131019098
26 Nisan 2024, Cuma

GAZİLERİMİZ UNUTULMADI

20 Eylül 2018, Perşembe 06:54

     


Aliağa’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve aziz şehitlerimiz anısına Gaziler Günü programı düzenlendi. Gaziler Günü, çeşitli etkinliklerle kutlandı.

Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e TBMM’nin 19 Eylül 1921 günü 153 sayılı kanunu ile mareşal rütbesi ve gazilik unvanın verilişinin 97. yıldönümü, Aliağa Cumhuriyet Meydanı’nda başlayıp HABAŞ Hamdi Başaran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde devam eden törenle kutlandı. Tören Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başladı. Törene Aliağa Kaymakamı Erhan Günay, Garnizon Komutanı Albay Faruk Altun, Belediye Başkan Vekili Murat Kuzumoğlu, İlçe Jandarma Komutan Vekili Sedat Atıcı, İlçe Milli Eğitim Müdürü Zehra Tuba Kabakçıoğlu, İlçe Emniyet Müdürü Yasin Uğurtaş, Sahil Güvenlik Bot Komutanı Yüzbaşı Özgür Acar, İzmir İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Alaaddin Bayat, daire amirleri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, öğretmenler, öğrenciler, gaziler ve çok sayıda vatandaş katılım gösterdi. Çelenk sunumunun ardından saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı’nın okunmasıyla meydandaki etkinlikler son buldu. Cumhuriyet Meydanı’ndaki etkinliklerden sonra HABAŞ Hamdi Başaran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne geçildi.

HABAŞ Hamdi Başaran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin bahçesinde Engelsiz Mehteran Takımı protokol üyelerini ve katılımcıları karşıladı. Daha sonra HABAŞ Hamdi Başaran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Konferans Salonu’na geçildi. Konferans Salonu’nda saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra etkinlik başladı.

‘Onları hatırlayıp yüceltmek milli görevlerimiz’

İlk olarak günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yapmak üzere HABAŞ Hamdi Başaran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Tarih Öğretmeni Şurkan Kader kürsüye davet edildi. Şurkan Kader, “Türkiye Cumhuriyeti’nin varoluşu, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü uğruna hayatlarını feda etmeyi göze alarak gazilik onuruna erişen kahramanların gaziler gününü kutlamanın bir kez kutlamanın daha gururu içerisindeyiz. Nitekim büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi ‘Onları hatırlayıp yüceltmek bizim milli görevlerimizdendir.’ . Gaziler milletin bayrağın ve bağımsızlığın ne denli paha biçilmez değerler olduğunu ve bu değerler uğrunda nelerin göze alınabileceğini bizlere gösteren en önemli sembollerdendir. Asil milletimizin esareti kabul etmeden ve bağımsızlığından taviz vermeden yaşamasının temelinde onların bu kutsal vatana olan aşkı, kahramanlı ve cesareti yer almaktadır. Türk ordusunun azim ve kararı her türlü zorluğu yenmeye ve Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar yaşatmaya muktedirdir. Başta Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarını, vatanın selameti için canlarını hiçe sayan tüm şehit ve gazilerimizi saygıyla anıyorum. Hayatta olan gazilerimize sağlık ve mutluluk dilerim.” diyerek sözlerini tamamladı.

‘18 Mart’ta uykunuzdan fedakarlık edip şehitliğe çıkın’

Şukan Kader’in ardından Aliağa İmam Hatip Lisesi öğrencisi Hafız Ramazan Cihat Kurt tarafından Kur’an-ı Kerim Tilaveti okundu. Kur’an-ı Kerim Tilaveti’nin ardından Topal Osman’ın canlandırması sahnelendi. Daha sonra Kurtuluş Savaşı’nın son gazilerinin savaş anılarının derlendiği ‘Son Buluşma’ adlı TRT Belgeseli izlendi. Ardından Gazi Bülent Kusanç anılarını paylaşmak üzere kürsüye davet edildi. Bülent Kusanç, “14 Haziran 2010 tarihinde Hakkari Şemdinli İlçesi Türkiye-Irak hudut hattında görevli sınır bölüğünde gazi oldum. 11 askerimi şehit verdim. Bizim askerimizin ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Ben size ölmeyi emrediyorum’ sözüne söylediği tek kelime ‘Emredersiniz komutanım’ dır. Bu durum bugün de aynı. 200 kişilik bir gurup tarafından baskına uğradık. Saat 23.30 sularında ilk görüntüler alındı. Gece saat 01.30 sıralarıydı kıyamet koptu. Ben ilk önce ayağımdan vuruldum. Askerlerim ‘komutanım komutanım’ diye bağırdılar. Hemen ayağımı dizimin altına çektim. Çatışmaya devam ettim. Askerlerim yanıma gelmeye çalıştılar. Bizim topu devreye sokmamız için el fenerini akmamız gerekiyordu. Çünkü her taraf karanlıktı. Ay ışığı vardı sadece. O ay ışığı Güneydoğu’da terörle mücadele eden askerlerimiz için o kadar çok şey ifade eder ki. El fenerini yakıp topu bir tur çevirip geri yere yatıyoruz. Ben ikinci mermiyi bu aşamada koluma ve göğsüme aldım. Vurulmamla birlikte mermi beni geriye fırlattı. O arada rahmetli Kahramanmaraş'dan şehit er Elhas Esendere el fenerini yakıyor. O el fenerini yaktığı anda başından ilk mermiyi yiyor. Özellikle gençler sizden bizim isteğimiz 18 Mart’ta uykunuzdan fedakarlık edip şehitliğe çıkın. Orada bir şehit anne babasının elini öpmenin onurunu yaşayın.” dedi. Gazi Bülent Kusanç’a plaketini Aliağa Kaymakamı Erhan Günay verdi.

