Yazı dizimizin bugünkü bölümünde Aliağa meslek odası başkanları ile 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ülke ekonomisi üzerine konuştuk.

Aliağa Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Hüseyin Ekren:

‘249 şehidin 137 tanesi esnaf ve sanatkârdı’

Millet olarak bir kuşatma altındayız, kendimizi yeniden var kılmak için sürekli bir mücadele veriyoruz. 15 Temmuz darbe süreci bu mücadelenin son halkasını temsil etmektedir. 15 Temmuz darbe girişimi bu darbeler tarihinin son güncellemesi olarak yapılmak istenmiştir, fakat halk bu kez izin vermemiştir. 15 Temmuz darbe girişiminin baş aktörü olan ve kendisine karşı bir zafer kazanılan Gülen hareketinin, değerlerimizi kullandığını ve yıprattığını gözden kaçırmamamız gerekmektedir.

‘Darbe gerçekleşseydi, ülke olarak 25-30 yıl geriye giderdik.’

Darbe ve darbe girişimi hep kötüdür, hep kaybettirir. Darbenin ve darbe girişiminin savunulacak hiçbir yönü olamaz. Darbelerin, ülkeleri ileri götürdüğü görülmemiştir aksine ülkeler, en az 25-30 yıl geriye gider. Dünyadan soyutlanırlar ve kendi sorunları içinde kaybolurlar. 15 Temmuz’da, “darbe” gerçekleşmemiş, sadece “darbe girişimi” olmuş, bu da kısa zamanda püskürtülmüştür. Bir kâbus yaşadık. Eğer darbe gerçekleşseydi, işte o zaman ülke olarak, devlet olarak, bireyler olarak hepimiz tam bir felaketin göbeğinde bulacaktık kendimizi. Dünya kapılarını kapatacak, bizi kaderimizle baş başa bırakacaktı.

Darbe sözcüğünü duyan Türkiye’nin üzerine “çizik” atmaya kalktı.

15 Temmuz ülkemize çok şey kaybettirdi. Başarılı olup olmadığına bakmadılar, “darbe” sözcüğünü duyan Türkiye’nin üzerine “çizik” atmaya kalktı. Notumuzu indirme sinyali verdiler, yatırımcıların kafasını karıştırdılar. Haliyle turizm etkilendi. Özetle, yurt dışında Türkiye ile ilgili “olumsuz bir imaj” ortaya çıktı. 15 Temmuz’un kazandırdıklarına gelince ise; pek çok değerimizin yeniden farkına vardık. laikliğin, devlet yönetiminde ne kadar önemli bir ilke olduğunu yeniden fark ettik. Atatürk’ün millet oluşturma çabalarını yeniden takdir ettik. Atatürk’ün; dini gruplara, dini cemaatlere mesafeli duruşunun anlamını bir kez daha anladık. Atatürk’ün; Türkiye’nin yüzünü Batı’ya döndürmesinin önemi, daha iyi anlaşıldı. Atatürk’ün; “Türkiye Cumhuriyeti, şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar ülkesi olamaz” sözünün ne anlama geldiğini şimdi daha iyi öğrendik.

Esnaf ve Sanatkârlar Ahilik kültüründen gelmektedir. Ahi ocaklarında devletler kurulmuş, devlet Başkanları ve padişahlar çıkmıştır. 15 Temmuz da hep birlikte gördük, tarihte olduğu gibi bugünde Ülkemiz çok önemli ve zor günlerden geçerken esnaf ve sanatkârımız da darbe girişimine ve dış güçlere karşı devletimizin yanında yer almıştır. 249 şehidin 137 tanesi esnaf ve sanatkârdı. Bizim esnaf ve sanatkârımız ülkesine ve demokrasisine bağlıdır. Demokrasinin ayakta kalabilmesi için gerektiğinde canını verir.

Aliağa Ticaret Odası Başkanı Adnan Saka: ‘Kurtuluşumuz sanayinin gelişmesinde’

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Türkiye’de kısa sürede kenetlenme oldu. Yenikapı ruhuyla birliktelik sağlandı. Herkes vatanına, milletine sahip çıkmak için canla başla bir araya geldi. Bu birliktelik iş dünyasına da yansıdı. Darbe girişimi sonrası ülkemizi bekleyen kötü durumlara rağmen hep birlikte bugünleri atlattık. Ülkemizde geçmiş yıllarda ihtilaller sonrası yaşanan sıkıntıları dikkate aldığımızda bizler bu süreci korkulan ve FETÖ tarafından umulan şekilde zarara uğrayarak geçirmedik. Çünkü her darbe ülkede ekonomik bir sıkıntıyı da beraberinde getirmişti. Düzenlemesi de oldukça zaman almıştı. Biz bu sürecin bu kadar kısa sürede düzeleceğini ummazken, vatandaşımızın birbirine kenetlenmesiyle çarçabuk atlattık. Ülke içerisindeki birliktelik, yaşadıklarımızı anlamamız noktasında kolaylık sağladı. Ancak darbe girişiminin üzerinden geçen bir yılın ardından ihtiyacımız olan şey ülke dışındaki yatırımcılara atlattığımız badirenin vahametini daha detaylı bir şekilde anlatmaktır. Bu görev ise hükümet yetkililerimize düşmektedir. Özellikle Türkiye Cumhuriyeti devleti siyasi arenada daha barışçıl ve kardeşçe bir dil ile yabancı yatırımcılara ülkemizin içerisinden geçtiği süreci göstererek ülkenin kalkınmasını sağlaması, ekonomimizin büyümesinin önünü açması gerekmektedir.

‘Birlik ve beraberliğimiz sayesinde ekonomide yüzde 5 büyüdük.’

FETÖ, yalan haberlerle yurt dışında ülkemiz aleyhine karalama kampanyaları yürütmesi nedeniyle ekonomimiz bu saldırıdan olumsuz etkilendi. Ancak tüm ülkede sağladığımız birlik ve beraberliğimiz neticesinde bunların hepsini de kısa sürede atlattık. Hükümetimizin bizlerle istişare içinde aldığı önlem ve yaptığı reformlarla hızla toparlandık. Daha darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçmeden ekonomide yüzde 5’lik büyümeyi yakaladık. İstihdam rekorları kırdık. Bu yılın ilk altı ayında tam 1 milyon 200 bin insanımıza yeni istihdam sağladık. İhracatımızı rekor düzeyde arttırmaya başladık.

Hükümetimiz sanayi alanında çok büyük gelişmelere imza atıyor. Bizlerin bu zor zamanlarda beklentimiz vatandaşımızın yatırım yapmasını sağlanmasıdır. Çünkü bizlerin kurtuluşu sanayimizin gelişmesine, köyden kente gelen vatandaşlarımızın istihdamını sağlamaktan geçmektedir.

Aliağa Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Salih Yiyitalp:

Ülkemiz içinde kaos yaratarak, demokrasimize, bölünmez bütünlüğümüze, birlik ve beraberliğimize hain planlarıyla zarar vermeye çalışan darbecilere karşı devletimiz ve milletimiz bir bütün olarak omuz omuza, dimdik mücadele ederek hainlerin planlarının uygulanmasına izin verilmemiş ve bölünmez bütünlüğümüz tüm dünyaya bir kez daha kanıtlanmıştır.

(EREN SARAN)