine uzunca oturup tartışmak lazım. Kadını bu kadar aciz, bu kadar korumasız, bu kadar güçsüz göstermek de bir cinsiyet eşitliğine aykırılık değil mi tartışmak lazım.” Diye konuştu.

“İstanbul Sözleşmesi yaşatmadı”

Konuşmasında İstanbul Sözleşmesi’ne değinen Hilal Sadıkoğlu Akar, “Öncelikle şunu belirteyim, 15 yıldır avukatlık mesleğini icra etmeye çalışan bir kadın olarak, ‘İstanbul sözleşmesi yaşatır’ mükemmel bir slogan, yaşatmadı. Uluslararası sözleşmeler birini yaşatsın birini öldürsün diye yapılmazlar. İç hukuk düzeninize bir düzenleme yapın diye yapılırlar. Adı üzerinde İstanbul Sözleşmesi. Bu sözleşmenin imzalandığı yer bu ülkenin toprakları. Neden bu ülkenin toprakları biliyor musunuz? Öyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemeleri söylediler, bizi bir dürtüklediler falan diye değil. Bizim atalarımız, kanını taşıdığımız ırkımız, kadına hiçbir dilde bile olmayan Hanım diye bir sözcük bulmuş. Yani han’ım, devletim, varlığım anlamında. Eşine böyle değer veren bir toplumdan bugün sokak ortasında öldüren bir topluma dönüştüysek oturup, kadınlar ya da erkekler demeden, biz bu toplumda neyi kırdık, neyi yaptık, diye konuşmamız lazım.” İfadelerini kullandı.

“Bu toplumun cinsiyeti var, toplumu cinsiyetsiz hale getirmeyin”

“Keşke bu hassasiyetler kadınlar öldürülmeden, çocuklar istismar edilmeden ortaya çıksaydı” diyen Akar, “ Daha önceki hatip arkadaşımız da bahsetti. İstemsiz bekarlar, Discordlar, o gruplar, bu gruplar. Bunlarla yürüyüş yaparken yapmayın dedik ya. Bu toplumun cinsiyeti var, toplumu cinsiyetsiz hale getirmeyin, cinsiyet ayrımına ihtiyacımız var, eşit değiliz, dengiz dedik ya. Dinlemediniz, herkes her şeyde özgürdü. Discord da kurdular, birbirlerine şantaj da yaptılar. Buna cesaret eden çocuklar küçücükler. Bu toplumun ana değerleri ile oynarsanız, onları hayatta tutan, bu kültürde tutan, eşine, annesine, ablasına, kızına sahip çıkan adamlardan, cinsiyet değiştirmek isteyen, sırf cinsel birliktelik yaşayamadı diye kendisi gibi olanlarla grup kurup kadınlara ve hemcinslerine şantaj yapan gruplar yaratırsınız.” Diye konuştu.

“Çözümü yanlış yerde arıyoruz”

Toplumun bu kadar çürüyor olmasının çözümünün meclis salonları olmadığını söyleyen Hilal Sadıkoğlu Akar, “Bırakın psikiyatristler, sosyologlar, toplum bilimciler çalışsınlar. Onlar bizi yönlendirsinler. Bizi kuralı koyanlar ve uygulayanlarız. Çözümü yanlış yerde arıyoruz. Biz zaten onun bunun uluslararası sözleşmelerine göre yönetilmeye çalışıldığımız için sorun yaşıyoruz. Bu yasalar bizim genlerimize uymuyorlar. Bizim başka değerlerimiz var. Bizi toplumsal olarak ayakta tutan, bu güne kadar başarılı imparatorluklara ev sahipliği yapmamıza sebep olan toplumsal Türk değerlerimiz var. Lütfen bunları önemseyin ve hatırlayın. Yok muydu daha önce bu yozlaşmalar, bu şiddet olayları, vardı. Ama artık insanlar korkmadan yapıyorlar. Cezadan değil, toplumun içerisinde küçümsenmekten bile korkmuyorlar. Hepimiz bu sıralarda onar dakika konuşup eve gidenler topluluğu yaratıyoruz. Biz de burada toplumun bir yansımasıyız. Lütfen bir konuyla ilgili yorum yaparken nedenini ve çözümünü konuşalım.” Dedi.

“Bu, siyasetçiler olarak bizim çözeceğimiz bir şey değil”

Konuşmasında “Kadın cinayetleri politiktir” söylemi ile ilgili de yorumda bulunan Hilal Sadıkoğlu Akar,  “Hatırlatılması gereken, bizim kendimize ait değerlerimizin olduğunu biliyoruz. ‘Kadın cinayetleri politiktir’, politik değil, bu sosyolojik bir problem, bu psikolojik bir problem. Rica ediyorum, psikiyatristler, sosyologlar, toplum bilimciler çalışsınlar ve bize onlar yol açsınlar. Bu bizim hukukçular olarak, hele siyasetçiler olarak çözeceğimiz bir şey değil. Temelden ve toplumdan başlamalı bu çözüm.” Diye konuştu.

“Kadın sığınma evleri yapmayın, tahsisler yapın”

Kadın sığınma evleri ile ilgili öneride bulunan Akar, “Kadın sığınma evleri ile ilgili çok sık konuşuyoruz. Rica ediyorum kadın sığınma evleri yapmayın. Tahsis edin. İstediğimizde yerlerini değiştirebilelim. Çünkü biri değilse öbürü ‘Burada kadın sığınma evi var’ diyor. Sığınamıyorlar. Yerini biliyorlar. Aliağa’da kadın sığınma sokağı diye bir sokağımız vardı bizim. Yerinin belli olduğu bir kadın sığınma evi düşünebiliyor musunuz? Benim kaçtığım babama, kocama, sığındığım yerin adresini veriyorlar. Hadi güvenlik saldınız, içeri giremedi. Hapse mi düştüm kadın sığınma yerine ben. Çıkamayacak mıyım? Gidemeyecek miyim? Rica ediyorum kadın sığınma evleri yapmayın, tahsisler yapın, yerleri değiştirilebilir hale getirin.” Dedi.

“Meclisten ayrı bir komisyon kuralım”

Konuşmasında İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde görev yapan kadın meclis üyelerine öneride bulunan Akar, “Evet, kadınların korunmaya ihtiyacı var. Ama korunmaya ihtiyacı olan kadınları lütfen sloganlarla, siyaset meydanlarında korumayın. 9 sene İzmir Barosu’nda kadın hakları ve çocuk hakları temsilciliği yaptım. Gelin kadın meclis üyeleri olarak, her şeyin ilk adımının atıldığı İzmir’de, meclisten ayrı bir komisyon kuralım. Kadınlar olarak oturalım, İzmir özelinde tüm cinayet dosyaları, istismar gören insanlar üzerinden bir inceleme yapıp çözüm üretmeye çalışalım.” Diye konuştu.

(VOLKAN GÜNDÜZ)







 
Son Eklenen Haberler