131019098
19 Mart 2024, Salı

GÜZELHİSAR ÇAYINDA GELENEKSEL BALIKÇILIK

9 Aralık 2020, Çarşamba

     


Cevat YILDIRIM

Güzelhisar çayında çok eski yıllardan bu yana çevre köylerden gelip balık avlayan kişiler vardı. Ben de on-on iki yaşlarımda iken birkaç sefer babamla, bir–iki kere de arkadaşlarla balık avlamaya gitmiştim.  Neden balık dersek balık; protein bakımından çok zengin bir gıdadır. Balık vitamin ve mineral yönüyle de önemli bir besin maddesidir. Güzelhisar çayında her tatlı suda yapılmayan geleneksel balıkçılık vardır ki, adı “dalyan balıkçılığıdır”. Diğer bir avlanma biçimi de solucan topuyla yapılan “yılan balığı” yakalama yöntemidir.

Ülkemizde olta, ağ, paragat, trol vb. araçlarla deniz ve göllerde balıkçılık yapılır. Fakat Güzelhisar çayında yurdumuzda az bilinen iki tür balık avcılığı vardı. Günümüzde azalsa da hala bu işi bilen ve ara sıra yapan kişiler bulunur. Osmanlı Devletinin yalnız adının kaldığı dönemde köy halkının ekonomik durumu da zayıflamıştı. Kurtuluş Savaşının sıkıntılı günlerinde ve daha sonra dalyan balıkçılığı yapanlar olduğu anlatılır. 1970 yılından sonra dalyan balıkçılığını öğrenen insanlar oldu. Evine balık getirirlerdi. Peki, bu nasıl bir iştir? Dalyan Balıkçılığı için bir çökertme gerekli. Bodrum kasabasındaki çökertme mevkisiyle bir ilişiği yoktur. Belki Bodrum kazasında geçmişte şimdi anlatacağım avcılık vardı. Çökertme için 1’5X1’5 ölçüsünde bir taban ağı gereklidir. Çökertme eskiden kınnap adı verilen iplerle elde örülürmüş. Günümüzde hazır olarak alınıyor. Yine orta yerde 75 cm. yüksekliğinde bir buçuk metre uzunluğunda (T) biçiminde dik duran bir ağ gerekli. Ayrıca dört adet 2 veya 1’5 cm çapında 1’50- 1’70 m. boyunda dört adet çaltı çomağı (değnek, sopa) hazırlanması elzemdir. Bunların dışında 4m. Boyutunda bir kavak ağacı da olması en önemli parçalardan biridir. Dalyan balıkçılığında kavak sopası ise kalın tarafı 4 cm. çaplı, ince ucu 2’5 cm. çapında olabilir.  Geleneksel balıkçılıkta bunun adı “Kötürge” dir. Çaltı çomaklarının ikisi bir tarafa, ikisi diğer tarafa gelmek üzere uçlarından bağlanır. Üzeri lastikle sarılır. Çaltı çomakları orta yerinden birbirine telle bağlanır. Ayrıca parmağına dolayacağın yine kınnap lazımdır. Kınnabın bir ucu karşı taraftaki ağa bağlıdır. İş bu kadar basit değildir. Güzelhisar’da soyadı “Yıldız” olan iki amcaoğlunun çökertmelerini görmeden bu tekniği öğrenemezsiniz. (X)  Çökertmeyi bana anlatılanlara göre ifade etmeye çalıştım. Zor değil. Fakat yenecek baklava börek de değil.  Önce çökertme bağlamayı, hatta tamir etmeyi öğrenmelidir.

            Sıra çayın uygun yerine dalyan kurmaya geldi. Nasıl olduğunu soracaksınız. Çayın orta yerine çok sağlam bir kazık çakacaksınız. Kazıklar karşı tarafa doğru aralıklı devam edecek şekilde çay içinde çakılır.  Kazıkların araları, hayıt, meşe veya karaçalı ile örülür. Bazı tembeller örgü işini söğüt dallarıyla yaparlar, ancak istenilen verimi alamazlar. Çökertmeyi kullanacak kişinin oturması için kenarda leylek yuvası gibi ılgınlardan bir oturak yapılmalıdır. Bunun ön tarafı sıkı şekilde örülmelidir ki, balıklar avcıyı görmesin.  Geri tarafa küçük bir çukur kazılmalıdır, zira arkaya atılan balıklar çukurda biriksin.

