Bornova’nın Pınarbaşı Mahallesi’nde faaliyet gösteren bir taş ocağının kazı alanını 23.75 hektardan 54,79 hektara çıkarmak için başvuruda bulunması bölge halkının tepkisine neden oldu. Halkın tepkisine MHP'den de destek geldi. Söz konusu kapasite artışı için yarın (31 Mart) halkın katılımı toplantısı düzenlenecek. Konuyla ilgili çevrecilerin ve çevreci avukatların ne tepki göstereceği de merak konusu.

İzmir’de vatandaşlar kent içindeki taş ocaklarının yerleşim alanları dışına çıkarılmasını isterken tam tersi kararlar tepki çekiyor. Çok sayıda taş ocağının bulunduğu Bornova’nın Pınarbaşı Mahallesi’ndeki bir taş ocağının 23,75 hektarlık alanının 54,79 hektara çıkarılması için ÇED izni verildi. Tamamı orman alanı olan bölgede yılda 634 bin ton malzeme çıkarılması planlanıyor.

YARIN HALKIN KATILIM TOPLANTISI YAPILACAK

Söz konusu kapasite artışı için yarın (31 Mart) saat 13.30’da, Bornova’nın Kavaklıdere Mahallesi, Ankara Asfaltı 7. Kilometrede bulunan Çıtak Çay Bahçesi’nde halkın katılım toplantısı yapılacak. Taş ocağının, Bornova’nın Yeşilçam Mahallesi’ne 700 metre, Kavaklıdere Mahallesi’ne ise 950 metre uzaklıkta olması dikkat çekiyor. Ayrıca proje alanının yaklaşık 620 metre kuzeybatısında askeri alan yer alıyor.

MUSTAFA İDUĞ: “YATIRIMLARIN DEĞERİ KARŞILANMADAN KİMSE TAŞINMALARINI BEKLEMESİN”

Vatandaşların istekleri doğrultusunda belediyeler de mevcut taş ocaklarının taşınması için çalışma başlatmıştı. Bir yıllık icraatlarını değerlendiği bir toplantıda konuyla ilgili gelen soruyu cevaplayan Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte sorunun çözümü için proje hazırladıklarını açıklamıştı. Söz konusu çimento fabrikaları ve taş ocaklarının 70 yıldır faaliyetlerini sürdürdüklerini söyleyen İduğ: “Sahipleri o işletmelere çok büyük yatırımlar yaptı. Şimdi o yatırımların değeri karşılanmadan kimse taşınmalarını beklemesin. O yüzden bu yönde bir çalışma gerekiyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in bizim de içinde yer aldığımız bir projesi var. Oradaki işletmelerin yerlerindeki arsaların değerini artıracak bir imar çalışması hazırlığı var. Böylece taşınmaları cazip hale gelecek. Bu dönemin sonuna ya da en geç bir sonraki dönem tamamlanacak bir proje.” ifadelerini kullandı.

VEYSEL ŞAHİN: “KONUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM”

Bölgedeki vatandaşlar da, mahalle muhtarları, esnaf odaları ve kurdukları Pınarkent Derneği ile taşocağının kazı alanın genişletme girişimine karşı harekete geçti. MHP İl Başkanı Veysel Şahin’i ziyaret eden Pınarbaşı heyeti mevcut durumu, halkın istek ve beklentilerini iletti. Heyeti kabul eden Veysel Şahin, “Meselenin çözümü, hemşehrilerimizin huzur ve sağlığı konusunda gereğinin yapılması için konun takipçisi olacağım. Devletimizin ilgili organlarının da konuya gereken ilgiyi göstereceğine inanıyorum.” Dedi.

ÇULHAOĞLU: “PINARBAŞILILAR OLARAK BUNA KARŞIYIZ”

Pınarbaşı’nın sevilen esnaflarından MHP İl Başkan Yardımcısı Cezmi Çulhaoğlu da, “Pınarbaşı’nı ve halkımızı ilgilendiren bütün konularda olduğu gibi büyük bir dayanışma içerisindeyiz. Doğal ve tarihi güzellikleriyle İzmir’in marka değerlerinden biri olan Pınarbaşı’da faaliyet gösteren taşocağının mevcut durumda bile bölgeye büyük zarar verdiği resmi raporlarla kanıtlanmıştır. Şimdi taşocağının çalışma sahası iki katına çıkarılmak isteniyor. Bu iki kat daha fazla tehlike, iki kat daha fazla hava kirliliği ve iki kat daha fazla çevre zararıdır. Biz Pınarbaşılılar olarak buna karşıyız. Yetkililerimizin de doğru karar vereceğine inanıyoruz. İl Başkanımız Sayın Veysel Şahin’in desteği bizim için gerçekten çok önemli. Halkımız ve 800 yıllık Pınarbaşımız için güzel sonuçlar alacağımıza inanıyorum.” açıklamasını yaptı.

