Mustafa Kemal, Bandırma Vapuru’na binmeden birkaç gün önce Şişli’deki evde “Çok kalacak mısınız Paşam, yoksa denetlemenizden sonra dönecek misiniz?” diye soran yaverine yukarıdaki başlıkla cevap vermişti. Öyle de oldu. Çıktığı yoldan, aldığı kararlardan bir an olsun vazgeçmedi. Kurtuluş Savaşı uzmanlarından Doç.Dr. Ahmet Kuyaş’ın anlatımıyla Mustafa Kemal daha Bandırma Vapuru’na binerken ileriyi planlamış bir lider ve cumhuriyet fikri var. Nereden biliyoruz?1919 Nisan’ında İngiliz istihbarat raporunda Mustafa Kemal için “Cumhuriyetçi General” ifadesi kullanılıyor.106 yıl önce bugün yani  19 Mayıs 1919’da Cumhuriyet’in ilk adımı atıldı. Mustafa Kemal, Samsun’a indiğinde sadece Milli Mücadele’yi değil, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine yükseltecek  modern bir ülkeyi de planlamaya başlamıştı. Bugün o muasır medeniyetler seviyesinde bir ülke miyiz? Bandırma Vapuru’ndan Samsun’a ayak basanlar bir asır sonra hayal ettikleri ülkenin bugünkü durumuna bakıp ne derlerdi diye düşünmeden edemiyor insan. Atatürk’ün Nutuk adlı eserinin sonunda yer alan o müthiş öngörüsüyle kaleme aldığı Gençliğe Hitabı’nın muhatabını bulduğunu görüyoruz. Atatürk gençliği, ülkenin olumsuz gidişatına tepkisini ortaya koyuyor. Atatürk ,yine yine yanılmadı.

“Muasır medeniyet bir kez elde edildi mi ebediyen sürecek bir durum değil yaşatılması için sürekli mücadele edilmesi gereken bir kazanımdır” diyor Doç. Özge Öner. Modernleşme deneyimi yaşamış; İran, Suriye,

Lübnan gibi ülkeler bugün bir çöküş içindeler. Yurttaşlık sadece seçim döneminde gidip oy vermek değil sorumluluk da almaktır. Tek başına gidişatı değiştirmek mümkün değil ama şikayetçi olduğumuz sistemin yanlışlarını bir araya gelerek dile getirmek, ses çıkarmakla mümkün değişim. Ben ülkem için elinden geleni yaptım diyebilecek miyiz demokratik bir hak olan ifade özgürlüğü yöntemini kullanarak mücadele etmeyi sadece gençlerin omuzlarına mı yükleyeceğiz? Yazar Rebecca Solnit şöyle diyor: Kendinizi güçsüz hissetmenizi teslim olmanızı ve her şeyi çiğnemelerine izin vermenizi istiyorlar ve siz buna izin vermeyeceksiniz. Her şeyi kurtaramayacağımız gerçeği, hiçbir şeyi kurtaramayacağımız anlamına gelmez.

Cumhuriyet; yenilmiş, dağılmış bir imparatorluğun külleri üzerinden doğdu. Tarih bize elverişsiz koşullara, ümitsiz ve karanlık dönemlere rağmen akılda kötümser olsa bile harekete geçme konusunda iyimser olanların tarihin akışını değiştirebildiğini gösteriyor.19 Mayıs 1919 ülkemiz tarihinin akışının değiştiği gün, Atatürk’ü Anma gençlik ve Spor Bayramı’mızın 106. Yıl Dönümü kutlu olsun. Saygılarımla…