CHP Aliağa İlçe Başkanı Özcan Durmaz, sponsorlardan alınan paralar konusunda Belediye Başkanı ve yöneticilere defalarca soru sormalarına rağmen cevap alamadıklarını belirterek, sorular karşılığında belediyeden boş musluk sesi duyduklarını söyledi.

CHP Aliağa İlçe Başkanı Özcan Durmaz, parti ilçe binasında düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı. Basın mensuplarından gelen sorular üzerine belediye hizmet binasının Aliağa Çok Amaçlı Sosyal Tesisleri’ne (Erşan Park) taşınması konusuna değinen Durmaz, oradaki işletmeciye yazılı tebligat yapılmaması, ruhsat almadan tadilata başlanması ile ilgili değerlendirmede bulundu. Durmaz, belediyenin mali yapısı ve yatırım vaadiyle sponsorlardan toplanan paralar konusunda da hiçbir soruya cevap alamadıklarını dile getirerek sert açıklamalar yaptı.

“HİÇ KİMSE SUÇ İŞLEME ÖZGÜRLÜĞÜNE SAHİP DEĞİL”

Kamu kurumlarının kendi yönetmeliklerinin ve işleyişlerinin olduğunu, binanın yapımında hakkı olan İzmir Büyükşehir Belediyesi adına açıklamada bulunma yetkisinin olmadığını vurgulayan Durmaz, “Ancak ben durumu İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin üst düzey yetkililerinden birisi ile görüştüm. O da bana Aliağa Belediyesi’nin binayı kendi amacına uygun olarak kullanacağı için herhangi bir müdahalelerinin olamayacağını, mevzuata da uygun olduğunu söyledi. Aldığım bilgi bu. Tadilat ruhsatının olmaması hukuku ilgilendiren bir konu. Hiç kimse yasanın üzerinde değil. Tadilat ruhsatı almadan tadilata başladılarsa bu Büyükşehir Belediyesi’nin değil, İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin inceleyeceği bir konudur. İşletmeci, tebligat yapılmadan, aralarındaki sözleşmeye uygun olmayan bir şekilde oradan çıkartılıyorsa o da hukukun konusudur. Herkes bu konuda hakkını da hukukunu da aramalıdır. Hiç kimse suç işleme özgürlüğüne sahip değil.” dedi.

“ÖNCE KENDİLERİNE DÖNÜP BAKSINLAR”

Açıklamasında Ağapark konusuna da değinen Özcan Durmaz, “Ağapark meselesinde de daha sonra müfettişlerin yapmış oldukları incelemeler neticesinde hazırlamış oldukları rapor kamuoyu gündemine basın aracılığıyla çıktı. Raporda, ‘Milli Emlak ile yapılmış olan sözleşmeye uygun olmayan bir biçimde işlemler yapmışsınız. Kıyı kenar çizgisi hükümlerine aykırı davranmışsınız. Orada konuşulandan fazla yüzey düzenlemesi yapmışsınız, kaçak dolgu yapmışsınız. Temelsiz, 6 metrekareyi geçmeyecek birkaç kapalı alan yapabilme imkanınız varken koca koca betonarme binalar yapmışsınız’ diyor. ‘Bunların hepsi suçtur, kusurdur’ diyor. Kusuru, suçu ortadan kaldırın. ‘Bunu kimler yaptıysa bildirin, yargılama yolu açılsın’ diyor. Aliağa Belediyesi başkasının her türlü işyeri açma, inşaat ruhsatı, yapı kullanma ruhsatı gibi iş ve işlemlerini en ince ayrıntısına kadar denetleyerek en küçük kusuru bile affetmezken kendisinin bu yasalardan ve bu düzenlemelerden ari olduğunu var sayması akıl dışı bir şeydir. Eğer benzer işleri yaparken izin ve ruhsat arıyorlarsa, kendi yaptıklarına da dönüp bakmalılar.” diye konuştu.