            Solucan topuyla da yılan balığı avlanır. ( XX ) Eve yakın bir gübrelikten, kürek veya kazmayla toprak kazılır. Solucanlar çıkarılır. Sonra bir kutuya doldurulur. Solucanlar yorgan iğnesiyle iki metrelik bir ipe dizildikten sonra ip, dört parmağa sarılır. Kalın iplerle de üzeri sarılıp top haline getirilir. 150- 175 cm.lik bir sopaya kınnap ipi ile bağlanır. Kalın ipin ucuna solucan topu da iple tutturulur.  Güzelhisar çayında solucan topu ile yılan balığı avı bahar aylarında yapılır.  Yılan balığının ızgarası güzel olur. Köye getirildiğinde eskiden kül ile balıklar tutularak, derisi yüzülürdü. Günümüzde bu işin ustaları balığın baş tarafına bıçakla bir çentik atarlar. Balıklar kaymasın diye gazete kâğıdı ile tutarlar. Kesik yerden bıçağın ucu ile iki üç mm.lik bir deri kaldırılır. Balığın derisi pense ile tutulup, kuyruğa doğru çekildiğinde deri daha kolay soyulur. Güzel havada ızgara yaparsanız yanında içecek bulundurmayı unutmayın. Bu balık çok yağlı bir yiyecektir. Ortasında yalnız bir kemik bulunur. Mıngıri gibi kılçıklı değildir.  Bafa gölü kenarında Serçin köyünde de yılan balığı festivali yapıldığını gazetelerde okudum. Seydişehir ilçesinde gölde de dalyan usulü balık tutulur. Bizim yörede adı çökertme olan balık tutma aracına onlar “düzen” adını koymuşlar.

            Çökertme ile balık avlamayı Bakırçay’da gençlik yıllarımda denedim. Pek başarılı olamadım. Fakat olta ile iyi sonuç almıştım. Çocukluğumda Güzelhisar çayında ustaca balık avlayanlar heybe veya küfe ile köye getirip satarlardı. Yaşlılara göre Osmanlı Devletinin son yıllarında Vezir dede,  Karnapa lakaplı Mustafa Efendinin de balıkçılık yaptığı bilinir. 

            Sonraki yıllarda dalyanda balık avlayanlardan akla gelenler şu kişilerdir.  Mustafa Bayır (Kabacu), Mehmet Baygın ( Büyük Baygın), Yaşar Kocabıyık, Hakkı Alper en önde gelenlerdir.  Sürekli olmayıp ara sıra balık avlayanları yazacak olursak, köydeki erkeklerin yüzde seksen kişinin adını bir uçtan bir uca yazmak gerekir. Daha sonraki kişilerden en usta olanların başında Suat Yıldız ismini yazabilirim. Onun amcaoğlu İbrahim Yıldız’ı unutmamak lazımdır.  Güzelhisar’da “Geleneksel balıkçılıkta” çaba gösterip bu dünyadan öte âleme göçen tüm kişilerin ruhları mavi göklere uçsun. 

 

(X) Çökertme konusunu, Suat Yıldız anlattı.  (XX) Solucan topuyla balık avlamayı bana anlatan yıl içinde rahmetli olan İbrahim Yıldız’dır.

 

           



