İŞÇİ DE İŞVEREN DE HASTANE İSTİYOR

Petrol-İş Sendikası Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay, Aliağa Devlet Hastanesi’nin şu anki halinin en büyük sorumlusunu bugünkü iktidar olarak gösterdi.

Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi Başkanı Ahmet Oktay, mevcut siyasi iktidarın sağlıktaki özelleştirme politikalarının Aliağa Devlet Hastanesi’ni bugünkü duruma düşürdüğünü savundu. Sağlığın ticarete döküldüğünü ifade eden Oktay “Şu anki devlet hastanesi ile ilgili Petrol-İş Sendikası olarak pek çok girişimimiz oldu. Bir defa geçmişten bu güne gelecek olursak, mevcut siyasi iktidarın sağlığı özelleştirmesiyle hastanelerin bugün geldiği nokta ortada. Biz o zaman da buna karşı gelmiştik. Sosyal devlet anlayışında başta sağlık ve eğitimin parasız olması gerekir. Ancak bugünkü iktidar sağlığı da ticarete döktü. Bugünkü devlet hastanelerinin bu noktaya gelmesinin en büyük sebebi budur. Başlangıçta tabii halkımızın hoşuna gitti. Sıra beklemeden, özel hastanede tedavi olmak cazip geldi. Ama şimdi, en küçük bir muayene için dahi özel hastaneye gittiğinde vatandaşın cebinden en az 50-100 lira çıkıyor.” dedi.

“YANIK TEDAVİ MERKEZİ ŞART”

Yerel seçimler öncesinde bütün belediye başkan adaylarıyla konuyu görüştüklerini belirten Oktay, “Aliağa Devlet Hastanesi ile ilgili en son, yerel seçimler döneminde sendikamızı ziyaret eden tüm belediye başkan adaylarına biz bu konunun önemini belirttik. Şu anki Belediye Başkanı Sayın Serkan Acar’a da konuyu açtığımızda kendisi bize çok ilginç bilgiler verdi. Hatta şu anki devlet hastanesinin deprem yönetmeliğine uygun olmadığını ve şayet seçimi kazanırsa ilk icraatlarından bir tanesinin mevcut devlet hastanesinin tam teşekküllü bir şekilde vatandaşa hizmet verecek hale gelmesi için elinden gelen çabayı harcamak olacağını belirtmişti. Ama bu güne kadar böyle bir şey görmedik. Bu konuyu Kaymakam Bey’le yaptığımız görüşmelerde de defalarca kez dile getirdik. Bize göre, şu an Aliağa ağır ve tehlikeli iş kollarının yoğun olarak bulunduğu bir bölge. Buradaki hastane, hastane özelliğinden çıkıp sıradan bir dispanser veya sağlık ocağı gibi hizmet vermekte. Bunun doğru olmadığını düşünüyoruz. Kaldı ki, giden vatandaşlardan ve üyelerimizden de her gün sayısız şikayet geliyor. Hastaneye gelen kaliteli doktorların da ne kadar süre kaldığına, ne kadar hizmet verdiğine hepimiz şahit olduk. Bu hastanenin acilen tam teşekküllü, ağır ve tehlikeli iş kollarının bulunduğu bir sanayi bölgesine hizmet verebilecek kapasiteye getirilmesi gereklidir. En başta bin yanık tedavi merkezinin bulunması gereklidir. Çünkü demir çelik ve petrokimya ve rafineri sektöründe yanık vakalarıyla sık sık karşılaşıyoruz. Bu arkadaşları tedavi ettirebilmek için İzmir’e, hatta İstanbul’a gönderdiğimiz zamanlar oluyor.” şeklinde konuştu.

“SORUMLULUK KAYMAKAM VE BELEDİYE BAŞKANINA AİT”

Aliağa’daki mevcut hastane ile ilgili yakın zamanda sendika olarak bir takım girişimlerde bulunacaklarını sözlerine ekleyen Oktay “Mesela Menemen’deki devlet hastanesi Aliağa’ya göre belki on kat daha büyük kapasiteye sahip. Aliağa’da yaşayan vatandaşlarımızın çoğu Menemen’i, Tepecik Devlet Hastanesi’ni, üniversite hastanelerini tercih ediyor. Konuyla ilgili Petrol-İş Sendikası olarak bayramdan sonra bir faaliyetimiz olacak. Ayrıca, burada en büyük sorumluluk ilçe kaymakamı ve belediye başkanına aittir. Onların da artık bu konuda gereken hassasiyeti göstermesi gerektiğini düşünüyoruz. Hastane ile ilgili bir toplantı veya düzenlenecek her türlü oluşumda seve seve görev alırız. Geçmişte de hastaneyle ilgili çeşitli faaliyetlerimiz olmuştu. Mesela imza kampanyası düzenleyip topladığımız imzaları Meclis’e göndermiştik.” dedi.

“DEVLETİN HİÇBİR KATKISI OLMADI”

Mevcut hastanenin açılmasından bu yana devletin hiçbir katkısının olmadığını sözlerine ekleyen Petrol İş Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay, açıklamalarını şöyle bitirdi: “Petkim lojmanları bölgesinde SSK hastanesi vardı. O lağvedilince buraya yeni bir hastane açıldı. Petkim’deki hastane 80 yataklıydı, yenisini yanılmıyorsam 50 yataklı olarak hizmete açtılar. İki üç kez açılış töreni yaptılar. Ama bu hastanenin tamamlanma süreci Aliağa’daki iş adamları ve sanayiciler sayesinde oldu. Hatta biz de katkı koyarak hastanenin perdelerini yaptırmıştık. Devletin o hastanenin tamamlanmasında bir katkısı olmadı. Hastane tamamlanıp açıldıktan sonra da üzerine zerre kadar bir katkı konmadı. Şu an, ilk açıldığından daha da geride bir hale düştü. Bu, insanları devlet hastanelerinden uzaklaştırıp özel hastanelere yönlendirme politikasıdır.” (BÜLENT PINARBAŞI)