“SÜPRRİZİ EŞİNİZE, ÇOCUĞUNUZA YAPARSINIZ”

Buralar ile ilgili belgeler gelirse, mevzuata uygun işlemler yapılmamışsa, konuyu Belediye Meclisi’nde gündeme getireceklerini ve bir kamu zararı söz konusuysa konunun takipçisi olacaklarını vurgulayan Durmaz, “Belediye binasının taşınması ile ilgili Aliağa kamuoyuna hiçbir şekilde net, doğru bilgi verilmeyen bir süreci yaşıyoruz. Belediye binasının, yaklaşık 3 ay kadar önce Yeni Mahalle’ye, daha önce okul olarak kullanılan bir özel sektör binasının kiralanması yoluyla taşınacağı söylenmişti. Bu söylendi fakat tek bir belediye yetkilisi bu konuda çıkıp açıklama yapmadı. ‘Evet biz belediye binasını oraya taşıyacağız’ demedi. Sorulan sorulara rağmen cevap vermediler. Bu konular kamuoyunda konuşulurken kiralama işleminin bile tamamlandığı bilgileri, hatta kira ödendiği bilgileri bile konuşulurken, belediye meclis üyelerimiz, belediye meclisinde, Belediye Başkanı’na ‘Böyle şeyler var sayın başkan, belediye meclisini bilgilendirir misiniz, nedir konu?’ diye sorduklarında Belediye Başkanı gülümseyerek, ‘Daha çok sürprizlerimiz olacak’ dedi imalı bir şekilde. Kamu kurumlarını yönetmek ciddiyet ister. Sürprizle kamu kurumu yönetilmez. Sürprizi akşam evinize gittiğinizde çocuğunuza yaparsınız, sevgililer gününde eşinize yaparsınız. Kamu kurumları sürprizle yönetilmez.” diye konuştu.

“KOMİKLİĞİ ANLATMAYA ÖLÇÜ YETMEZ”

Yerel yöneticilerin aklındaki her düşünceyi kamuoyuyla, hakla, sivil toplumla, Aliağa’nın kurumlarıyla paylaşmak ve ortak akılla yol bulmak zorunda olduğunu ifade eden Durmaz, “Saklanarak, gizlenerek, ‘Daha ne sürprizlerimiz var’ diyerek bir belediye binası taşınabilir mi? Hakikaten komik bir durum. Ne kadar komik olduğunu anlatmaya ölçü yetmez. Belediye binasının taşınması ile ilgili ısrarın bile mantıklı bir açıklaması yoktur. Aliağa ya hizmet veren, Aliağa’nın merkezinde insanların makul ücretle düğününü yapabildiği, zaten düğün salonu olarak kullanılması amacıyla yapılmış, sinema ve diğer sosyal ihtiyaçları karşılaması amacıyla yapılmış bina belediye hizmet binası haline getiriliyor. Soruyoruz. Düğünler nerede yapılacak? Bu bir ihtiyaç değil mi? İnsanlar piyasanın insafına mı terk edilsin? İnsanların yapmış olduğu düğün rezervasyonları iptal edilerek sıkıntıya sokuldu. Bu insanlar düğünlerini nerede yapacaklar? Orada bir kafeterya var, insanlar oraya gidip geliyorlar. O kafeterya orada yatırım için dünya kadar masraf etmiş. O ne yapacak yatırımını. Akşam yatıp aklınıza geleni sabahleyin uygulamak belediyecilik değildir.” ifadelerini kullandı.

“BİNAYI TAŞIMAK İÇİN NİYE ACELE EDİYORSUNUZ?”