Yazarın Tüm Yazıları
Atatürk’ün fikir hayatına katkıda bulunan etmenler 9 Kasım 2023, Perşembe
ALİAĞA’NIN KURTULUŞU 13 Eylül 2023, Çarşamba
BÜYÜK TAARRUZ (Yeni Kitaptan) 1 Eylül 2023, Cuma
Sevgi üzerine düşünceler 14 Ağustos 2023, Pazartesi
HER ÇOCUĞUN ANNESİ BİR MELEKTİR 13 Mayıs 2023, Cumartesi
BABAM BİR EĞİTMENDİ 2 Mayıs 2023, Salı
CEHALETİN ÜZERİNE YÜRÜYEN GENÇLER 1 Mayıs 2023, Pazartesi
ATATÜRK KIYI EGE’YE VE ALİAĞA’YA NİÇİN GELDİ? 12 Nisan 2023, Çarşamba
MUSTAFA KEMAL’İN YURT GEZİLERİ 11 Nisan 2023, Salı
SEKİZ MARTI DÜŞÜNÜYORUM 8 Mart 2023, Çarşamba
ALİAĞA’NIN KURTULUŞUNUN YÜZÜNCÜ YILI 14 Eylül 2022, Çarşamba
BAŞKOMUTANLIK MEYDAN SAVAŞI 30 Ağustos 2022, Salı
ŞU İZMİR’DEN NE GELİR? 23 Ağustos 2022, Salı
1 TEMMUZ GÜNÜ 1 Temmuz 2022, Cuma
ÇEVRENE İYİ BAK- İYİ DAVRAN- İYİ GELECEK BUL 4 Haziran 2022, Cumartesi
KADINA SAYGILI OL 7 Mayıs 2022, Cumartesi
KURTARICININ DOĞDUĞU YER ÇANAKKALEDİR 25 Mart 2022, Cuma
MÜZELERDE GÖRÜLEN SANAT ESERLERİNDEKİ KADIN FİGÜRLERİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME 7 Mart 2022, Pazartesi
ATEŞ VE KOR 21 Şubat 2022, Pazartesi
GÜZELHİSAR’IN GÜLLERi, KARANFİLLERİ 4 Şubat 2022, Cuma
GÜZELHİSAR’DA HAMAMLAR 22 Ocak 2022, Cumartesi
TÜRKLERDE HAMAM 20 Ocak 2022, Perşembe
ALTMIŞ YIL ÖNCESİNDE OLAĞAN BİR GÜN 8 Ocak 2022, Cumartesi
BİR KÖY ÖĞRETMENİNİN ANILARI 9 Kasım 2021, Salı
TÜRK DİLİ MİLLETİN KALBİDİR, ZİHNİDİR 27 Eylül 2021, Pazartesi
KURTULUŞA DOĞRU 26 Ağustos 2021, Perşembe
EGE’DE BÜYÜK TAARRUZ ÖNCESİ VE SONRASI 25 Ağustos 2021, Çarşamba
GÜZELHİSAR-I MENEMEN 1 Temmuz 2021, Perşembe
İSTANBUL- SAMSUN YOLU İSTİKLAL YOLUDUR 19 Mayıs 2021, Çarşamba
MART AYI DERT AYI 4 Mart 2021, Perşembe
GÜZELHİSAR ÇAYINDA GELENEKSEL BALIKÇILIK 9 Aralık 2020, Çarşamba
BİR KIYI KENTÇİĞİNİN KURTULUŞU 12 Eylül 2020, Cumartesi
YİRMİ ALTI AĞUSTOS’TAN OTUZ AĞUSTOS’A 26 Ağustos 2020, Çarşamba
ANADOLU’YU VE ÜLKESİNİ ÇOK SEVEN BİR ADAM 10 Ağustos 2020, Pazartesi
DENİZ KELİMESİ TÜRKÇE MİDİR? 1 Temmuz 2020, Çarşamba
19 MAYIS’I ASLA UNUTMA 19 Mayıs 2020, Salı
ANA SEVGİSİ 8 Mayıs 2020, Cuma
SALGIN HASTALIKLAR 6 Nisan 2020, Pazartesi
RADYO 13 Şubat 2020, Perşembe
HER YENİ BİR UMUT OLUR MU? 10 Ocak 2020, Cuma
MİS GİBİ GÜZEL İŞLER 21 Aralık 2019, Cumartesi
ŞU KARŞIKİ DAĞ DUMANLI DAĞ 10 Ekim 2019, Perşembe
BAĞIMSIZLIK SAVAŞIMIZIN YAPILDIĞI TOPRAKLARDAN SİZLERE SELAM GETİRDİM 12 Eylül 2019, Perşembe
