Beklenti… Sürekli bir şeyler bekliyoruz.  Kimimiz bir tas çorba, kimimiz araba, kimimiz ev, kimimiz de ömrünü verebileceği bir  aşk… Yani sürekli bir beklentinin içerisine sokuyor  bizi yaşadığımız hayat. Peki beklentilerimiz olmadan yaşamak mümkün mü?

Umut etmek, bir şeyin gerçekleşmesini  istemektir beklenti.  Hayatta her şeyin istediğimiz gibi olacağını düşündüğümüzden, beklentilerimiz yerine gelmeyince biraz haksızlığa uğramış hissederiz. Bunun için çoğunlukla başkalarını, arada sırada kendimizi suçlarız. Ama bazen beklemek yetersiz kalır.  Hayatın beklerken hesaba katmadığımız getirileri vardır çünkü.

Hayatımızda, seçimlerimizde, mutluluk ve hayal kırıklıklarımızda çok önemli rol oynayan faktörlerden olan  beklentiyi  kendimizden ve başkalarından diye ikiye ayırabiliriz. Kendimizden veya başkalarından fark etmeksizin, üzülmemek için dengeyi sağlamak önemlidir. Hatta kilit nokta dengedir.  Beklentiler ne kadar yüksek olursa, hayal kırıklıkları ve pişmanlıklar kaçınılmaz olacaktır. Elbette her beklentiyi  filtrelemek imkansızdır, ama gerçekçi olmakta fayda vardır.  Bazı beklentilerin gerçekleşmesi için aktif olmak gerekir.  Çalışmak, emek vermek ve hak etmek gibi etkenler beklentilerin sonucunu belirlerler.

Beklentisiz insan, mutlu ve başarılı insandır diyenler olduğu gibi, aksini söyleyenlerde vardır. Kesin olan; her insanın beklentileri vardır, her beklenti gerçekleşmese de. Başkalarından hatta kendimizden dahi beklentimiz kalmasa, hayattan beklentilerimiz bitmez. Sadece yaşamak istemek, hatta ölmek istemek bile bir beklentidir. 

OKUMALI/ ÜTOPYA

Yaşlı bir denizci Thomas More’a, son seyahati sırasında tesadüfen keşfettiği Utopia adasını anlatır. Bu adanın yönetim biçimi, yasama, yürütme ve yargılama gücü, yurttaşların kamu haklarından yararlanmaları gerçekten de mükemmeldir. Ona göre Utopia bütün Avrupa devletlerinin yapılanmasına örnek oluşturacak ideal devletin ta kendisidir. Utopia’da yurttaşların birlikte çalışarak elde ettiği ürünler pazar yerlerindeki ambarlara getirilir. Halk her ihtiyacını bu ambarlardan karşılar, üstelik ücretsiz. Çünkü Utopialılar para kullanmaz. Hele paranın ana maddesi altın ya da gümüşe metelik değer vermez. Emeğin ortak kullanımının esas alındığı bu toplumda yiyecek sıkıntısı diye bir şey yoktur, hiç kimse dara düşmez, hiçbir yurttaş ailesinin geleceğinden endişe duymaz.

İZLEMELİ/ MAYMUNLAR CEHENNEMİ 3: SAVAŞ

İnsanlar ve maymunlar arasında sürmekte olan savaşta iki taraf da kayıplar vermekle birlikte maymunların durumu daha kötüye gitmeye başlamıştır. Maymunların başındaki Sezar (Andy Serkis), insan güçlerini yöneten acımasız Albay McCullough'a (Woody Harrelson) meydan okuyabilmek için tüm cesaretini toplamak zorundadır. Bu savaş, dünyanın geleceği için belirleyici olmaya gebedir.

DİNLEMELİ/ BAMBAŞKA

Tüm zamanları kapsayıp, hiçbir zamana ait olmayan bir sesin peşinde olan FLÖRT, gürültülü, radikal ve esprili ilişkilerini yansıtan yepyeni albümü BAMBAŞKA ile müzikseverlerle buluştu.16 Yıl önce yazılan ve grubun en önemli hitlerinden biri olan Rasta Baba'nın devam şarkısı, “Rasta Baba 2”, isimiyle albümde yeralıyor. Dört Flört üyesinin de birbirleriyle olan gürültülü, radikal ve esprili ilişkilerini yansıtan "Sende kalsın, Dedim, Türkish Rock'n Roll, Benim Suçum" gibi şarkıların yanı sıra aşk hayatlarına dair "Hasret, Ömre Bedelsin, Yorgun Düştüm" gibi şarkılar da müzikseverlerin beğenisine sunulmuş durumda.