Belediye Başkanı Serkan Acar’ın seçilirken ‘Ben Aliağa Belediye binasını buradan alacağım, Yeni Mahalle’de Belediye’nin kendi mülkü üzerine yapacağım. Yeni binaya taşıyacağım’ dediğini hatırlatan Özcan Durmaz, “Bu, Belediye Başkanı’nın Aliağa halkına seçim beyannamesinde dile getirdiği bir şeydi. Seçilmesine katkısı ne kadardır bilmem. Kamuoyu buna dikkat etmiş midir onu da bilmem. Ama söylediği bununla sınırlıydı. Siz şimdi Aliağa Belediyesi’ne bir bina kazandırmıyor, kendi mülkünüze bina yapmaktan vazgeçiyorsunuz. Gidiyorsunuz önce kiralık bir yerle uğraşıyorsunuz. 3 ay kaybediyorsunuz. Sonra burada başka bir amaca hizmet etmek üzere kurulmuş hazır olan bir binayı, halkın kullanımına açık olan bir binayı ele alıyorsunuz, onu bu amaçla kullanmak istediğinizi söylüyorsunuz ve başka amaçlara kapatıyorsunuz. Peki soruyorum; Aliağa Belediye binasının mevcut yerinde şu anda hizmet vermeye devam etmesinin sakıncası nedir? Aliağa Belediyesi hizmet binası üstümüze yıkılmadığına göre, değiştirilmesi ille de elzemse yapılacak iş bellidir. Aliağa Belediye hizmet binasının Yeni Mahalle’deki kendi mülkü üzerine yapılması ve sonrasında da o binaya taşınması gerekir. Niye acele edilmektedir?” dedi.

“RANTA YÖNELİK BİR PLANINIZ MI VAR?”

Kamuoyunda, belediye binasının yıkılması ile o bölgede rahta yönelik başka bir planın işlemesinin önünün açılacağına ilişkin bilgiler dolaştığını söyleyen Durmaz, “Bu böyle midir? Soruyorum. Bizce bugün Aliağa’nın ihtiyacı belediye binasının yerini değiştirmek değil, belediye yönetiminin günlük aklına geleni işlemesi değil, Aliağa’nın diğer sorunlarının çözülmesidir. Aliağa’nın bir an önce derlenip toplanmaya ihtiyacı var. Parkının, bahçesinin, yolunun, kaldırımının adam edilmeye ihtiyacı var. Aliağa Belediyesi’nin bir an önce temizlik meselesini bile ciddi bir şekilde ele alması gerekir. Bu hizmet bile düzgün gerçekleştirilmemektedir.” ifadelerini kullandı.

“SORU SORUYORUZ, BOŞ MUSLUK SESİ GELİYOR”

Belediyenin son derece kapalı, şeffaf olmayan, nasıl kullanıldığı bilinmeyen mali yapısının, bütçe yapısının da bir an önce halka bildirilmesi gerektiğini vurgulayan Durmaz, sponsorlardan alınan paralar konusuna da değindi. Durmaz, “Ben şiddetle merak ediyorum, hep söylüyorum, ısrarla bir kez daha soruyorum. Belediyenin kasasında, muhasebesinde faturaları bulunan iş ve işlemlere ilişkin olarak hangi sponsordan 3 yıldır kaç para toplanmıştır? Bu sorumun cevabı verilmiyor. Israrla bu soruyu soruyoruz 3 yıldır. ‘Ben size Ağapark’ı yapıyorum, Avcı Ramadan’ı yapıyorum, Kafeler Caddesi’ni yapıyorum, İzmir Caddesi’ni yapıyorum, Güzellik Yarışması yapıyorum, tiyatro getiriyorum’ diye vatandaşa, iş sahibine, inşaat sahibine bu parayı burada kullanacağım diye gösterilen iş ve işlemlerin hepsinin faturası belediyenin kasasındadır. Belediyenin muhasebesindedir. Peki toplanan paralar nerededir? Kim ne kadar para vermiştir? Bu parayı kimler almıştır? Kim kaç paralık sponsorluk yapmıştır ve bu paralar nereye harcanmıştır? Her halde onuncu kez soruyorum. Soran gazeteci arkadaşlarımız da var. Şimdiye değin bu konularla ilgili hiçbir açıklama yapılmadı. Ama yaptığımız açıklamaların içinden bir ayrıntı bulunup, incir çekirdeğini doldurmayacak bir meseleye 1 buçuk sayfa cevap veriyorlar. Sponsorluk meselesini soruyoruz. Topladığınız para nerede diye soruyoruz. Kimden ne kadar topladınız, nereye harcadınız diye soruyoruz. Cevap; ‘tıssssss’. Boş musluk sesi geliyor. Başka ses yok. Bir cevap duymuyoruz. Cevabı yok. Cevabını istiyoruz, soru çok açık.” diye konuştu.

(VOLKAN GÜNDÜZ)