MERHABA YEŞİL 3 Temmuz 2019, Çarşamba
MÜZELER HAFTASI GEÇİP GİDERKEN 25 Mayıs 2019, Cumartesi
ANAYASALAR VE EĞİTİM 11 Nisan 2019, Perşembe
UFAK TEFEK ŞEYLER 19 Şubat 2019, Salı
KENTLER HUZUR VEREN OTURMA YERLERİ OLMALI 1 Şubat 2019, Cuma
TAKVİMLERDEN YAPRAKLAR 22 Ocak 2019, Salı
YAREN DAĞI’NIN TEPESİNE ÇIKIP BAĞIRSAM MI? 13 Aralık 2018, Perşembe
TÜRK HARF DEVRİMİ VE MİLLET MEKTEPLERİNİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI 26 Kasım 2018, Pazartesi
TÜRKİYE’DE DEĞİŞİM CUMHURİYETLE BAŞLADI 1 Kasım 2018, Perşembe
CUMHURİYET BAYRAMI ANILARI 31 Ekim 2018, Çarşamba
DENİZ, DENİZ AKDENİZ 13 Eylül 2018, Perşembe
ANALAR VE ANA SEVGİSİ 14 Mayıs 2018, Pazartesi
KÖY ENSTİTÜLERİ 14 Nisan 2018, Cumartesi
SEKSEN DÖRT YIL ÖNCEYDİ- ALİAĞALILAR MUSTAFA KEMAL’İ GÖRDÜ 13 Nisan 2018, Cuma
SU NİMETTİR 22 Mart 2018, Perşembe
KADIN VE ÇOCUK 7 Mart 2018, Çarşamba
EĞİTİM VE ÖĞRETİM BİRLİĞİ 1 Mart 2018, Perşembe
KIRMIZI ŞERİTLİ MADALYALAR VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ 5 Şubat 2018, Pazartesi
UYGARLIK VE KADIN 5 Aralık 2017, Salı
EYLÜL AYINI SEVMEYEN VAR MI? 14 Eylül 2017, Perşembe
BU VATAN TÜRK MİLLETİNİNDİR 31 Ağustos 2017, Perşembe
ZEYTİNLERE DOKUNMAYIN EFENDİLER 21 Ağustos 2017, Pazartesi
YURDUMUN SINIRLARI NASIL ÇİZİLDİ 24 Temmuz 2017, Pazartesi
DENİZCİLİK BAYRAMI 28 Haziran 2017, Çarşamba
HER AYIN ÜÇÜNCÜ HAFTASINDA MÜZELER ÜCRETSİZ OLSUN 1 Haziran 2017, Perşembe
CUMHURİYETE GİDEN YOLUN BAŞI ONDOKUZ MAYIS 19 Mayıs 2017, Cuma
ANA OLMAK 13 Mayıs 2017, Cumartesi
HERKESİN HIZIRI İLYASI FARKLI 5 Mayıs 2017, Cuma
SEVİLEN AY MAYIS 1 Mayıs 2017, Pazartesi
ÇEŞMELER 29 Mart 2017, Çarşamba
DENİZKIZLARI- DENİZİN KADINLARI 16 Mart 2017, Perşembe
DOKUZLARDAN-ONÜÇLERE 15 Şubat 2017, Çarşamba
SARSILMAK, SALLANMAK, KORKMAK 9 Şubat 2017, Perşembe
TAŞMAK COŞMAK VE KONTROL 1 Şubat 2017, Çarşamba
HER BELDEYE BİR ABDURRAHMAN 10 Ocak 2017, Salı
GİT GEMİ DEMİR ATMA BU LİMANA (2 ) 28 Aralık 2016, Çarşamba
GİT GEMİ DEMİR ATMA BU LİMANA 27 Aralık 2016, Salı
MUSTAFA KEMAL VE ASKERİ İZMİR YOLLARINDA 16 Eylül 2016, Cuma
DUMANLIDAĞI KAZILARI 3 Eylül 2016, Cumartesi
ALİAĞA ÇEVRESİNDE XIX YÜZYIL SONU ARKEOLOJİK KAZILAR 27 Ağustos 2016, Cumartesi
ARAPÇİFTLİĞİ SATILIK 20 Ağustos 2016, Cumartesi
NEMRUT ( KYME ) KAZILARI FOÇA’DAN SORULDU 13 Ağustos 2016, Cumartesi
HUKUK KÖŞESİ 19 Şubat 2016, Cuma