‘Çekiç Operasyonu bizim karakoldan yönetildi’

Daha sonra Gazi Nihat Oral anılarını paylaşmak üzere kürsüye çağrıldı. Nihat Oral, “Jandarma Er olarak görev başındayken gazi oldum. Bir gün karakolumuza PKK’lılar tarafından 30 tane havan atıldı. Havan mermileri 50 metre yakınımıza düştü. 21 Mayıs 1997 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başlattığı Çekiç Operasyonu bizim karakoldan yönetildi. Askerler Kuzey Irak sınırına giriş yaptı. Operasyonun ilk günü karakolun gece nöbetini tutuyordum her zamanki gibi. Bizim karakola 800 metre mesafede çatışma oldu. Sonra ki gün uykusuz bir şekilde sınır nöbeti tutmaya gittik. İlk gece taciz ateşi açıldı. Biz yerimizi belli etmemek için karşılık veremedik. Ayrıca arazi o kadar kötüydü ki hedefi de görmek pek mümkün değildi. Tuttuğum nöbet alanında mayına basma sonucu ne yazık ki bacağımı kaybettim. Bu harekatta 114 askeri personelimiz şehit oldu. 338 askeri personelimiz gazi oldu. Ebediye intikal eden gazilerin ve şehitlerin ruhu şad olsun. Törende emeği geçen herkese teşekkür ederim” diye sözlerini tamamladı. Gazi Nihat Oral’a plaketini Belediye Başkan Vekili Murat Kuzumoğlu takdim etti.

‘Artık yürüyemeyecektim’

Gazi Nihat Oral’ın ardından Aliağa Engelsizler Derneği Başkanı İbrahim Erdemir konuşmasını yapmak ve anılarını paylaşmak üzere kürsüye davet edildi. İbrahim Erdemir, “31 Aralık’tı. Bir görev dönüşü karargaha geldik. Karargah şehir merkezinde. Kalabalık bir caddenin içerisine girecekken silah sesleri duyuldu. Aracın ön camı patlayınca pusuya düşürüldüğümüzü anladım. Müdahale etmek için tüfeğine uzandığım anda vuruldum. Alt tarafım artık hissetmiyordu. Zorlanarak kendimi araçtan dışarıya attım. Araca mevzilendim. Askeri hastaneye kaldırıldım. Doktorlar teşhisi koydu. Artık yürüyemeyecektim. Yıkıldım. Tedavim bitti. Fakat ben eski sağlığıma kavuşamamıştım. İntihar etmeyi bile düşündüm. Sonra engelli bir arkadaşımla tanıştım. Benim durumumdan daha kötü durumda olmasına rağmen benden daha mutluydu. Onun aracılığıyla engelliler derneğindeki diğer arkadaşlarımla tanıştım. Niye bu kadar mutsuz olduğumu ben de anlamamıştım. Rabbim beni gazilik unvanıyla onurlandırmıştı. Mustafa Kemal Paşa ile aynı unvanı paylaşıyor olmaktan gurur duyuyorum.” diyerek sözlerini sonlandırdı. Gazi İbrahim Erdemir’e plaketini Garnizon Komutanı Albay Faruk Altun verdi.

‘Türkler Kıbrıs’a geldiklerinde kurtaracak Türk bulamayacaklar’

Gazi İbrahim Erdemir’in ardından Gazi İslam Doğan Kılıç anlılarını paylaşmak üzere kürsüye çağrıldı. İslam Doğan Kılıç, “Kıbrıs’ta barışı ve huzuru sağlamak üzere çıkarmaya katılacağımız için mutluyduk. Ancak geri dönebilecek miydik? Orasını hiç bilmiyorduk. 19 Temmuz 1974 akşamı Ertuğrul Gemisi ile Mersin Limanı’ndan ayrılarak Kıbrıs’a yola çıktık. Çoğumuz ilk defa gemiye biniyordu. İçime bir hüzün çöktü çünkü kan akacaktı. Rum askerlerinin devamlı ateşi altındaydık. 14 Ağustos 1974 gecesi Rumların saldırısına uğradık. Rum askerleri Türk köylerini basıp Türkleri katletmişlerdi. Okulları basmışlar okulun tahtasına da şöyle bir yazı yazmışlardı; ‘Türkler Kıbrıs’a geldiklerinde Kurtaracak Türk bulamayacaklar.’. Yoğun çatışmalar sonucunda Rum askerini püskürtmeyi başardık. Bu vatan üzerinde düşmanların emelleri asla gerçekleşmeyecektir. Başta Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarını, vatanın selameti için canlarını hiçe sayan tüm şehit ve gazilerimizi saygıyla anıyorum.” dedi. Gazi İslam Doğan Kılıç’a plaketini İlçe Jandarma Komutan Vekili Sedat Atıcı takdim etti.

Kaymakam Günay’dan gaziler ve şehit yakınları onuruna yemek

Gazilerin konuşmalarının ardından 15 Temmuz Şehidi Ömer Halisdemir’i anmak amacıyla bir sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi. Gösterimden sonra HABAŞ Hamdi Başaran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirilen tören son buldu. Daha sonra Aliağa Kaymakamı Erhan Günay tarafından, Gaziler ve şehit yakınları için Aliağa Öğretmen Lokali’nde düzenlenen yemeğe geçildi.

(SERKAN SELİNGİL) 







 
Son Eklenen Haberler