KALDIRILMASI İÇİN 13 BİN İMZA TOPLANDI

Pınarbaşı’da yaşayan herkesin ortak karar ve iradesiyle taşocağının tamamen bölgeden kaldırılması için 13 bin imza topladıklarını söyleyen Cezmi Çulhaoğlu, “Topladığımız 13 bin imza bizim irade beyanımızdır. Bu imzalar 800 yıllık Türk Şehri Pınarbaşı’na, doğal güzelliklerimize, İzmir sevgimize ve birbirimize olan vefamızdır. Biz bu konuda kararlıyız. Yetkililerimizin de bu hassasiyetlerimize karşılık vereceğine inanıyoruz” dedi.

“TOPLANTI NEDEN PINARBAŞI’DA DEĞİL DE 8 KİLOMETRE ÖTEDE?”

Taş ocağının kazı alanının iki katına çıkarılması ile ilgili başlatılan ÇED Sürecinde bölge halkının bilgilendirilmesi amacıyla bir toplantı düzenlendiğini, bu toplantının da nedense Pınarbaşı’da değil de 8 kilometre ötedeki, ulaşımı zor bir alanda yapıldığını da sözlerine ekleyen Cezmi Çulhaoğlu; “Pınarbaşımız düğün salonları merkezi, yani burada her türlü toplantının yapılmasına uygun kapalı ve açık salonlara sahibiz. Bu toplantının neden Belkahve’de bulunan bir çay bahçesinde yapıldığını da anlayabilmiş değiliz. Halkımızın dikkatinden hiçbir şey kaçırılmamalı. Biz bu yer seçimine de gerekli itirazlarımızı yaptık. Pınarkent Geliştirme ve Güzelleştirme Derneği olarak omuz omuza hakkımızı aramaya devam ediyoruz.” diye konuştu.

“DİNAMİTLERLE ÇALIŞMA YAPILIYOR”

Pınarbaşı sırtlarında faaliyet gösteren taş ocağında dinamitlerle çalışma yapıldığını vurgulayan bölge halkı ise “Çocukların, yaşlıların ve sakinlerimizin bundan nasıl etkilendiğini bir düşünün. İzmir’in en güzel yerinde, tarihi ve doğal güzellikleriyle marka konumundaki Pınarbaşı’da bu yapılanlar gerçekten yakışmamaktadır. Yanlıştan dönüleceğine, taş ocağının tamamen bu güzel bölgeden kaldırılacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

TESİSİ KAPATILAN YATIRIMCILAR DA TEPKİLİ

Bölgede, yönetmeliğe uygun faaliyet gösterdiği halde taş ocakları mühürlenen bazı yatırımcılar da duruma tepkili. İlgili kurumların bölgedeki taş ocaklarına çifte standart uyguladığını ifade eden bazı yatırımcılar, ”Milyonlarca lira yatırım yaparak tamamen yönetmeliğe uygun taş ocağı kurmamıza rağmen işyerlerimiz mühürlendi ve faaliyetleri durduruldu. İşyerlerimiz kapatıldı, yasal eksikliklerden dolayı tesislere harcadığımız milyonlarca lirayı da geri alamıyoruz, yatırıma harcadığımız para resmen çöpe gitti. Pınarbaşı’daki bahsi geçen bu taş ocağının yakınında evler, zeytinlikler ve yeşil alanlar var. Her ne kadar belediye başkanı Sayın İduğ ‘Sahipleri o işletmelere çok büyük yatırımlar yaptı. O yatırımların değeri karşılanmadan kimse taşınmalarını beklemesin’ dese de bizim işyerlerimiz bu olumsuzlukların hiçbirini taşımadığı halde çevreci görünümlü avukatların da girişimiyle yatırım dinlemeden kapatıldı. Çok merak ediyoruz, o avukatlar Pınarbaşı’daki bu taş ocağı ile ilgili de aynı tutumu sergileyecekler mi? Yoksa sessiz kalıp çalışmalarına ve kapasitelerini büyütmelerine göz mü yumacaklar. Kanunlar varsa herkes için var. Madem bizim işyerlerimiz basit gerekçelerle kapatılıyor, yönetmeliğe tamamen uymayan bu işyerlerinin de kapatılması lazım” diyerek tepkilerini dile getirdi.

ÇEVRECİLER VE AVUKATLAR TEPKİ GÖSTERECEK Mİ?

Daha önce benzeri birçok olayda boy gösteren çevreci grupların ve onların yanında görünen çevreci avukatların, Pınarbaşı Mahallesi’ndeki bu taş ocağının kazı alanını büyütmek için yaptığı başvuru ile ilgili nasıl bir tavır sergileyeceği, tepki gösterip göstermeyeceği, sorunun çözümüne katkı sunup sunmayacağı da merak konusu.

(HABER MERKEZİ)